Bakanlar Kurulu üyeleri ve AK Parti yöneticileriyle iftar yemeğinde bir araya gelen Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada “AK Parti’nin 15 yıla yakın zamandır iktidarda kalmasının sırrı, sürekli kendini yenileme iradesine sahip olmasıdır Cumhuriyet tarihindeki özellikle siyasi parti yapılanmaları içinde şu anda AK Parti’nin yapmış olduğu bu reformu bugüne kadar hiçbir siyasi hareket gerçekleştirememiştir” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen iftar programında Bakanlar Kurulu ve parti genel merkez organlarının üyeleriyle bir araya geldi. İftar programına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım’ın yanı sıra AK Parti MKYK üyeleri ve grup başkanvekilleri de katıldı.

“RABBİM TUTUĞUMUZ ORUÇLARI KABUL ETSİN”

Cumartesi günü başlayan Ramazan-ı Şerifi tebrik ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim tutuğumuz oruçları, yaptığımız ibadetleri, diğer hayrü hasenatımızı kabul ve makbul eylesin” dedi.

Mayıs ayının hem ülke, hem de kendileri için çok yoğun geçtiğini; bu ay içinde Türkiye’nin uluslararası ilişkileri bakımından büyük öneme sahip 6 yurt dışı ziyareti gerçekleştirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hindistan, Rusya ve ABD ziyaretlerinde ikili görüşme, Kuveyt ziyaretlerin ikili görüşme ve temel atma, Çin ve Belçika seyahatlerinde de zirve toplantılarına iştirak ettiklerini anımsattı.

Ayrıca, 21 Mayıs’ta yapılan AK Parti 3. Olağanüstü Kongresinde de delegelerin teveccühüyle yeniden Genel Başkanlık görevine seçildiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı kongrede genel merkez organlarına seçilen arkadaşlarımızı da bir kez daha tebrik ediyorum” diye konuştu.

“AK PARTİ’NİN YAPTIĞI REFORMU BUGÜNE KADAR HİÇBİR SİYASİ HAREKET GERÇEKLEŞTİREMEDİ”

Bugün Merkez Karar ve Yönetim Kurulunu (MKYK) toplayarak Merkez Yönetim Kurulunu da belirlediklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Merkez Karar Yönetim Kurulu toplantımızda ifade ettiğim bir hususu burada tekrarlamak istiyorum. AK Parti’nin 15 yıla yakın zamandır iktidarda kalmasının sırrı, sürekli kendini yenileme iradesine sahip olmasıdır. Olağanüstü Genel Kurulumuzda seçilen Merkez Karar Yönetim Kurulu üyelerimiz arasında 20’li yaşlarında gençlerimiz bulunuyor. Örneğin 21 yaşında bir genç kızımız var, 23 yaşında yine bir genç kızımız var, bunlar şu anda bu reform hareketimizin ki Cumhuriyet tarihindeki özellikle siyasi parti yapılanmaları içinde şu anda AK Partinin yapmış olduğu bu reformu bugüne kadar hiçbir siyasi hareket gerçekleştirememiştir. Çünkü güvenleri yoktu, gençliğe, inanmıyorlardı. 30 yaşın altını asla kabullenemiyorlardı, ama biz bunu önce 25’e, daha sonra da hamdolsun 18’e çekmiş bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.

“SÜREKLİ KENDİMİZİ YENİLEYEREK MİLLETİMİZİN GÖNLÜNDEKİ YERİMİZİ GÜÇLENDİRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda yaş ortalaması 47 olan Merkez Karar Yönetim Kurulu’nda 16 kişinin 40 ve daha altı yaş grubuna mensup olduğuna dikkat çekti.

Milletvekillerinin yaş ortalamasının ise 52 olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hem kadro, hem program ve proje bakımından sürekli kendimizi yenileyerek milletimizin gönlündeki yerimizi güçlendireceğiz. Tabi burada bir şeye çok dikkat etmemiz gerekiyor, Merkez Karar Yönetim Kurulu’nda da özellikle söyledim, bize tevazu yakışır, bu tevazudan asla taviz vermemeliyiz. Biz kendimizi alçalttıkça, biliniz ki gönüllerde yükseliriz. Ama yok, biz şöyle kedimizi yükseklerde görmeye gayret edersek alçalırız. Şunu bilelim ki; dağlar bizden yüksektir ve buradan asla taviz vermememiz gerekir” dedi.

“YILSONUNA KADAR TÜM İL, İLÇE VE BELDE YÖNETİMLERİNİ YENİLEMELİYİZ”

