Adıyaman Üniversitesi (ADYÜ) ve Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından düzenlenen "15 Temmuz Kahramanları O Geceyi Anlatıyor" konulu programda, gaziler darbe gecesinde yaşadıklarını paylaştı.

ADYÜ Vehbi Koç Konferans Salonu'nda düzenlenen programda, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde gazi olan Yusuf Özgün, Adviye Gül İsmailoğlu, Üzeyir Civan ve ADYÜ öğrencisi Muhammed Irmak yaşadıklarını anlattı.

Yusuf Özgün, 15 Temmuz gecesi General Nurettin Baransel Kışlası civarında bulunduğunu belirterek, o gece "şehadet şerbetini" içmek için sokağa çıktığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sokağa çıkma talimatının ardından korkunun cesarete, umutsuzluğun umuda dönüştüğünü dile getiren Özgün, şöyle konuştu:

"Ne yapacağımızı bilmiyorduk. O gece bir elimizde bayrak, göğsümüzde iman ve dilimizde tekbirimiz vardı. Başka hiçbir şeyimiz yoktu. Bir imanlı kişi, bir orduya bedel. Rabbim, bunu da bu millete gösterdi. Bizlere ateş eden Türk askeri değildi çünkü Türk askeri merhametli, şerefli ve haysiyetlidir. Yaşatmak ve sevmek için vardır. Onlar o şerefli üniformanın içerisine gizlenen, beden ve ruhlarını satmış, emparyalist güçlerin uşaklarıydı. Onlar Yunanistan, Amerika ve İngiltere'nin askeriydi. Niye diyeceksiniz? Çünkü hepsi Yunanistan, İngiltere ve Amerika'ya kaçtı. Avrupa, bir tane mülteciyi kabul etmedi. Zalimlerin diyarı Avrupa, mazlum diyarı ise Türkiye'dir."

Adviye Gül İsmailoğlu da 15 Temmuz gecesinin, vatanları, bayrakları ve toprakları uğruna canlarını ve kanlarını verebileceklerini tüm dünyaya gösterdikleri bir gün olduğunu ifade etti.

O gece Başbakan Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının durumun önemini ortaya koyduğunu aktaran İsmailoğlu, şunları söyledi:

"Böyle karanlık başlayan gecenin sonu Allah'ın izniyle Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bir milletin birlik ve beraberlik içerisinde yeniden dirilişiyle aydınlık bitmişti. Ben de o gece 'Ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum' demiştim. Ailemle birlikte abdestimizi alıp İstanbul Büyükşehir Belediyesinin önüne gittik. Oraya gittiğimizde 200-300 kişiydik. Asker kılığına girmiş hainler de yolda tankların önünde elinde G-3 piyade tüfekleriyle barikat kurmuşlardı. Bizim geri çekilmeyeceğimizi anladılar ve bize ateş etmeye başladılar."

"Onların bizim askerimiz olmadığını, üzerimize G-3 mermisi sıktıklarında gördük." diyen İsmailoğlu, ayağından yaralanan bir kişiye bakmak isterken vurulduğunu, kurşunun sol kolundan girip sırtından çıktığını kaydetti.

Programa katılan diğer gaziler de 15 Temmuz gecesinde yaşadıklarını paylaştı.