Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM 72. Genel Kurulu'na katılmak üzere gideceği ABD ziyareti öncesi yaptığı açıklamada, “Suriye meselesi, Irak, terörle mücadele gibi ülke güvenliğimizi doğrudan ilgilendiren konulara dair kanaatlerimizi de Genel Kurul’la, dolayısıyla tüm dünya ile paylaşacağız. Son bir yılın muhasebesini yapmak suretiyle küresel adalet için elzem gördüğümüz noktaları açık ve net olarak ifade edeceğiz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin reform ihtiyacını bir kez daha uluslararası kamuoyunun gündemine taşıyacağız” dedi.

Atatürk Havalimanından hareketinden önce bir basın toplantısı düzenleyerek ziyaretiyle ilgili açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın mensuplarının sorularını da cevaplayarak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Ziyaretinde bazı bakan ve milletvekilleri ile üst düzey bürokratların da kendisine refakat edeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, programının gerek ikili görüşmeler, gerekse katılacağı faaliyetler bakımından bir hayli yoğun olacağını kaydetti.

“ARAKAN’DAKİ İNSANLIK DRAMINI ULUSLARARASI TOPLUMUN GÜNDEMİNE TAŞIYACAĞIZ”

Bu yılki BM genel kurul görüşmelerinin ana temasının, ‘insana odaklanma, sürdürülebilir bir dünyada herkes için barış’ ve ‘insanca bir yaşam için mücadele’ olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel kurula iştirak edecek katılımcıların bu tema ve dünyanın gidişatı konusunda görüşlerini ortaya koyacağını belirtti.

Küresel barış, güvenlik ve refahın tesisi için kendisinin de gerekli gördüğü bazı başlıklarda üst düzeyli toplantıların da yapılacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın dönem başkanı olarak katılacağı Rohingya Müslümanları Temas Grubu Toplantısı’nın bunlardan biri olduğunu dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıya ilişkin olarak, “Ülkemizin de desteğiyle katılım düzeyi yükseltilen bu toplantının Arakan’da yaşanan insanlık dramının uluslararası toplumun gündemine taşınması açısından son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye olarak bu toplantının Arakanlı kardeşlerimizin sıkıntılarına bir nebze olsun çare olmasını diliyorum” dedi.

“İLKELİ DURUŞUMUZ VE BM’DEKİ DEĞİŞİM TALEBİMİZ SÜRÜYOR”

Program kapsamında ayrıca 19 Eylül Salı günü BM Genel Kuruluna hitap edeceğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında küresel ve bölgesel krizlere dikkati çekerek, uluslararası toplumun vicdanını derinden yaralayan sorunlara bir an evvel çözüm bulunması için çağrıda bulunacağını aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapacağı konuşmasının içeriğine ilişkin şu bilgileri verdi: “Suriye meselesi, Irak, terörle mücadele gibi ülke güvenliğimizi doğrudan ilgilendiren konulara dair kanaatlerimizi de Genel Kurul’la, dolayısıyla tüm dünya ile paylaşacağız. Son bir yılın muhasebesini yapmak suretiyle küresel adalet için elzem gördüğümüz noktaları açık ve net olarak ifade edeceğiz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin reform ihtiyacını bir kez daha uluslararası kamuoyunun gündemine taşıyacağız, sürekli söylediğimiz gibi dünya 5’ten büyüktür, bunu yine gündeme getireceğiz.”

Daha önceki yıllarda BM Genel Kurulu’na katıldığını, çeşitli vesilelerle BM etkinliklerinde yer aldığını ve bazılarına da ev sahipliği yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Katıldığımız ilk toplantıdan bu yana gündemdeki konular değişti, öncelikler değişti, beklentiler değişti; ancak bizim ilkeli tutumumuz, mazlumun sesi olma iddiamız ve değişimin şart olduğu yönündeki ifadelerimiz hep baki kaldı” diye konuştu.

Hak bildiğini söylemekten, doğruları dile getirmekten asla çekinmediğini ve çekinmeyeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bize düşen, elimizle, dilimizle, buna imkân olmadığı zaman kalbimizle yanlışı düzeltmek, hakikatin hâkim olması için çaba harcamaktır. Bu seneki toplantılarda da aynı çizgimizi inşallah devam ettireceğiz” dedi.

“SAYIN TRUMP İLE YAPACAĞIMIZ GÖRÜŞMEYE ÖZEL ÖNEM ATFEDİYORUM”

Ziyareti kapsamında ABD Başkanı Donald Trump ile bazı devlet ve hükûmet başkanlarıyla görüşeceğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sayın Trump ile yapacağımız görüşmeye özel önem atfediyorum. Bu görüşme gerçekten bölgesel anlamda kritik gelişmelerin yaşandığı bir zamana tekabül ediyor. Gündemimizde birçok önemli konu buluyor, bu görüşmenin her iki ülke için de faydalı ve verimli neticeleri olacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

NEW YORK’TA 32 KATLI TÜRK EVİ’NİN TEMELİ ATILACAK

Ekonomik alandaki temasları çerçevesinde ise Bloomberg Küresel İş Forumu etkinliğine katılacağını, medya kuruluşlarıyla ve kanaat önderleriyle bir araya geleceğini, ABD’deki Türk ve Müslüman toplum temsilcilerinin yanı sıra, Yahudi kuruluşların temsilcileriyle de istişarelerinin olacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM binasının karşısında ve New York’un en merkezi yerlerinden birinde inşasına başlanacak Türk Evi’nin temel atma törenine katılacağını açıkladı.

