Akçakale Belediye Başkanı Mehmet Yalçınkaya, MEDYAURFA.COM köşe yazarı usta gazeteci Sedat Atilla’yı Esentepe’deki çalışma ofisinde ziyaret etti.

Yalçınkaya, gündeme ilişkin açıklamalarda bulunurken, Gazeteci Sedat Atilla’nın sorularını yanıtladı.

Gazeteci Sedat Atilla, Başkan Yalçınkaya’ya ölüm yolu olarak adlandırılan ve vaatler arasında yer alan 50 kilometrelik Akçakale-Şanlıurfa arası yolun akıbetini ve ilçenin diğer sorunlarını sordu.

‘’1 milyon kişinin kullandığı yol için ‘Kaynak Yok’ dediler’’.

Başkan Yalçınkaya, neredeyse her gün ölümlü trafik kazalarının meydana geldiği yolun yapımı için başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Bakanların söz verdiğini belirterek ‘’Seçildiğim hafta ulaştırma bakanına gittim. Şanlıurfa-Akçakale yolu için 300 milyon TL kaynak gerektiğini söylediler. Bu yol için bir kere değil, 15-20 kere Ankara’ya gittim. ‘Kaynak yok’ dediler. Eyyübiye’de 400 bin, Harran’da 200 bin, Akçakale’de 300 bin olmak üzere 1 milyon insan bu yolu kullanıyor. Siyasi sonuçlara baktığınız zaman yüzde 100 AK Parti’ye destek veren bir bölge. Teknik olarak hak etmişiz. Baktık ki bu yolu yapamıyoruz, 8 kilometre olan Akçakale girişini, Bolatlar yatılı bölgeden itibaren yapacağız. 20 güne kadar yapımına başlıyoruz. Yoldan Karayolları Diyarbakır Bölge Müdürlüğü sorumlu olacak. İstasyona kadar olan, 4 kilometre yol daha eklenince 12 kilometre prestij caddesi haline gelecek. Bu yolda ışıklar, ağaçlar ve parke taşları yaptık. Akçakale’nin girişi Afrika şehrinden Avrupa şehrine girer gibi değişecek’’ dedi.

‘’Akçakale-Şanlıurfa arasında hızlı tren olacaktı ama…Kravatlı şeytanlar milletvekillerini kandırdı’’

Başkan Yalçınkaya, Akçakale-Şanlıurfa arasının GAP Master Planında hızlı tren güzergahı olarak yer aldığını bildirdi. Bu konuda önceki dönemlerde çalışma yaptığını, belgelerinin elinde mevcut olduğunu da ifade ederek ‘’Akçakale-Şanlıurfa yolu hızlı tren olmalı. Ankara-Bursa-Eskişehir-Sivas hatları şuan çalışıyor. GAP Master planında bu yol hızlı tren olarak geçiyor. Planda İmam Keskin de toplanma alanıdır. Konuyla ilgili ilgili genel müdüre gittim. ‘Yardımcı oluruz’ dedi. Milletvekillerinin bir kısmına gittim, konuyu anlattım. ‘Beraber gidelim, genel müdür arkadaşım’ dedim. Milletvekilleri bana dediler ki ‘Biz hallederiz’. Bende onlara dedim ki ‘Bu Ankara’daki kravatlı şeytanlar sizin gibi çok vekil görmüş. Sizi atlatırlar’. Onlarda bana yine dediler ki ‘Yok yok biz hallederiz’. Takip ettim; O güzergahı hızlı trenden çıkardılar. Mürşitpınar-Organize Sanayi arasını koydular. En ağırlıklı bölge, üretimin sulama merkezi olan yer bypass edildi’’ dedi.

Röpörtajın tamamı…

*Akçakale kırsalında vatandaşların ‘Çöpler toplanmıyor’ şikayeti var. Bu konuda neler söyleyeceksiniz ?

