Demokratik Cumhuriyetin sahibinin aziz millet olduğunu belirten AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Avrupa Birliği (AB) Uyum komisyonu Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar, “TBMM’de kabul edilen model, hükümet kuramama sorununu ortadan kaldıracak, yönetimde istikrar sağlayacaktır. Üniter yapımız, bizim için her zaman kırmızı çizgidir. Bu sistemde hesap sorulamayan ve hesap verebilir olmayan hiçbir yetkili söz konusu değildir. Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı güçlendiriliyor. Sıkıyönetim kalkıyor, OHAL yeniden düzenleniyor. Yasama ve Yürütmenin Birlikte seçimi, devlet yönetimine denge ve uzlaşma getiriyor. ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde’ seçimlerin denetleyici üstünlüğü esastır

Bu Sistemde tüm işlemlere karşı yargı yolu denetimi açık hale getirilmiştir. Kanunun; 1. Maddesi; yargının ‘tarafsızlığı’, 2. Maddesi; Milletvekili sayısının 600’e çıkarılması, 3. Maddesi; seçilme yaşının 18’e indirilmesi, 4. Maddesi; yasama (TBMM) ve yürütmenin (Cumhurbaşkanının) 5 yılda bir eş zamanlı seçilmeleri, 5. Maddesi; TBMM’nin görev ve yetkileri, 6. Maddesi; TBMM’nin bilgi edinme ve denetim yetkisi, 7. Maddesi; Cumhurbaşkanının adaylık ve seçimi, 8. Maddesi; Cumhurbaşkanının görev ve yetkileri, 9. Maddesi; Cumhurbaşkanının cezai sorumluluğu, 10. Maddesi; Cumhurbaşkanı yardımcıları, Cumhurbaşkanına vekalet ve Bakanlar, 11. Maddesi; Cumhurbaşkanı ve TBMM seçimlerinin birlikte yenilenmesi, 12. Maddesi; Olağanüstü hal (OHAL), 13. Maddesi; Askeri disiplin mahkemeleri dışında askeri yargının kaldırılması, 14. Maddesi; HSYK’nın yeniden ‘Hakimler ve Savcılar Kurulu’ (HSK) olarak yapılandırılması, 15. Maddesi; bütçe ve kesin hesap, 16. Maddesi; ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ yürütme modeline uyumun sağlanması amacıyla mevcut Anayasada yürürlüğüne son verilen maddeler, ibare veya kelime ekleme, değiştirme ve çıkarma içerikli düzenleme, 17. Maddesi; intikal hükümleri ve bazı düzenlemelerin uygulanması süreçleri belirlenmiştir. 18. Maddesi ile ise, değişikliklerin yürürlük tarihleri düzenlenmiştir” dedi.

Anaya değişikliğiyle ilgili neler yapıldığı konusunda da bilgiler veren Milletvekili Gülpınar, “Anayasa değişikliği ile yeni bir hükümet sistemi inşa ediliyor. Önerilen yönetim modelinin ismi ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Bu sistemde yasamayı da, yürütmeyi de doğrudan Millet oluşturmaktadır. Kanun yapma tekeli TBMM’ye aittir. Cumhurbaşkanı ve bakanların kanun teklif etme yetkileri yoktur. Kanun teklifini, hiçbir şarta bağlı olmadan sadece milletvekilleri yapabilecek. Kanun yapma tekeline sahip olan TBMM, hem çıkaracağı kanunlarla hem de araştırma, inceleme, yazılı soru ve soruşturma mekanizmalarıyla denetim yetkisini daha etkin bir biçimde kullanacaktır. Bu sistemde Cumhurbaşkanı, Devletin ve yürütmenin başı olacak, yürütmedeki iki başlılık sona erecektir. Mevcut Anayasada yetkilerle donatılmış, ancak sorumsuz konumda olan cumhurbaşkanı, hem Meclise hem de Millete karşı sorumlu hale gelmiş olacak, bir başka anlatımla ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ modelinde yetki kullanıp da sorumlu olmayan hiçbir makam ve kişi kalmayacaktır. Bugünkü sistemde ‘Bakanlar Kurulu kararı’ yerine işlev görecek ‘Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ ile Cumhurbaşkanına düzenleme yapma yetkisi verilmiş, bunun çerçevesi net bir biçimde anayasada belirlenmiştir” diyerek bu düzenleme tasarrufunun alanı ve sınırlarının şöyle çerçevelendirilmiş olduğunu anlattı;

“‘Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’, sadece yürütme yetkisine ilişkin konularda çıkarılabilecek, temel haklar, kişi hakları ve ödevleri, siyasi haklar ve ödevler Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenemeyecek. Anayasada münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda, kanunda açıkça düzenlenen konularda, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarılamayacak, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kanunlarda farklı hükümler bulunması halinde kanun hükümleri uygulanacak, TBMM’nin aynı konuda kanun çıkarması durumunda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hükümsüz hale gelecektir. Bir başka ifade ile kanun kuralı ile kararname kuralının çekişmesi halinde üstünlük kanundadır.”