Türk Evi binasının; büyüyen, gelişen, her alanda itibarı artan Türkiye’ye yaraşır bir yer olacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu binamızı yaklaşık 36 ay içerisinde bitirmeyi hedefliyoruz. Ve 32 kat yüksekliğindeki bu binamız gerçekten gerek Birleşmiş Milletler hizmet binasının karşısında olmasıyla, gerekse hareketli bir alanda tesis ediliyor olması sebebiyle ülkemizin şanına yakışır bir hizmet alanını oluşturacaktır” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretine ilişkin açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bildiğiniz gibi, geçen yıl Washington’da açtığımız Diyanet Külliyesi 1,5 yıl içinde her kökenden, her renkten Amerikalı Müslümanın durağı, merkezi, ikinci evi oldu. Maryland’da yaptığımız bu yerleşim merkezi hakikaten çok çok önemli sesler getiriyor, getirmeye de devam edecek. Faaliyete geçtiği zaman yeni Türk Evi de inşallah ülkemizin temsiline ciddi katkı yapacaktır. Her aşamasıyla bizzat ilgilendiğim bu önemli projeyi kısa sürede tamamlamak istiyoruz. Bu arada yine bir vakfımızın Turken Foundation’ın inşallah bir temel atma merasimi de hemen onun iki cadde arkasında, o da inşallah Ekonomi Bakanımız tarafından yapılacak. Ve onu da süratle bitirerek ABD’de öğrenim gören lisans, lisansüstü, doktora öğrencilerinin hizmetine inşallah sunulacaktır. Ziyaretimin bölgemiz için, dünyamız için hayırlara vesile olmasını diliyorum.”

“MENDERES VE ARKADAŞLARINI İDAM EDEN ZİHNİYET, 15 TEMMUZ’DA DA KENDİNİ GÖSTERDİ”

Adnan Menderes ile iki arkadaşının idam edilişinin yıl dönümü olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve ilgili arkadaşlarının, Menderes’in kabri başında düzenlenen anma programına katıldığını hatırlattı ve Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu için Allah’tan rahmet diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şu değerlendirmelerde bulundu: “Tabii bütün bunlarla birlikte, o idamı gerçekleştirenlerin milletimiz tarafından hatırlanmasının gereğini özelikle ifade etmek istiyorum. Rahmetli Menderes ve arkadaşlarını kimler idam etti, hangi düşünceye yönelik idam ettiler? İşte aynı zihniyet 15 Temmuz’da da ne yapmıştır, yeni bir süreci devam ettirmek istemişlerdir. Demek ki, bunlar hiçbir zaman bitmedi, bitmeyecek. Fakat bu zihniyetlerin arkasında kimlerin olduğunu milletimizin çok iyi hatırlaması lazım, ona göre de yeri, vakti geldiğinde özelikle de sandıkta bunların hesabını bu demokrasi düşmanlarına çok iyi sormamız gerekir diye bunu hatırlatmak istiyorum.”

“TEOG’UN KADIRILMASI KONUSUNDA MANİ YOK”

Toplantıda bir basın mensubunun, önceki gün katıldığı televizyon programında TEOG sınavının kaldırılması gerektiğine ve konuyu Başbakan Binali Yıldırım ile görüşeceğine ilişkin açıklamalarını hatırlatarak, “Dünkü görüşmenizde konu gündeme geldi mi? Herhangi bir değişiklik kararı var mı? Ayrıca, böyle bir değişiklik olması bu yıl sınava girecek olan öğrencileri etkiler mi?” şeklindeki sorusuna verdiği cevapta Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuyu Başbakanla görüştüklerini ve uygulamaya girmesi konusunda herhangi bir maninin olmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, cevabının devamında şunları kaydetti: “Sayın Başbakanımız ve bakan arkadaşlarımızla birlikte hemen bu adımın atılması mümkün ve bu konuda Sayın Başbakanla dün mutabakatımız da oluştu. Temenni ediyorum ki, hemen süratle bunu ülke gündeminden çıkarmak, düşürmek bütün aileleri, yavrularımızı rahatlatacaktır. Bizim bir defa bu konuyu gündemimizden çıkarırken çocuklarımızın daha çok okul derslerine yönelmelerinin önünü açmamız ve yarışı okullarında yapmasını sağlamamız çok daha isabetli olacaktır. Bütün mesele, yani okullarda orta kısımlarını bitirdikten sonra liseye geçerken tercihlerinde ne yapacakları konusu, okullardaki atılacak adımlardır. Ondan sonra gidecekleri liselerde yapılacak hazırlıklarla atılacak adımlardır. Bu liseler özellikle Millî Eğitim’in kontrolü altında yapılacak imtihanlarla, yani bir fen lisesine mi gidecek veya farklı bir düz liseden Anadolu lisesine mi gidecek, buralarda bu liseler kendi imtihanlarını kendileri yapar. Bu sorular Millî Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanır, ama o okullarda imtihanlar da yapılırken Millî Eğitim’in bizzat kontrolü altında müfettişleriyle veya farklı bir şekilde bu kontrol yapılır. Ve böylece bu imtihanlar da yapılarak bu okullara, kaç kişi lazım? 50-100 alacak. Bu 50-100 kişiyi bunların içerisinde en başarılı olanlar hangisiyse onlardan seçer alır. Ve böylece çocuklarımız bu TEOG denilen hakikaten ciddi manada sıkan, sıkıştıran ve paraların aktığı, akıtıldığı bu süreçlerden inşallah çocuklarımızı kurtarmış oluruz.”

