Yeni mezarlıktaki şehitlikte düzenlenen törene, Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, 20’nci Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral İsmail Hakkı Köseali,  Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Abdülkadir Açar, İl Emniyet Müdürü Veysel Tipioğlu, Şehit Aileleri Derneği Başkanı Mehmet Yavuz ile kamu ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.

Şehitlik anıtına çelenk sunumu, saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan tören, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın kutlama telgraflarının okunmasıyla devam etti.

Burada bir konuşma yapan Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, Şanlıurfa’ya şanlı ünvanının verilişinin 33’üncü yıldönümünü kutlarken, şehitlerimizin vatan kıldığı bu mübarek topraklar üzerinde şanlı tarihimizin bir kez daha canlandığını söyledi.

Urfalıların Şanlı Mücadelesi

Urfalıların şanlı mücadelesinin tarihe birlik ve vatanperverlik dersi verdiğini belirten Vali Tuna, “Şehitliği en büyük mertebe gören necip bir milletin evlatları olarak aziz şehitlerimizi rahmetle yâd ediyor, manevi huzurlarında derin bir hürmetle eğiliyoruz. Milli mücadele yıllarında işgalcilere unutulmaz bir ders veren Urfalılar, tarihi şan ve şerefle kaydedilmiştir. Nitekim işgalciler, Urfa'nın işgalini başlarına konan bir talih kuşu olarak görmüşlerdir. Ancak resmi birlikler gelmeden Urfalıların şanlı mücadelesi, sadece işgalcilere değil tarihe de birlik ve vatanperverlik dersi vermiştir” şeklinde konuştu.

Vali Tuna, “1920’deki bu şanlı zaferden 64 yıl sonra 1984’te TBMM tarafından şehrimize şanlı ünvanının verilmesiyle bu zaferin hatırası her Şanlıurfa dendiğinde tazelenmektedir.

Adıyla, sanıyla, şanıyla Şanlıurfalılar bu ünvanı yüreğinin, bileğinin hakkıyla kazanmışlardır. Kurtuluşa kadar mücadele edileceğine dair Kur'an-ı kerim üzerine and içiyoruz diyen Urfalıların bu tavrı, aslında milletimizin vatan sevgisinin kaynağını göstermektedir. Vatan sevgisini imandan sayan, işte bu yüzden ‘canı, cananı bütün varımı alsın da Hüda’ diyen bir milletiz. İşte bu yüzden şehitlik, peygamberlikten sonraki en büyük makamdır” dedi.

"Hainlere Karşı Daha Dikkatli Olmalıyız"

Şanlıurfalıların, 11 Nisan 1920'de gösterdiği birlik ve beraberliğin benzerini, 15 Temmuz ihaneti karşısında demokrasi meydanlarında kenetlenerek gösterdiğini ifade eden Vali Tuna, sözlerine şöyle devam etti: Bu iman ve kararlılıkla işgallere boyun eğmediğimiz gibi, 15 Temmuz'da da hainlerin planlarını bozguna uğrattık. Şanlıurfa 15 Temmuz ihaneti karşısında da demokrasi meydanlarında kenetlenmiş, milli iradenin tecellisiyle darbe zihniyetine hak ettiği cevabı vermiştir. Çünkü Şanlıurfa'nın tarihinde 11 Nisan 1920 zaferi gibi Şanlı bir galibiyet vardır. Milletimizin sesinin her zamankinden daha gür yankılandığı 15 Temmuz demokrasi zaferinden sonra hainlere karşı her zamankinden daha dikkatli olmalıyız. İçeride ve dışarıda yüce devletimizin itibarını hedef alan şaibelerle, fitnelerle milli iradeyi gölgelemeye çalışan ihanet çabalarıyla, nefes aldıkça mücadele edeceğiz. Nitekim bu tür sonu hüsran olan ihanet çabalarını, yüce milletimiz tarih boyunca feraseti, basireti ve sağduyusuyla akamete uğratmıştır.

Öldürmeyi değil yaşatmayı, şehirleri işgal etmeyi değil şehirlerde yaşayanların kalplerine girmeyi, ihaneti değil sadakati şiar edinmiş bir millet olarak bin yıldır bağrında saklayan bu topraklarda bütün ayrılıkları bir tarafa bırakıp, bizi biz yapan değerler etrafında biriz, iriyiz ve diriyiz.

Milli mücadelede vatanımızı canavarlar gibi parçalamaya çalışan düşmanlara bu aziz vatanın namusunu çiğnetmediğimiz gibi bugün de vatanımızı bölmeye, kahraman vatan evlatlarımızı öldürmeye yeltenen hainlere göz açtırmayacağız. Şahsi menfaatler üzerine değil, ahirete uzanan bir vizyonla gündemimizi belirlerken vatanımızı 15 Temmuz'da hainlere karşı koruduğumuz gibi bundan sonra da milli birlik ve beraberliğimizi muhafaza etmeli, en önemlisi devletimize güvenmeliyiz.

Bu duygu ve düşüncelerle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, onunla gönül birliği eden silah arkadaşlarını, Urfamızın kurtuluşunda şehit olan şehitlerimizi, Çanakkale şehitlerimizi, terörle mücadele şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle, minnetle ve şükranla yâdediyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhları şâd olsun.

Açar: Urfa Taviz Vermemiştir

Şanlıurfa’nın, Türk devlet geleneğinin ‘din-u devlet, mülk-u millet’ ilkesinin ete kemiğe bürünmüş hali olduğuna işaret eden Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Abdülkadir Açar da, “Bu unvanı yüz yıl önce hak etmiş olan bu şehir, 2016 yılında da İstiklal madalyası alarak taçlandırmıştır. Yavuz Sultan Selim Han’dan bu yana tam 500 yıldır uçbeyi olan bu şehir, bu topraklarda nöbetini bihakkın yapmış ve kıyamete kadar yapacaktır. Tarihin, kültürün, bayrağın, maneviyatın, inancından dolayı Urfa daima şer güçlerin hedefi olmuş ama asla milli ve manevi duruşundan asla taviz vermemiştir ve vermeyecektir. Tarih boyunca kahraman ve gazi olan bu şehir, düşmana ve işbirlikçi hainlere rağmen birlik ve beraberliğini yitirmemiştir” dedi.

Kurtuluş Savaşı’nda işgale karşı gösterdikleri kahramanlıkları dolayısıyla Urfa’ya TBMM tarafından 12 Haziran 1984 tarihinde ”Şanlı” unvanı verilmesi teklifi kabul edilmiş, 22 Haziran 1984 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ”3020 sayılı Kanun” ile Urfa ilinin adı “Şanlıurfa” olarak değiştirilmiştir.