Ceylanpınar güzergahında, Büyüktokaç’tan başlayarak; Pekmezli, Akdiken, büyük köyler aşağıda Güneren ve Arıca güzergahında çöp kutularımız var. Çöpleri topluyoruz fakat Akçakale’nin tamamında toplayamıyoruz. 1000 tane çöp konteynırı getirdim. 3 milyon TL fiyatı vardı. Bir kuruş ödemedim. İhracatçılar meclisinden, belediyeler birliğinden hibe alarak satın aldım. Bütün köyleri çöp kutusuyla donatmak mümkün ama bunun birde çöp toplanırken oluşan mazot maliyeti var. Akaryakıt konusunda ciddi sıkıntım var. Hava sıcak, 3 günde bir çöpleri toplamamız lazım. 150 kilometreden her gün çöp toplayacaksanız kaynak bulmanız lazım. Akçakale’nin geliri sıfır. İsteyen gelip baksın. İmardan, reklamdan gelirimiz yok. Sıfırla gidiyoruz. Tedbirli davranıyoruz. Bütçem düzelince bu konuda adım atacağım.

Akçakale’nin su sorununun çözümü için neler yapıyorsunuz ?

Sabah banyo yaptım. Kafamı şişe suyla, bedeni mi de Akçakale suyu ile yıkadım. En büyük sorunumuz su sorunudur. 15-20 gün sonra Akçakale-Ağveren’e eski Urfa’ya suyu basan kuyuları bağlıyoruz. Yarısı AB’den yarısı Japonya’dan olmak üzere hibe aldık. İhale ediliyor. Hayati bir sorun olan su sorununun çözülmesi için çaba gösteriyoruz.

*İlçede vatandaşlar işsizlik sorunu da yaşıyor ? İstihdamı arttıran çalışmalarınız var mı ?

Doğru. İşsizlik sorunumuz büyük bir sorun. Bizim insanımız yaratıcı değil. Zahmete girmiyor. Çaba göstermiyor. Elimizde güneş, toprak, su var. Bir dönümden çok büyük üretim yapmamız lazım ama biz kolay olana, buğdaya, pamuğa, arpaya kaçıyoruz. Örneğin birine teslim ediyor hasadını yapıyoruz.

İSTFA EDERİM.

İşsizlik konusunda adım attık. Sosyal proje olarak 250 dönüm İsot ektik. İddia ediyorum; İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Mersin gibi büyük belediyelerden bir tanesi 250 dönüm bitki ekmişse istifa ederim.  Projemiz İŞKUR üzerinden yürüyor. 100 kadınımız bu projeden istihdam ediyor. Paketleme dahil tüm işlemleriyle zincir olarak İsotu pazarlıyoruz. İstihdam sayısını arttırmak için Harran Üniversitesine ait olan boş iki hangar için talepte bulundum. 200-300 kardeşimizi daha burada istihdam edeceğiz. Binlerce insan belediyemize iş müracaatında bulunuyor. Burası Kadıköy, Bakırköy belediyesi değil. Şartlarımız belli, çapımız belli. Proje üretmek zorundayız.

ARAP YATIRIMCILARI İKNA ETTİK, YAPIMINA BAŞLIYORUZ.

Çevre Bakanından 3 bin 500 dönüm yer aldım. Yurt dışındaki Arapları yatırım konusunda ikna ettik. Zeytinlik yapıyoruz. Hedefimiz Pandemi süreci ortadan kalktıktan sonra dışarıdan yatırımcıyı ilçemize getirmek.

*Kuş bakışı baktığınız zaman ilçenin yeşil fakiri olduğunu görüyoruz. Bu konuda çalışmanız var mı ?

50 KİLOMETRE AĞAÇ DİKİYORUZ.

Evliya Çelebi ‘’Urfa’dan çıktım, Halep’e kadar ağaçların altında gittim’ demiş. O zamandan bu zamana su gelmiş, imkan var, ekin kardeşim! Ne duruyorsunuz ? Harekete geçtim. Şanlıurfa-Akçakale arası 25 kilometre gidiş, 25 kilometre geliş 50 kilometre ağaç dikiyorum. Bu yolun çehresi değişecek.

DOĞANIN İÇİNDE 5 YILDIZLI OTEL YAPACAĞIZ.

