Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesince, "dünyanın en eski tapınak merkezi" kabul edilen Göbeklitepe'de ziyaretçilerin bölgeyi rahatça gezebilmesi için çalışma yürütülüyor.

Kent merkezine 18 kilometre mesafedeki Örencik Mahallesi yakınlarında bulunan, ilk kez 1963'te İstanbul ve Chicago üniversitelerinden araştırmacıların yüzey çalışmaları sırasında fark edilen Göbeklitepe'de yeni bir dönem başlıyor.

Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere birçok uluslararası kurum ve kuruluş tarafından "dünyanın en eski tapınak merkezi" kabul edilen ve 5 yıl önce UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan Göbeklitepe'nin, uzun yıllar daha iyi ve sağlıklı kullanılması amacıyla yürütülen yaklaşık 4 bin metrekarelik çelik çatı kaplama çalışmaları büyük oranda tamamlandı.

Göbeklitepe'nin sembolü olarak dikkati çeken T figürlü dikili taşları çevreleyen kafes ve demir parmaklıkların da gelecek günlerde kaldırılması planlanıyor. Böylelikle tavan yüksekliğinin de etkisiyle daha ferah ortamda sergilenecek eserler, ziyaretçiler tarafından daha iyi izlenebilecek.

Öte yandan, ziyaretçilerin önerilerini dikkate alan ekipler, sit alanının çevresinde doğal ortama uygun dinlenme alanları oluşturdu. Ayrıca bölgeye uzanan yol yenilendi.

- "Şanlıurfa'da Tarih Yeniden Canlanıyor" 

Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir süre önce "Şanlıurfa'da Tarih Yeniden Canlanıyor" adıyla başlattıkları projenin en önemli ayağının Göbeklitepe olduğunu dile getirdi. 

Arkeolojik eserlerin yer altında kaldığında doğal olarak muhafaza edildiğini belirten Çiftçi, eserlerin doğayla buluşmasıyla beraber yağmur, su, güneş ve havanın etkisiyle ister istemez deformasyona uğrayabildiğini söyledi.

Bunu engellemek için geçmişte Göbeklitepe'de bulunan T figürlü dikili taşların kafeslere alındığını anlatan Çiftçi, ancak bu nedenle bölgeye gelenlerin eserleri inceleme imkanı bulamadığına dikkati çekti.

Bu durumu değiştirebilmek için birtakım çalışmaları hayata geçirdiklerini ifade eden Çiftçi, şunları kaydetti:

"Doğal yapıya uygun, coğrafya alanını şık şekilde anlatan, turistlerin mekanı rahatça gezebileceği yeni bir çalışma yapılıyor. Oldukça ciddi bir çalışma hayata geçiriliyor. Eserlerin doğadaki, rüzgar, güneş, yağmur gibi durumlardan etkilenmesi imkansız hale getiriliyor. Bu eserleri geleceği için mutlak suretle serbest bırakamayız. Ancak kafes ve bağlantıların kaldırılmasıyla, insanlara daha ferah şekilde eserleri inceleme imkanı sunulacak. Kabartmalar üzerindeki ayrıntılar meraklılar tarafından rahatça izlenecek."

Göbeklitepe'nin tarihteki önemine işaret eden Çiftçi, "Biz Göbeklitepe'ye bir dünya mirası olarak bakıyoruz. Aslında insanlığın başladığı bir bölge, bereketli topraklara bakan bir bölge. Bu bize bir şans. O şansı en iyi şekilde kullanmak, tanıtmak ve şehrimizle özdeşleştirmek istiyoruz." diye konuştu.