“IRAK’IN BÖLÜNMESİNE YÖNELİK BİR ADIMA İZİN VERMEYİZ”

Irak Başbakanı El-Abadi’nin, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bağımsızlığına ilişkin referandumun yapılması ve şiddetle sonuçlanması durumunda Irak’ın askerî müdahalesinin söz konusu olacağı yönündeki açıklamasını nasıl değerlendirdiği ve referandum ısrarı ile ilgili olarak Millî Güvenlik Kurulunda (MGK) nasıl bir adım atmayı planladıkları sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Bildiğiniz gibi bizim bu ay MGK toplantımız 27’sindeydi. Bunu 22’sine çekişimiz, yani bizim hemen ABD dönüşüne çekişimizin sebebi de, baktık ki bu Kuzey Irak Yerel Yönetimi hâlâ aynı anlayışta devam ediyor. Yani bir defa burada bizleri rahatsız eden bir süreç var. Nedir? Biz bir şey söylüyoruz, bizim 350 kilometre orada sınırımız var, orada bizim soydaşlarımız var, dindaşlarımız var, onlar da aynı şekilde, yani bizler aynı medeniyetin aslında mensuplarıyız, yani onların Kürt olması, Türkmen, Araplar, bizler öbür tarafta Türk olarak bizi birbirimizden ayırmıyor. Ama bu anlayışı ne yazık ki Irak’ın bölünmesine yönelik bir adıma siz tevcih ederseniz, ha orada biz size ‘buyurun, devam edin’ demeyiz; bunu kaç kere biz kendilerine söyledik, ikili görüşmelerimizde söyledik. Orada bizim bir de farklı yaklaşımımız var. Dara girdiğin zaman, zora girdiğin zaman kapımızı çalacaksın, her türlü desteği bizden alacaksın; ama Irak’ın parçalanmasına gelince bildiğini okuyacaksın. Çocukluk hikâyesiymiş; böyle şey olur mu? Devlet yönetiminde çocukluk olur mu?”

“IRAK MERKEZÎ YÖNETİMİ İLE BAKTIĞIMIZ İSTİKÂMET AYNI”

Irak Merkezî Yönetiminin takındığı tavrın, federal yapının yöneticileri olarak kendilerinin tabii hakkı olduğunu; kendilerinin buna müdahale etmeyeceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’deki ikili görüşmeleri kapsamında bir araya geleceğini açıkladığı Irak Başbakanı Abadi ile konuya aynı istikamette baktıklarını ve bu istikametin de Irak’ın bölünmez bütünlüğü olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konu ile ilgili değerlendirmesine şöyle devam etti: “Şu anda Kuzey Irak Yerel Yönetimi, Irak’ın bölünmesine yönelik bir adım atıyor. İşte ‘Türkiye’den bize herhangi bir ses gelmedi, şu geldi.’ Ben bir defa MİT Müsteşarımı gönderdim, ‘bak yanlış yapıyorsunuz.’ Yanlış yola bir devam var ve şu ana kadar eğer biz sizinle oturup bu işi defaatle konuştuk da sen hâlâ direniyorsan, kusura bakma. Şimdi burada olay tabii MGK’yı 27’sinden 22’sine alırken etraflıca bunu Millî Güvenlik Kurulumuzda görüşeceğiz, görüştükten sonra biliyorsunuz aynı güne Bakanlar Kurulu toplantısı da alındı. Bakanlar Kurulumuz da bizim tavsiye kararımızı Bakanlar Kurulunda görüşerek bu işi karara bağlayacaklar ve böylece Türkiye nihai tavrını ortaya koymuş olacak. Ve bu bizim tabii aynı zamanda Sayın Trump’la yapacağımız görüşmede de benim gündem maddelerinden bir tanesidir, bunun da özelikle bilinmesini istiyorum.”

Basın toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin New York şehrine hareket etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nden TBMM Başkanı İsmail Kahraman, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Vasip Şahin, AK Parti̇ Grup Başkanvekili Mehmet Muş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti milletvekilleri Burhan Kuzu ve Said Yüce, Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci ve diğer yetkililer uğurladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ABD ziyaretinde eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar eşlik ediyor.