Türk Hava Yolları (THY) tarafından Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin tanıtımı amacıyla Türkiye'ye getirilen, aralarında televizyon sunucusu, yapımcı ve sosyal medya temsilcileri de bulunan bir grup Çinli gazeteci, Şanlıurfa'nın Siverek ilçesindeki Takoran Vadisi'ni gezdi. Gaziantep, Mardin, Adıyaman ve Şanlıurfa'daki tarihi mekanları ziyaret eden gazeteciler, Adıyaman İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün davetlisi olarak saklı cennet olarak tanımlanan Takoran Vadisi'nde düzenlenen tekne turuna katıldı. Bölgedeki tarihi mekanlara ve doğal güzelliklere hayran kalan gazeteciler, tekne turunda halay çekip eğlendi. Adıyaman İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Ekinci, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanlığının son yıllarda Uzakdoğu pazarında önemli çalışmalara imza attığını söyledi. Uzakdoğu ülkelerinin bölgeye yoğun ilgi gösterdiğini belirten Ekinci, "Geçen yıl ve bir önceki yıl meydana gelen turizm krizinden sonra yeni pazar ihtiyacı ortaya çıktı. Yeni pazarlarda da en önemli pazar Uzakdoğu pazarları olarak karşımıza çıktı. Zaten onunla ilgili bu amacı gerçekleştirmek üzere de Türkiye'de bir turizm şurası yapıldı. Turizm Şurası'nda da keza bu kararlar teyit edildi ve tekrarlandı. Bunun üzerine Türkiye topyekun Uzakdoğu'da bir tanıtım hamlesine girdi." diye konuştu. Çin'den Hindistan'a, Kore'den Malezya, Endonezya gibi ülkelere uzanan bir turist portföyüne hitap etmeye başlandığını kaydeden Ekinci, "Bu kapsamda son dönemlerde Türkiye'de özellikle Güneydoğu'da, Anadolu'nun Mezopotamya'sında turizm hareketliliği görmeye başladık. Bugün de bu gruplardan Çinli bir grubu burada misafir ediyoruz." dedi. Ekinci, bölgeyi ziyaret eden turistlerin memnuniyetle ayrılması için her türlü gayreti sarf ettiklerini dile getirdi. - "Türk misafirperverliğine hayran kaldım" Guangdong Radio-Television (GRT) Muhabiri Vivian Ma, Nemrut Dağı'ndaki heykellerin dikkatini çektiğini belirterek, şöyle konuştu: "Nemrut Dağı'ndaki devasa heykellerin nasıl yapıldığı ve oraya nasıl götürüldüğü çok dikkatimi çekti. Bir de 2 bin yıl öncesine ait bir buzdolabı görmüştük gelirken, bir mağara görmüştük. O mağara beni çok cezbetti, çok ilginç yerlerdi. Bence burayla Çin zaten birbirine çok benziyor, çünkü burası çok tarihi bir yer, Çin de tarihi değerleri çok olan bir bölge fakat farklı bir kıtadayız, farklı bir yerdeyiz. Buradaki tarih ile oradaki tarih birbirinden farklı ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki burası çok cazip ve çok güzel tarihi bir kültüre sahip." Türk misafirperverliğinden etkilendiğini söyleyen Ma, "Özellikle Türk misafirperverliğini methetmeden geçemeyeceğim. Türkiye'de misafirperverlik beklentilerimin çok çok üstünde bir misafirperverlik duygusuyla karşılaştım. Türkiye dünyada çok popüler bir turizm destinasyonu olmasına rağmen bu kadar çok misafirperverlikle karşılaşabileceğimizi tahmin etmemiştim." ifadelerini kullandı. Avustralya vatandaşı Çin GRT program sunucusu Hazza Harding ise Çin'e döndüğünde programında Türkiye'yi anlatacağını söyleyerek, "Kişisel olarak bana sorarsanız gördüğüm kadarıyla Çin'den buraya gelen çok fazla bir ziyaretçi yok, ben Çin'e döndüğüm zaman kesinlikle buraya gelmelerini herkese tavsiye edeceğim. Çünkü burada doğayla baş başasınız, tabiatla iç içesiniz ve burada yalnız biz varız. Bu tabiatın içerisinde, bu doğanın içerisinde mükemmel bir yer, anlatılamaz ve harika bir yer." diye konuştu.