Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, "Biz Bosna Hersek'in toprak bütünlüğünün muhafazasını, uluslararası platformlarda tam bağımsız bir üye devlet olarak yer almasını, ekonomisi, istihdam kalitesiyle her bakımdan bölge coğrafyasına çok büyük katkılar sağlayacağını düşünüyoruz ve bu perspektiften yaklaşıyoruz." dedi.

Çavuşoğlu, İnegöl Bosna Hersek Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneğini ziyaretinde yaptığı konuşmada, dün Bosna Hersek'in Milli Günü olduğunu anımsattı.

"Balkanlar" deyince akıllara Bosna, Bosna deyince de Aliya İzzetbegoviç'in geldiğini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Aliya İzzetbegoviç'in eserlerini okumuş bir kardeşiniz olarak söylüyorum ki, savaşta dahi düşmanlarının davrandığı gibi davranmamayı kendisine şiar edinmiş, insanlığı, ahlakı, Müslümanca yaşamı hayatına düstur edinmiş bir şahıstan bahsediyoruz. Onun 'İslam Deklarasyonu' kitabında özellikle ifade ettiği husus şudur, 'Müslümanlar ile İslam arasındaki mesafenin kapanması gerekir.' Bunun üzerine kafa yorar. Aynı şekilde, 'Siyasetin, ekonominin, sosyal yaşamın, tüm alanların da ana noktası ahlak olmalıdır.' der. Benim Boşnak kardeşlerimizle ilgili olarak edindiğim tecrübe en başta Aliya İzzetbegoviç'in kitaplarına ve yaşamına yansıttığı o ilkelerin esasen Aliya İzzetbegoviç'in şahsında bir ayna olarak Boşnak kardeşlerime yansıdığını görüyorum. Naif, haksızlık karşısında direnç gösteren ama haksızlığa meyletmeyen, vatan ve millet aşığı bir toplumdan bahsediyoruz. Allah hepinizden razı olsun."

- "İktidarlarımızın Balkan coğrafyasına bakış açısı farklıdır"

Çavuşoğlu, AK Parti hükümetlerinin Balkan coğrafyasına önem verdiğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"Bizim bakış açımıza göre eğer küresel barış istiyorsanız Balkanlar'daki barışı tesis etmeniz gerekir. Eğer Balkanlar'daki barışı tesis edemezseniz küresel olarak da barışı tesis etmeniz mümkün değildir. İki dünya savaşının ortaya çıktığı coğrafya Balkan coğrafyasıdır. Dolayısıyla biz Türkiye olarak bu bölgede yaşayan soydaşlarımız, akrabalarımız, gerekse de o bölgelerde bulunan egemen toplumlar olarak kardeşçe, barış içinde ve huzur içinde yaşamalarını istiyoruz ve arzu ediyoruz. Bütün çabamız da bu yönde. Biz Bosna Hersek'in toprak bütünlüğünün muhafazasını, uluslararası platformlarda tam bağımsız bir üye devlet olarak yer almasını, ekonomisi, istihdam kalitesiyle her bakımdan bölge coğrafyasına çok büyük katkılar sağlayacağını düşünüyoruz ve bu perspektiften yaklaşıyoruz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti'yi kurmadan önce Balkan coğrafyasını ziyaret ettiğini anımsatan Çavuşoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımız o bölgenin yapısını, kardeşçe bir arada yaşamanın nasıl mümkün olduğunu ve tarihten gelen bu kardeş bağının Türkiye için ne ifade ettiğini görmek ve kurgulayacağı politikasını da bunun üzerine şekillendirmek üzere oralara gitmiştir. Baktığımız zaman gerçekten de 3 Kasım 2002'den itibaren bizim iktidarlarımızın Balkan coğrafyasına bakış açısı farklıdır." ifadelerini kullandı.

- "Allah'ın izniyle hepimiz Türkiye'yi daha güçlü hale getireceğiz"

Çavuşoğlu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Yunus Emre Enstitüsünün bölgedeki faaliyetlerini de anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bizim mefkuremiz, nerede bir mazlum, mağdur varsa onun yanında olmak, haksızlık ve adaletsizlik karşısında her daim haykırmak ve ne olursa olsun bu milletin bütün unsurlarıyla onurlu bir millet olarak yaşam sürdürmek. Saflarımızı sık tutarak birlik ve beraberlik içinde olacağız. Allah'ın izniyle hepimiz Türkiye'yi daha güçlü hale getireceğiz."