Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci, Eyyübiye İlçesine bağlı Payamlı bölgesindeki Koşma Mahallesinde Müslüm Günbay tarafından düzenlenen toplantıda 16 Nisan’da yapılacak olan referandum hakkında konuştu. Merkez ve kırsal ayırımı yapmadan ilçe sakinleriyle bir araya gelip yapılacak olan seçimlerin önemini anlatan Başkan Ekinci, vatandaşlardan da yoğun ilgi görüyor. Referandum sürecinde neredeyse ekibiyle birlikte çalmadık kapı bırakmayan Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci, görüştüğü her kesime seçimlerin parti meselesi olmadığı vurgusunu yapıyor. Kırsal mahallelerde vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşan Başkan Ekinci, Eyyübiye’nin ve Şanlıurfa’nın yine rekor kırması için vatandaşlardan güçlü ‘Evet’ istiyor. Başkan Ekinci’nin görüştüğü vatandaşlar da seçimlerde tam destek sözü veriyor.

Payamlı bölgesi Koşma mahallesinde vatandaşlara seslenen Başkan Ekinci konuşmasında şunları söyledi, ”Biliyorsunuz tabi referandum, halk oylaması sürecindeyiz. Burada sayılı gün kaldı. Halk oylamasına ve sizlerde hepiniz biliyorsunuz bu bir parti meselesi değil, memleket meselesidir. Burada çıkacak olan güçlü bir evet emin olun güçlü bir Türkiye demektir. Türkiye güçlü olduğu zaman bölgesinde sıkıntılara daha iyi bir şekilde parmak basar, sıkıntıları daha iyi bir şekilde giderir. Yine bütün bu maddeler hepinizin bilgisine sunulmuştur. Öncelikle çift başlılık kalmayacak, uzlaşma olacak. Hepsinden önce siyasete uzlaşma gelecek, çünkü %50’ yi geçmeyen iktidar olamayacak ve bundan dolayı farklı düşüncelerde olan partilerde bir araya gelerek %50'yi aşmak isteyeceklerdir. Bu da insanımızın toplumumuzun ihtiyaç duyduğu bir durum aslında bu anlamda da  önemli. Çıkacak olan güçlü bir evet Ekonomiyi de iyi bir hale getirecek. Yanı başımızda görüyorsunuz, Suriye deki olaylar hepimiz bunun farkındayız. Dolayısı ile bunlara da karşı gelmemiz gerekiyor. İnsan olarak tavır almamız gerekiyor ama Ülke olarak hep birbirimizden uğraşırsak, Ülke olarak biz her zaman sıkıntılar ile karşı karşıya gelirsek bir birimize düşersek birileri de bu coğrafyayı rahatsız eder. Bu bölgeyi rahatsız eder bunun farkında olmamız lazım. Biz millet olarak bin yıldan bu yana barış içerisinde, kardeşlik içerisinde, yapı farkı gözetmeksizin aynı toplumda, aynı toprakta kardeşçe yaşamışız aynı kaderi paylaşmışız. Hepsinden önemlisi biliyorsunuz. Çanakkale’de şehitler verdik Kürdü, Arap’ı, Çerkez’i, Türkü de şehit verdi ve beraber olarak bu topraklar vatan olarak kılındı. Dolayısı ile bu topraklarda yaşayan insanların kaderi birdir. Burada farklı durumlar olduğunda emin olun bu milletimize yaramayacaktır. Bu insanımıza yaramayacaktır. Başka Ülkelere yansıyacaktır. Sizler de başka Ülkeleri görüyorsunuz mesele Bu memleketin meselesi olduğu halde mesele Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan vatandaşların kendi meselesi olduğu halde onlar oradan hayır diye bağırıyorlar. Bin yıl önce harçlı seferleri vardı, sizler de görüyorsunuz şimdi hayır seferi başlatmışlar. Niye başlatıyorlar? Türkiye'nin güçlü olmasını istemiyorlar. Türkiye zayıf olsun her zaman emrimizde olsun istiyorlar. Biliyorsunuz bu parlamenter sistem Cumhuriyetin ilanından bu yana Ülkemizde uygulanmaya çalışıyor ve burada sürekli kavgalar çıkartıyor. Bu sistem nasıl kavgalar çıkartıyor işte sizleri bazen koalisyonlara zorluyor, bu sistemde çift başlılık sistemi var. Başbakan Cumhurbaşkanı kavgası bunlar hepinizin hafızasında yer alıyor. Bakıyorsunuz bir kitapçık fırlatılıyor bir anda devalüasyon oluyor işte bir anda bu millet %50 fakirleşiyor. Birisinin hareketinden dolayı. İşte Avrupa’ya bakıyorsunuz 1945 yılında 2. Dünya savaşında yerle bir oldu ama şuan yine Dünyada söz sahibi olan Ülke. Fakat biz 1923 den bu yana savaş görmediğimiz halde yine daha onların seviyesine gelmemişiz. Nedir çünkü bizi birbirimize düşürüyorlar.”