Harran Üniversitesi (HRÜ) bünyesinde kurulan HarranCFD grubundaki bilim insanları, asansörlerdeki mevcut havalandırma sistemlerinin virüslerin bulaş riskini artırdığını tespit etti.

Resim

Makine ve Bilgisayar Mühendisliği bölümlerinde görevli bilim insanlarından oluşan ekip, yukarıdan aşağıya hava akışının sağlanması durumunda virüs partiküllerinin havada kalma ve karşı yüzeye ulaşma yoğunluğunda azalma yaşandığını belirledi.

HarranCFD grubu, yaklaşık 2 ay önce Harran Üniversitesi Yüksek Başarımlı Hesaplama Merkezinde 24 bilgisayarın bir araya getirilmesiyle oluşturulan "süper bilgisayar" sayesinde virüslerin öksürme veya hapşırma durumunda asansördeki dağılımını gösteren simülasyon hazırladı.

Resim

1x1 metre eninde 2,15 santimetre boyutlardaki bir asansörde 1,71 metre boyunda bir kişinin öksürmesi sonucunda virüsün dağılımını inceleyen ekip, üstten havalandırma sisteminin virüsün dağılımı üzerinde hiçbir etkisinin olmadığını hatta virüsün havada kalma süresini artırdığını tespit etti.

Araştırmada, asansörde sağlanacak dikey yönde, yukarıdan aşağıya bir hava akışında virüs partiküllerinin havada kalma süresi yaklaşık yüzde 10, öksürme anında damlacıkların karşı yüzeye ulaşma yoğunluğunun ise yüzde 55 oranında azaldığı belirlendi.

Resim

HarranCFD Koordinatörü HRÜ Makine Mühendisliği bölümünde görevli Dr. Öğretim Üyesi Zeynel Abidin Fıratoğlu, yaptığı açıklamada, ülke genelinde pandemi ile büyük mücadeleler verildiğini, kendilerinin de bu mücadeleye destek olmak amacıyla virüsün iç ortamda yayılımına ilişkin simülasyonlar gerçekleştirdiklerini ifade etti.

Yaklaşık 2 ay önce yeni tip koronavirüslü (Kovid-19) bir hastanın asansörde öksürme veya hapşırması durumunda dağılımı gösteren simülasyon yaptıklarını hatırlatan Fıratoğlu, son olarak ise asansörde kullanılan havalandırma sistemlerinin Kovid-19'un yayılımına ilişkin çalışma yaptıklarını dile getirdi.

- "Asansörler virüsün bulaşıcılığı açısından en riskli alanlar"

Asansörlerin havalandırmasının önemli olduğuna, burada hava sirkülasyonunun olmaması ve hava kalitesinin düşüklüğünden dolayı virüsün yaşam süresinin en uzun olduğu yerlerin başında asansörlerin geldiğine dikkati çeken Fıratoğlu, şöyle konuştu:

"Asansörler diğer kapalı alanlara nazaran daha küçük ortamlar olduklarından virüsün yere düşmeden önce insanların temas olasılıkları yüksek. Dikey yüzeylere yapışma riski çok yüksek. Bu simülasyonda asansördeki üstten havalandırma sisteminin virüsün dağılımı üzerinde hiçbir etkisinin olmadığını, hatta virüsün havada kalma süresini artırdığını gözlemledik. Yürütülen simülasyonla asansörde sağlanacak dikey yönde, yukarıdan aşağıya bir hava akışında virüs partiküllerinin havada kalma süresi yaklaşık olarak yüzde 10 azaldığını, öksürme anında damlacıkların karşı yüzeye ulaşma yoğunluğunun yüzde 55 oranında azaldığını tespit ettik. Bunun yanında her türlü tedbire karşın kullanmak zorunda kaldığımız asansörlerde kesinlikle maske takılması gerektiğini, asansörde kesinlikle yüzeylere temas edilmemesi ve asansörden çıktıktan sonra özellikle ayakkabıların eve alınmadan önce sterilize edilmesini öneriyoruz."

Resim

Fıratoğlu, yürüttükleri son simülasyon sayesinde asansör için etkin bir havalandırma sistemi geliştirdiklerini, bu sistemin asansörlerde kullanılması için özel bir firmanın çalışma başlattığını sözlerine ekledi.