(AA)

Vakfın Kocaeli Şubesi tarafından İzmit'te bir düğün salonunda düzenlenen programda konuşan Erbakan, konuşmasının başında Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere değindi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve başladıktan sonra ilk yurt dışı gezisini Suudi Arabistan'a yaptığını hatırlatan Erbakan, bu gezi sırasında Trump'ın Kral Selman ve Sisi'yle içinde ışık yanan bir kürenin üzerine ellerini koyarak poz verdiğini hatırlattı.

Erbakan, bu pozun büyük İsrail'in kurulması planları doğrultusunda İslam ülkelerini kullanmak manasına geldiğini vurgulayarak, "Trump, Suudi Arabistan gezisinde o kürenin manası olarak çok önemli bir laf etti. 'Bundan böyle biz radikal ideolojiyle mücadele edeceğiz.' dedi. Bu çok önemli bir laf." diye konuştu.

Trump'ın "Radikal ideoloji" sözüyle terör örgütlerini değil siyonizme karşı olan cihat şuuruna sahip Müslümanları kastettiğine dikkati çeken Erbakan, "Bu küreye ellerini koyduktan sonra Kuzey Irak'ta sözde bağımsız bir Kürdistan kuruldu. Birtakım aksaklıklar ve yol kazalarına uğramalarına rağmen bu son derece önemli adımı attılar. Bunun arkasından yapmak istedikleri Suriye'deki Kürt bölgesini, Güneydoğu'da Kürt kardeşlerimizin yaşadığı bölgenin Irak'taki Kürt bölgesiyle birleştirilmesi. Arkasından İran'daki Kürt kardeşlerimizin yaşadığı bölgenin koparılarak burayla birleştirilmesi ve böylece İsrail'in kuklası sözde bağımsız Kürdistan'ın kurularak arkasından bu kukla Kürdistan'ın da yutularak büyük İsrail hedefine ulaşılması. İşte ellerini koydukları kürenin manası budur." ifadelerini kullandı.

Erbakan, Trump'ın gezisinin ardından ABD'nin Suudi Arabistan'a 100 milyar dolarlık silah sattığına dikkati çekti. 

ABD'nin bu silahları, Suudi Arabistan'daki Müslümanların kendini daha iyi koruması, huzur, barış ve mutluluk içerisinde yaşamaları için satmadığını vurgulayan Erbakan, şöyle devam etti:

"Neden veriyor? Suudi Arabistan'ı, Türkiye'yi, Ürdün'ü, Mısır'ı Allah vermesin İran'la savaştırmak istiyor da onun için veriyor. Bu silahları sattı, arkasından sözde bağımsız Kürdistan'ın kurulması, arkasından şimdi Suudi Arabistan devleti içerisinde yürüttükleri operasyonlar. Suudi Arabistan'daki bu operasyonlar neden sürdürülüyor? Trump'ın sözleri doğrultusunda. 'Radikal ideolojiye izin vermeyeceğiz.' dedi ya, yani şuurlu Müslümanlığa, cihat şuuruna, siyonizmin kölesi olmaya karşı gelenlere karşı olarak bu operasyonları yürütüyorlar. Siyonizmin köleliğini reddeden, cihat şuuruna sahip, Müslümanların İslam Birliği'ni kurması gerektiğini, Ortadoğu'da büyük İsrail'in olmaması gerektiğine inanan ne kadar insan varsa bu insanların görevden alınması, hapse atılması operasyonu yürütülüyor."

- "Yeniden abdestimizi tazeleyeceğiz"

Büyük İsrail planlarına ve Trump'ın "Radikal ideolojiyle mücadele edeceğiz." sözüne karşı "Milli Görüşçüler" olarak eskisinden çok daha disiplinli, çok daha gayretli bir şekilde mücadele etmeleri gerektiğini aktaran Erbakan, bu kapsamda önce Türkiye'de "Milli Görüş"ü iktidara getirmeleri, arkasından da "Milli Görüş" zihniyetiyle yönetilen Türkiye'nin öncülüğünde İslam Birliği'ni kurmaları gerektiğini ifade etti.

Erbakan, "O siyonizmin kovboyu Trump'ın Sisi'yle birlikte ellerini üzerine koyduğu büyük İsrail küresi, onların kendi ellerinde patlayacak." dedi.

"Milli Görüşle yollarını ayırmış, Erbakan Hocamızla yollarını ayırmış, metalleri yorulmuş, boyaları dökülmüş olanlar artık bu millete daha fazla bir şey veremezler." diyen Erbakan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu söylediklerimizi gerçekleştirmek için Türkiye'de Milli Görüşün iktidar olması gerektiğini biliyoruz. Peki bu noktada ne yapacaksınız? Ne yapacağımızı 29 Ekim'de Ankara'da Büyük Gençlik Buluşması'nda ilan ettik. Biz de Erbakan Hocamızın partisi kapandığında yaptığı gibi yeniden abdestimizi tazeleyeceğiz, yeniden kollarımızı sıvayacağız, yeniden demir çarıklarımızı giyeceğiz, karış karış, köy köy Anadolu'yu gezeceğiz, milletimize gideceğiz ve milletimizden yeniden söz hakkımızı alacağız çünkü Milli Görüşün ve bizlerin artık insanlık için, İslam alemi için söyleyeceği çok sözler vardır, yapacağı çok işler vardır, atacağı çok büyük adımlar vardır."