Külünk, Memur-Sen Uşak Şubesince düzenlenen Uşak Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Kongre Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Yerli ve Milli Olmak" konulu konferansta, Türk milletinin tarih boyunca emperyalist güçlerin hedefi olduğunu söyledi.

Türkiye'de yaşanan darbelerin tümünün emperyalist güçler tarafından planlandığı ve uygulandığını ifade eden Külünk, 28 Şubat'ın 15 Temmuz'un önünü açmak için yapıldığını dile getirdi.

Külünk, "28 Şubat darbesi"ni anımsatarak, "28 Şubat Erbakan hocayı, Alparslan Türkeş'i tasfiye ederek, milli düşünceyi, milli duruşu tasfiye etmek ve ülkeyi savaşsız ele geçirmenin önünü açmak için yapılmıştır. Asla yerli bir çıkış değildir." diye konuştu.

Türkiye'nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk sonrası milli siyaset anlayışından uzaklaştırıldığını, emperyalistlerin Adnan Menderes dönemine kadar istediklerine ulaştığını anlatan Külünk, şöyle devam etti:

"Ne zaman bu ülkenin evlatları göreve geldiğinde yeniden harekete geçtiler darbeler planladılar. 15 Temmuz'da bunun bir benzeridir. Çünkü Türkiye Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile yerli ve milli bir akılla İslam ve Türk dünyasının yeniden ayağa kalkmasına öncülük etmiştir. Türkiye küresel güç merkezlerine ihtiyaç duyar olmaktan uzaklaşmıştır, bu yüzden 15 Temmuz'da hedef olmuştur."

- "FETÖ milleti kandırarak örgütlendi"

Külünk, Türkiye'nin AK Parti hükümetleriyle yerli ve milli çizgide ilerlediğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"15 Temmuz'u anlamak için geçmişe bakmak lazım. Türkiye kendi insansız uçağını, kendi silahını ürettiği için rahatsızlar, ekonomisi güçlendiği için rahatsızlar, mazlumlara kucak açan ve sesini her geçen yükselten, dünya 5'ten büyük diyen bir ülke olduğu için rahatsızlar. FETÖ'yü anlamak istiyorsak, geçmişe iyi bakmalıyız. Maalesef dindar görünenlerden vatan haini de çıktı. FETÖ milleti kandırarak örgütlendi, birileri düğmeye bastı ancak millet buna izin vermedi. Değil 250 şehit 2,5 milyon şehit veririz bağımsızlığımızdan ödün vermeyiz."

"Vatan, millet, bayrak, bağımsızlık, Anadolu, milli olmak" kavramlarının 15 Temmuz sonrası yeniden konuşulur hale geldiğine işaret eden Külünk, mandacılar ve Türkiye'deki yandaşlarının yeni hesaplar içinde olduğunu anlattı.