Koruklu 32 dönüm içerisinde bir alan. İçerisinde 80 yaşında ağaç var. Buranın doğasını bozmadan 5 yıldızlı otel yapacağım. Hem Harran’a, hem Akçakale’ye hizmet edecek.

BİR ANDA 500 PARK YAPACAĞIZ.

Fişenge mahallesinde DSİ’ye ait olan 100 dönümlük yer var. 50 yaşında çam ağacı var içerisinde. Burayı millet bahçesi yapıyoruz. Akçakale’deki parklar 200 metre karedir. Bu rakamı 100’e böldüğünüz zaman 500 parkı bir anda yapmış oluyoruz.

*Akçakale’de sosyal hayatın gelişmesi için projeniz var mı ?

‘’AFRİKA GİBİ SOKAKTA DÜĞÜN YAPIYORUZ’’

Akçakale 150 bin nüfusluk bir yer. Suriyelilerle birlikte 300 bin nüfuslu yerleşim yerinde bir tane düğün salonu yok. 2020 yılında Akçakale’de hala Afrika’daki gibi sokakta düğün yapıyoruz. Belediyenin yanı başında 50 dönümlük mesire alanı var. 4 milyon TL’ye ihale ettik. İçerisine düğün salonu koyduk. Büyükşehir ihalesini yapıyor. İnşallah halkımızın hizmetine açacağız. Demiryolları’ndan 20 tane vagon aldım. İlçemize vagon kafeler yapacağız.

*Vatandaşlar su fiyatlarının yüksek oluşundan şikayetçi?

‘’MUHALİF KESİME CEZALAR YAZILMIŞ’’

Bizim insanımızın kötü bir alışkanlığı var. 30 yıl bedava elektrik kullanmış, elektrik bedava olsun diyor. Suyun parası mı olur, bedava olsun diyor. Bunlar geri de kaldı. Her şeyin bir bedeli var. Hedefimiz insanımıza temiz su içirmek. Geçmişte çok cezalar yazıldı. Kaçak diye muhalif kesime cezalar yazılmış bunlar yanlıştır fakat şuan Türkiye’de en ucuz suyu Şanlıurfa kullanıyor.

*Her defasında dile getiriyoruz. Eğitim, eğitim eğitim. Bu konuda çalışmanız var mı ?

Türkiye’de eğitimin sonuncusu Şanlıurfa, Urfa’nın da sonuncusu Akçakale. 6 bin kontörcü ailem var. Bu suçu ortadan kaldırmamız lazım. Yüzde 30’u uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklara bulaşmış. İlçede eğitimde başarı seviyesinin yükselmesi için 200 kişilik dershane açtım. Şuan koronavirüs nedeniyle test dağıtıyor, TV üzerinden eğitime devam ediyoruz.

TOKİ 1000 KONUT YAPACAK.

İlçemizde kiralar pahalı Gelen öğretmen durmuyor. TOKİ çözümdür bu konuda. Gittim, görüştüm. 100 dönüm arsa tahsis ettim. 1000 konutluk alan açtım. Şimdiye kadar 300 müracaat geldi. Önümüzdeki ay inşaatı başlıyor. 1+1’lerin yarısını öğretmenlere vereceğim. Ucuza kalsın, uzun süre kalsın ki eğitimin seviyesi artsın, çocukların kaderi değişsin.

*Belediyeyi ne kadar borçla teslim aldınız ?

42 milyon TL borcumuz vardı. Her ay 750 bin TL taksitler ödeniyor kredilerden dolayı. Piyasaya borcumuz 30 milyon TL. 10 milyon TL’sini ödedik. Maalesef 8 tane haczimiz var. Paramız olunca geri kalanını da ödeyeceğiz.

AKÇAKALE'YE 20 AY SONRA DOĞALGAZ GELİYOR.

Doğalgaz sözünü aldık. Verdikleri süre olan 24 ayın 4 ayı geçti. 20 ay sonra Akçakale’ye doğalgaz geliyor. Bunun yanı sıra 5 megavat güneş enerjisi aldım. Akçakale güneş enerjisinden para kazanacak. EPKD ve DEDAŞ fiilen kullandığınızda para vereceğiz dediler. Güneş enerjisinin parasını Çevre Bakanlığı verecek. İşlemlerini bitirmeye çalışıyoruz. Belediye enerjiye para vermeyecek ve oradan para da kazanacak.

