“Şanlıurfa’da ruhsal bozukluğu olan bireyler nitelikli tedaviye kavuşuyor”
Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Erişkin Psikiyatri Kliniği doktorları Uzm. Dr. Zeliha Ersoy Sayın, Uzm. Dr. Şevin Hun Şenol, Uzm. Dr. Cansu Doğan ve Uzm. Dr. Ebru Onrat Özsoydan ruhsal bozukluklar ile başvuran tüm hastalara hizmet vermeye başlamıştır. Kliniğimizde ruhsal şikâyetleri olan hastaların tanı değerlendirmesi, tedavi planlamasının yapılması ve takibi şeklinde hizmet verilmektedir. Depresyon ve diğer duygu durum bozuklukları, panik bozukluğu ve diğer kaygı bozuklukları, obsesif kompülsif bozukluk, şizofreni ve diğer psikotik bozukluklar, evlilik ve ilişki sorunları, cinsel sorunlar, yeme bozuklukları, tik bozuklukları, yaşlılığa bağlı ortaya çıkan ruhsal sorunların tedavisi yapılmaktadır. Ayrıca acil servise psikiyatrik yakınmalar ile başvuran ve hastanede diğer kliniklerde tedavi gören hastalarda karşılaşılan psikiyatrik sorunlar da tarafımızca değerlendirilmektedir. Hasta değerlendirmeleri polikliniğimizde uzman psikiyatristler ve psikologlar eşliğinjde yapılmaktadır. Hem ilaç tedavisi hem de psikoterapi uygulamaları ile hastaların tedavisi yürütülmektedir. Poliklinik hizmetinin yanı sıra, ağır ruhsal bozukluğu bulunan bireylerin uğradığı işgücü, üretim, zaman ve diğer ekonomik kayıpların en aza indirgenip, ailelere ve bakım verenlere destek olabilmek amacıyla hastanemize bağlı “Toplum Ruh Sağlığı Merkezimiz” yakın zamanda faaliyete başlayacaktır. Alkol ve madde bağımlılığının tedavisi için hastaların hem yatarak tedavi görebileceği hem de rahabilitasyon uygulamaları için AMATEM projemiz yakın zamanda yürürlüğe girecektir. Hafta içi her gün hastanemizin Sağlık Kurulu’na başvuran hastaların muayeneleri yapılıp, tetkik ve tüm raporları incelenerek hastalara gerekli bilgi ve öneriler verilmektedir.
Psikiyatri poliklinik uygulamalarında en sık karşılaşılan hastalıkların başında depresyon gelmektedir. Günümüzde depresyon dünya çapında en fazla iş gücü kaybına sebep olan ilk beş hastalıktan biridir.
Depresyon nedir?
Günlük hayatta gözlenebilen üzüntünün ötesinde çökkünlük, günlük aktivitelere karşı ilginin kaybı ve aktivitelerden zevk alamama ile karakterize bir ruhsal bozukluktur. Kadınlarda görülme sıklığı erkeklere oranla yaklaşık iki kat daha fazladır.
Aşağıdakiler depresyonun en sık karşılaşılan belirtileridir. Her birey bu belirtileri farklı düzeyde yaşayabilir.
• Süreğen üzüntülü ve/veya bunaltılı duygudurum
• Daha önceden zevk alınan aktivitelere isteğin kaybı
• Ağlama
• Artmış huzursuzluk
• Dikkati toplamada güçlük, karar vermede zorluk
• Azalmış enerji
• Ölüm veya intihar düşünceleri, intihar girişimleri
• Artmış suçluluk, ümitsizlik düşünceleri
• Azalmış veya artmış iştah
• Vücut ağırlığı değişiklikleri
• Uyku bozukluğu
Antidepresan ilaçlar depresyonun ilk seçenek tedavilerinden birini oluştururlar. İstenen olumlu etkilerin ortaya çıkması için, ilacın en az 3-4 hafta doktorunuzun önerdiği şekilde günlük olarak aksatmadan kullanılması gereklidir. Bazı bozukluklarda bu süre daha da uzun olabilir. Tedavi süresi genel olarak en az 6 ay olsa da bazı durumlarda, kullanımı çok güvenli olan bu ilaçlarla tedavinin daha uzun süre devam ettirilmesi gereklidir. Tedavinin süresi ile ilgili karar verilirken doktorunuzun önerilerine uymanız gereklidir.
Panik Bozukluğu nedir?
Panik bozukluğu kronik, tekrarlayıcı, beklenmedik anlarda ortaya çıkan, tehlike olmadan çok yoğun korku duygusu ve eşlik eden bedensel belirtiler ile karakterize bir bozukluktur. Aşağıdakiler panik bozukluğunun en sık karşılaşılan belirtileridir. Her birey bu belirtileri farklı düzeyde yaşayabilir.
• Kalp çarpıntısı
• Terleme
• Titreme
• Nefes darlığı
• Boğulma hissi
• Bulantı veya karın ağrısı
• Baş dönmesi
• Kontrolü kaybetme hissi
• “Çıldırma” veya ölüm korkusu
• Üşüme veya sıcak basması
Belirtileri fiziksel bir hastalığı taklit ettiği için genellikle hastalar ilk olarak aile hekimlerine, dâhiliye, kardiyoloji veya göğüs hastalıkları hekimlerine başvurmaktadır. Ayrıntılı fizik inceleme sonrası bedensel rahatsızlık saptanmayan hastalarda mutlaka panik bozukluğu, somatoform bozukluk ve diğer kaygı bozuklarının tespiti ve tedavisi için psikiyatri hekimine başvurmak büyük önem arz etmektedir.
Hem ilaçla hem de psikoterapi ile tedavisi yürütülen bu hastalıklarda uygun zamanda yapılan müdahaleler yüz güldürücü sonuçlar vermektedir.
