Külünk ‘’Barzani tuzağa düşüyor’’ dedi.
Önemli tespitleriyle gündeme ışık tutan AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin tavrını net olarak ortaya koyduğunu belirtti.
Külünk ‘’Barzani bu coğrafyanın 100 yıl önce düştüğü tuzağa tekrar düşüyor. Emperyalizmin kaos ve çatışma amacına hizmet ediyor’ dedi.
Kürt bölgesindeki referandumun, 1. Dünya Savaşı'nın devam eden boyutu olduğunu da vurgulayan Külünk, ''Barzani ve çevresi bu coğrafyayı tekrar etnik kimlikler üzerinden bir kaos içine çekmek için adım atıyor. Bu aynı zamanda Kürt, Arap ve Türk düşmanlığıdır. Çünkü Vestfalya sürecinin devamının şartı bu üç unsurun çatışmasıdır. Barzani bu coğrafyanın 100 yıl önce düştüğü tuzağa düşmüş durumda. Hem de en rahat olduğu dönemde… Çünkü bir kere sırtını güçlü bir dosta, Türkiye’ye dayamıştı… Güvenlik sorunu yoktu, ekonomik faaliyetleri devam ediyordu. Çevresel baskılara maruz kaldıklarında koşup geldikleri bir Türkiye vardı.’ Dedi.
Türkiye’nin konuyla ilgili gereken adımları atacağını da sözlerine ekleyen Külünk ‘’Barzani’ye yaptığının yanlış olduğu defalarca söylenmesine rağmen inat ederek göz göre ‘Bölgeyi ateşe atarım’ mı demek istiyor. Bu ateş bölgedeki herkesi yakar. Bölgenin buna değil huzura ihtiyacı var. Sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda Türkiye’nin tavrını ve siyasetini ifade etti. Ekonomik, siyasi ve diğer bakımlardan… Çünkü Musul-Kerkük bizim için çok hassas bir konudur. Halkımızın bu konudaki duyarlılığı çok yüksek. Gereken hangi adımsa, Türkiye Cumhuriyeti o adımı atmakta tereddüt etmeyecektir’’ dedi.
Külünk açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
‘Küresel sistemin coğrafyada ne istediğini görmeden olayları doğru okuyamayız. Sistem 1648 Vestfalya sürecinin devamını istiyor. Yani ulus devletler sürecinin devem etmesini… Batı değerleri üzerine inşa edilmiş bir vatandaşlık bilinciyle donanmış yeni küçük küçük devletçikler… Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı çöktü, yerine Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. Ancak Osmanlı çökerken, sistem açısından eksik kalan noktalar vardı. Araplar uluslaştırılma sürecine sokulmuştu. Bu süreçte temel değer de ‘Pozivitizm’ yani ‘İslamsızlık’ idi. Eksik kalan kısım ise Kürtler ve Ermenilerdi. 100 yıl önce eksik kalan süreç, bugünkü terör orduları üzerinden devam ettirilmek isteniyor. Bu terör ordularının amacı parçalanmayı sağlamak… Parçalanma neticesinde de batıya teslim olmuş devletçikler oluşturmak.’