Yönetim sistemi değişikliğinin ardından millete verilen sözleri yerine getirmek için artık önlerinde hiçbir bahanenin, hiçbir engel kalmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Bundan sonraki ilk seçim yılı olan 2019’a kadar yoğun ve netice almaya yönelik bir program uygulamaya mecburuz. İlk etapta, bugün söyledim, bakanlarımızdan 180 günlük bir çalışma programı hazırlamalarını bekliyorum. Bu çalışma tıpkı iktidara ilk geldiğimiz günlerdeki gibi 100 günlük programımız benzeri doğrudan milletimizin günlük hayatına dokunan, meselelerin çözümüne yönelik pratik teklifleri içermelidir ki bu bizim aynı zamanda bir yol haritamız olacak, yoğun bir şeklide çalışmalarımızı sürdürmemiz gerekiyor. Aynı şekilde partimizin de teşkilatlarımızla ilgili çalışmaları süratle tamamlayarak seçim hazırlıklarına başlaması gerekiyor. Ne demek? Yani bu yılsonuna kadar biz tüm il yönetimlerini, ilçe yönetimlerini, belde yönetimlerini yenilemek durumundayız, adeta bir metal eskimesi görüyorum, dolayısıyla bu değişikliği yapmaya mecburuz. Belediyelerimizde nerelerde ne gibi eksiklik var, şikâyetler nedir, bunların üzerine gitmemiz gerekiyor. Ve arkadaşlarla da onu konuştum, bir ekip burada oluşturacağız, bir ekip de Cumhurbaşkanlığı makamında ve bu oluşturacağımız ekiplerle çok yoğun bir kontrol mekanizmasını çalıştıracağız, çünkü aldığımız şikâyetleri neticeye ulaştırmamız gerekiyor. Efendim, işte malum bizim şikâyet mercilerimiz var, partimizde de var, Başkanlıkta da var, Cumhurbaşkanlığında da var; gelen bütün o mektuplar vesaire orada kalıyor, mesele bunu çözüme ulaştırmak, çözüme ulaştırmak için de bu adımları atmaya mecburuz.”

Son 3 yıldır ülke ve millet olarak çok yorulduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2013 Mayıs’ında Gezi olaylarıyla başlayıp 17-25 Aralık yargı-emniyet darbe girişimiyle tırmanan, 2014 mahalli idareler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle devam eden, 2015’teki iki ayrı milletvekilliği seçimiyle süren, PKK’nın hendek eylemleri ve DEAŞ’ın saldırılarıyla kanlı bir boyut kazanan, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimiyle zirveye ulaşan, 16 Nisan halk oylamasıyla da şimdilik finalini yapan bir süreçten söz ettiklerini söyledi.

“DEMOKRASİ VE EKONOMİDE YAPILACAK YENİ REFORMLARLA BEKLENTİLERE CEVAP VERECEĞİZ”

Pek çok ülkenin çeyrek yüzyılda, yarım yüzyılda yaşamadığı kadar çok hadiseyi 3 yıla sığdırdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz her birinde farklı yöntemlerin ve örgütlerin ön planda olduğu bu saldırıların hepsinde de yanımızda yer aldı, onun için milletimize bizler gerçekten müteşekkiriz ve bize güçlü bir destek verdi. Sürekli teyakkuz hâlinde tuttuğumuz millî reflekslerinde en küçük bir rehavete meydan vermedikleri için milletimizin her bir ferdine şükran borçluyuz. Bu borcu ancak demokraside ve ekonomide yapacağımız yeni reformlarla milletimizin beklentilerine cevap vererek ödeyebiliriz. Üst üste pek çok fedakârlık talep ettiğimiz milletimizi rahatlatacak bir programı süratle hazırlayıp hayata geçirmek mecburiyetindeyiz. Bunun için milletimizin karşısına ilk etapta 180 günlük, ikinci aşamada ise 2019’a kadar olan dönemi kapsayacak daha derinlikli bir eylem planıyla çıkacağız. 2023 hedeflerimizin provası mahiyetindeki bu çalışmaları hep birlikte hızla ve kararlılıkla yürüteceğiz. Bölgemizin merkezinde olduğu küresel yeniden yapılanma sürecinde karşımıza çıkacak sınamaları güçlü şekilde karşılayabilmemiz için de bu dönemi çok iyi değerlendirmemiz şart” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DE TÜM SİYASİ HAREKETLERİN GIPTAYLA BAKTIĞI ÇALIŞMAYI SERGİLEYECEĞİZ”

“Zamanımız az, ama işimiz çok, bunun için tek bir gün, tek bir saat dahi kaybetmeden gündemimizdeki meselelere yoğunlaşmalıyız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 180 günlük programı Haziran ayı sonu itibarıyla başlatacaklarını, dolayısıyla hazırlık için yeteri kadar zamanlarının olduğunu ifade etti.

İçinde bulunulan Ramazan-ı Şerifin feyzinden, bereketinden de ifade etmenin ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle ana kademeye, ana kademenin yanında Genel Merkez Kadın Kollarına, bunun yanında Genel Merkez Gençlik Kollarına özellikle ricada bulunuyorum, aman artık işi hafife almayacağız ve Türkiye’de tüm siyasi hareketlerin adeta gıptayla baktığı bir çalışmayı biz ülkemizde sergileyeceğiz. Şu ne yapıyor, bu ne yapıyor, biz birilerine illa da cevap yetiştirelim mi, yetiştirmeyelim mi, bunun gayreti içerisinde olmamıza gerek yok. Bizim soracağımız tek şey var, biz ne yapıyoruz? Ve bu sorumuza cevap bulduğumuz veya verdiğimiz anda kimse bizi tutamayacaktır. Ben bir kez daha Ramazan-ı Şerifinizi kutluyorum. Rabbimden, ya Rab, Ramazan-ı Şerife kavuşturduğun gibi Ramazan Bayramına da kavuşturmanı niyaz ediyorum” dedi.