*Koronavirüsle mücadelede neler yaptınız ?

Türkiye’de ilk maske üretimine biz başladık. Atölyemizde 30 kadın arkadaşımız canla başla çalıştı. Günlük 4 bin maske ürettik. Ölümlü bir vakamız olmadı. Temizlik noktasında da sıkıntımız olmadı. Belediyeden tek kuruş harcamadan en büyük yardımı da biz yaptık. Bana yardımları nereden buldunuz dediler ? Sosyal medya da eleştirdiler. Londra’daki Hint Müslümanlarını buldum onlar yaptılar. Kuveyt, Suudi ve başka ülkelerden de kaynak buldum. TİM meclisi sadece 12 milyon TL yardım yaptı. Ben açık adres niye vereyim ? Diğer ilçelerde gidip isteyecekler. Kaynak bulduğum yeri niye paylaşayım. Gidip onlarda bulsunlar.

DÜNYANIN EN ZOR SİYASETİ ŞANLIURFA'DA

Dünyanın en zor siyaseti Şanlıurfa’da, Urfa’nın da en zor siyaseti Akçakale’dedir. Bu yapıyla ilgili bir durum.  Ciddi sıkıntılı bir yerdeyiz. Burayı memnun etmek çok zor. Bunun tarihi sebepleri var. İddia ediyorum, İstanbul’dan sonraki en büyük ödenekleri Şanlıurfa almıştır. Memleketin uçmuş olması lazım ama uçmadı. Bekliyorduk ki kargolar GAP havalimanından ihracat olarak havalansın. Var mı bir şey ? Yok. Urfalı sadece konuşuyor ‘Başkan ne yaptı, milletvekilleri ne yaptı? Diye. 404 sene Rakka’ya bağlı yaşadık. Orada aşiretler, feodalite var. İlkel bir zihniyet var. Bu ilkel zihniyetin okulundan mezun olduk. Urfa’nın türküsü bile var ‘’Ortaklık malı ne yapayım hepsi benim olaydı’’ diye. Müşterek iş yapmayalım demektir bu. Gaziantep ise Halep mezunu. Osmanlı Coğrafyası 25 milyon metre kare. Bunun en önemli iki şehri Halep ve İstanbul’dur. Halep’te müşterek iş yapma kabiliyeti var. Dünyaya medeni gözle bakmak var. Ticari zihniyet var. İki okulun farkı; Biri bedevi, diğeri medeni okuludur. Biraz da kendimizi sorgulayalım.

NEREDE UYUYUP, NEREDE UYANDIĞIMI BİLMİYORUM.

Pijamam arabada duruyor. 4 tane evim var. Nerede uyuyup uyandığımı bilmiyorum. Niye böyle davranıyorum biliyor musunuz ? Yarın sabah seçime gidiyoruz deseler, bu projeler yine kalacak. 1000 yıldır duruyor zaten. Bana bir şey olmaz. Ben Arda Turan’ım. Galatasaray’da oynayan bir futbolcuyum. Şimdi Akçakalespor’da oynuyorum. İstediğim golü atarım. Diğerlerinde Arda Turan yok. Olmaması da bir eksiklik değil bence. Seçimde yapılan her iş rüşvettir, şimdi yapılan hizmettir.

‘’BÜYÜKŞEHİR YASASI FELAKETİN TA KENDİSİDİR’’

Hizmetlerin eksikliği noktasında büyükşehir yasası felaketin ta kendisidir. 3 tane bakan geldi Şanlıurfa’ya. Üçüne de dedim içme suyu büyükşehirde, kanalizasyon büyükşehirde, yol büyükşehirde, park bahçeler büyükşehirde, mezarlık, itfaiye büyükşehirde. Bende ne var dedim ? Adım belediye başkanı. Ya yetkilerimizi kaynaklarımızı verin hizmet yapalım yoksa da bu şekilde başarı söz konusu değil.