Kamyonetin kasasına yapılan özel bölmeye gizlenerek Suriye'ye getirilen 6 kişilik Ömer ailesi, Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında terör örgütü DEAŞ'ten temizlenen Cerablus'a gelerek bir okula sığındı - Musul, DEAŞ yönetimine geçmeden önce öğretmenlik yapan Ömer: - "Çocuklarım sağlığına kavuşsun diye Türkiye'ye diye yola çıktık, bizi getiren adamın istediği parayı verebilmek için evimizde ne varsa sattık. Ama yine gurbette kaldık" Musul'da çocuklarının hastalıklarını tedavi ettirebilmek için çıkış yolu arayan Türkmen aile, İlyas Salman'ın oynadığı "Banker Bilo" filmini aratmayan yolculukla "Türkiye" diye çıktığı yolculukta soluğu Cerablus'ta aldı. Musul'da 15 yıl öğretmenlik yapan Gani Sait Ömer ve ailesinin hayatı, yaklaşık 1,5 yıl önce terör örgütü DEAŞ'ın Musul'a gelmesiyle değişmeye başladı. Terör örgütünün zulmü nedeniyle öğretmenlik yapamayan, 7 kişilik ailesinin geçimini çeşitli işlerde yevmiye karşılığı çalışarak karşılayan Ömer'in 5 çocuğunun 3'ünün boğazında 8 ay önce kitle oluşmaya başladı. Musul'daki sağlık hizmetlerinin yetersizliği nedeniyle çocuklarına şifa bulamayan Ömer, sağlık umuduyla yeni arayışlarına başladı. Bu sırada tanıştığı bir kişi, kendilerini Türkiye'ye götürebileceğini belirterek, bunun karşılığında kişi başı bin 750 dolar talep etti. Maddi imkansızlıklar nedeniyle evindeki eşyalarını satan Ömer, belirlenen ücreti temin edince ailesiyle Musul'dan ayrıldı. Anlaştığı kişinin getirdiği kamyonetin kasasında, "Türkiye'ye doğru yola çıkan" Ömer ailesi, İlyas Salman'ın oynadığı "Banker Bilo" filmini aratmayan yolculuk sonrası boş bir araziye bırakıldı. Türkiye'ye geldiklerini sanan aile, bir süre sonra Suriye'nin El-Bab kasabası yakınlarında olduklarını öğrenince dolandırıldıklarını anladı. Aile, 5 saat boyunca yürüyerek Fırat Kalkanı Harekatının simge kenti Cerablus'a sığındı. Burada boş bir okula yerleşen aile, çevredeki halk ve Cerablus Meclisi'nin getirdiği kilim ve birkaç battaniyeyle hayata tutunmaya çalışıyor. - "Çocuklarım sağlığına kavuşsun" Gani Sait Ömer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Halep kentine bağlı Cerablus ilçesine 2 gün önce geldiklerini belirterek, "Türkiye derken kendimizi Suriye'de bulduk. Ne yapacağımızı bilmiyoruz." dedi. Cerablus'a gelmelerindeki en büyük nedenin, Türk askerlerinin de desteğiyle bölgenin güvenli hale gelmesinin etkili olduğunu dile getiren Ömer, şöyle konuştu: "Çocuklarım sağlığına kavuşsun diye Türkiye'ye diye yola çıktık, bizi getiren adamın istediği parayı verebilmek için evimizde ne varsa sattık. Ama yine gurbette kaldık. Tek isteğim çocuklarımın sağlığına kavuşması. İnşallah Türkiye bize sahip çıkar ve çocuklarımız yeniden sağlıklı hale gelir." Çocuklarının boğazında nohut büyüklüğünde şişlikler oluştuğunu ifade eden Ömer, Musul civarında gittikleri doktorların çocukların ameliyat olması gerektiğini söylediğini aktardı. Cerablus'a gelmeden önce yaşadıklarının şaşkınlığını henüz üzerlerinden atamadıklarına değinen Ömer, "Bizi Türkiye'ye diye yola çıkardılar. Buraya nasıl geldik bilemiyoruz. Çünkü 5 gün süren bir yolculuğumuz vardı ve bu süre içerisinde hep kamyonet kasasındaydık. Hiçbir yeri görmedik. Evimizin tüm eşyalarını 'çocuklarımıza sağlık bulalım' diye sattık ama şimdi ne yapacağımızı bilemiyorum." diye konuştu.