Şanlıurfa'nın Harran ilçesinde ekonomik durumu iyi olmayan çoğunluğu Suriyeli sığınmacılardan oluşan kadınlar, aldıkları eğitimin ardından ahşap "yapboz" üretimine başladı

- Harran Kaymakamı Ayca: 
- "Üretim kalitesini yakaladığımız zaman bu işin ticari boyutu gelecek"
- Usta öğretici Demirhan: 
- "Zaten piyasada bu ürünler çok nadir, ne kadar çok üretirsek o kadar çok yaygınlaştırabiliriz"
- Atölye koordinatörü Aksu: 

- "Atölyemiz aynı zamanda bir rehabilite merkezi haline geldi. Burada yaşayan savaş mağduru kadınların istihdam edilmesi bizi bu işe biraz daha fazla sevk etti"

Şanlıurfa'nın Harran ilçesinde ekonomik durumu iyi olmayan çoğunluğu Suriyeli sığınmacılardan oluşan kadınlar, aldıkları eğitimin ardından ahşap yapboz (puzzle) üretimine başladı.

Harran Kaymakamlığı, özellikle Avrupa ülkelerinde hemen her yaştan insanın yoğun ilgi gösterdiği yapbozların üretimi için 5 Türk ve 22 Suriyeli kadın kursiyer belirledi.

Aralarında Uluslararası Puzzle Federasyonu tarafından her yıl ödüllendirilen ve ürettiği ahşap yapbozları dünyaya pazarlayan Türk girişimci Yavuz Demirhan'ın da bulunduğu bazı kişilerce eğitim verilen kursiyerler, kısa süre önce yapboz üretimine başladı. Birbirinden farklı yapboz türleri tasarlayıp üreten kadınlar, aile bütçelerine katkıda bulunacak olmanın mutluluğunu yaşıyor.  

Harran Kaymakamı Temel Ayca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, atölyede ürün çeşidini artırmak amacıyla yapboz üretimine karar verdiklerini söyledi.

Yapbozların hem çocuklara hem de yetişkinlere zeka anlamında ciddi katkı sağladığını ifade eden Ayca, en kısa zamanda ciddi bir üretim kapasitesine ulaşmayı beklediklerini dile getirdi.

İlk hedeflerinin kaliteli yapbozların üretimini sağlamak olduğunu vurgulayan Ayca, "Birinci amacımız hemen para kazanmak değil, bu bir süreç. Üretim kalitesini yakaladığımız zaman bu işin ticari boyutu gelecek. Ticari boyutu yakalayamazsanız zaten sürdürülebilirliği yakalayamıyorsunuz. Bir sonraki aşama burası değil bununla ilgili çok daha büyük yerde bunun yapılabilmesidir. Zaten Türkiye'nin de ciddi yatırımlar yapması gerekiyor. İlla Harran'da olması gerekmiyor, organize sanayi bölgelerinde de olabilir." diye konuştu.

- Kadınlar çok meraklı

Usta öğretici Yavuz Demirhan da Türkiye'de yapboz üretimini ve sevgisini daha fazla yaygınlaştırmak istediğini söyledi.

Daha önceden ahşapla uğraşan kadınları yapboz ile buluşturma hedefiyle ilçeye geldiğini anlatan Demirhan, kadınların yoğun ilgisi ve merakı karşısında şaşkınlık yaşadığına dikkati çekti.

Asıl beklentinin kadınların yapbozdan para kazanması olduğuna işaret eden Demirhan, "Asıl beklenti kadınların bu işten para kazanmasıdır. Beni de o yüzden çağırdılar, hedefimiz bu ürünleri burada üretip satabilmemiz pazarlayabilmemizdir. Zaten piyasada bu ürünler çok nadir, ne kadar çok üretirsek o kadar çok yaygınlaştırabiliriz. Mesela okullara da gönderilir çocuklara fayda sağlar yani her anlamda fayda görüyoruz bu işten." şeklinde konuştu.

- "Her şey daha güzel oluyor"

Eşi atölyenin koordinatörü olan üretici kadınlardan Meltem Aksu ise projedeki kadınların hayatlarını kazanmaya çalıştığını anlattı.

Ahşapla uğraşan kadınların aynı zamanda ciddi manada stres attığını aktaran Aksu, "Yapbozları görünce çok heyecanlandılar. Onları satıp evini geçindireceklerini düşündükçe bu ürünler çok çok daha iyi olacak." dedi.

- Rehabilite merkezine dönüştü

Atölye koordinatörü Hüseyin Aksu da kadınların el emeğiyle ekmek parası kazanması için yaklaşık bir yıl önce faaliyetlerine başladıklarını dile getirdi.

Kısa sürede başarılı işlere imza attıklarını vurgulayan Aksoy, "Atölyemiz aynı zamanda bir rehabilite merkezi haline geldi. Burada yaşayan savaş mağduru kadınların istihdam edilmesi bizi bu işe biraz daha fazla sevk etti. Çalışmalarımız şu anda çok güzel. Tasarımcılarımızla çok daha güzel ürünler üretmeye başladık. Daha iyi yerlere ulaşacağımıza ve daha farklı boyutlar kazandıracağımıza da inanıyoruz. Bize bu konuda ciddi manada destek sağlayan kaymakamımıza çok teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı.