Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Olağan Genel Kurulunda konuştu.

Konuşmasına Babalar Günü'nü kutlayarak başlayan Erdoğan, "Bizim değerlerimizde Babalar Günü her gün, Anneler Günü de her gün. Ama bu maalesef dışarıdan ithal bir anlayış. Dışarıdan ithal bir anlayışla Anneler Günü'nün senede bir gün, Babalar Günü'nü de senede bir gün olarak takdim ediyorlar. Biz, 'her gün Babalar Günü her gün Anneler Günü' diyerek babalarımıza, annelerimize saygı duyduk, sevdik. Saymaya ve sevmeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

TİM'in 26. Genel Kurulunun Türkiye'ye, ekonomiye, ihracatçılara hayırlar getirmesini dileyen Erdoğan, ihracatın şampiyonları olarak ödül alacak olan firmaları ve iş insanlarını tebrik etti. 

Güçlü Türkiye, güçlü ekonomi, güçlü ihracat, güçlü insan kaynağı, güçlü alt yapı ve ihracat ekosistemi olarak ifade edilen 5-G vizyonu ile yürüttükleri çalışmalarla daima ihracatçıların yanında olduğunu ve olmayı da sürdüreceğini dile getiren Erdoğan, dün, Asya Güvenlik ve Ekonomik İşbirliği Toplantısı için Tacikistan'da toplantıya katılan tüm cumhurbaşkanlarıyla Türkiye ile ülkeleri arasındaki işbirliğinin daha nasıl geliştirilebileceğine ilişkin kararlar aldıklarını, süreci de ilgili bakanlarla birlikte başlattıklarını anlattı.

Küresel düzeyde Asya'nın şu anda önemli bir yer oluşturduğunu aktaran Erdoğan, "Asya, yüz ölçümü itibariyle baktığınızda devasa bir kıta. Bu kıtada Çin'in çok çok farklı bir yeri var. Artık Çin'in dünyada hangi konuma ulaştığını görüyorsunuz. Öbür tarafta Rusya'nın çok çok farklı bir konumu var, Hindistan aynı şekilde farklı bir konuma sahip. Bunların hepsiyle orada yaptığımız görüşmelerle birlikte geleceğe nasıl alt yapı oluştururuz, siz değerli ihracatçılarımız için nasıl bir akıncı rolünü oynarız, bunun adımlarını attık." diye konuştu.

"1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapan firma sayısı 10'dan 13'e çıktı"

Geçen yıl, 1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapan firma sayısının 10'dan 13'e çıktığını belirten Erdoğan, aynı şekilde 100 milyon dolar ve üzeri ihracat yapan firma sayısının da 145'ten 171'e yükseldiğini, ihracat yapan ilk bin firmanın ortalama çalışan sayısının, bir önceki yıl 704 iken, geçen yıl 781'e ulaştığını belirterek şöyle devam etti:

"Bir başka ifadeyle ihracatta ileri doğru atılan her adımın on binlerce, yüz binlerce istihdam olarak ülkemize katkısını görüyoruz. İhraç birim fiyatlarındaki olumlu yükseliş de sürüyor. Geçtiğimiz yıl ilk bin ihracatçımızın ülkemizin 50 şehrine yayılıyor olması, Türkiye'nin topyekün bir kalkınma içinde olduğunun da işaretidir. 2018 ihracatını 168 milyar dolar olarak kapatmıştık. Şimdi hedef büyüttük. Bu yıl mayıs ayı itibariyle ihracatımız 171,4 milyar dolara çıkmış bulunuyor. İhracattaki yükseliş olumlu ancak yetersiz. Bir an önce 200 milyar dolar sınırını geçmemiz gerekiyor. Size de bu yakışır, Türkiyemize bu yakışır."

Kurdaki yükseliş...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, döviz kurundaki yükselişin, finans sektörü gibi kimi alanlarda sıkıntıya yol açarken ihracatçılar için çok büyük imkanları beraberinde getirdiğine işaret ederek, aynı şekilde dövizdeki yükseliş sebebiyle ithalatın pahalı hale geldiğini de vurgulayarak, "Çünkü biz ithalata dayalı bir ihracatı prensip olarak kabul etmişiz. Adımlarımızı bu şekilde attık, bu şekilde atıyoruz. Çözeceğiz bunu." dedi.

İthalatın pahalı hale gelmesinin, pek çok ürünün içeride üretilmesi ve ihraç imkanlarının zorlanması yolunu açtığını ifade eden Erdoğan, "Nitekim nisan ayı itibariyle yıllık cari işlemler açığımız, 8,6 milyar dolara kadar gerilemiştir. Hatta altın hariç baktığımızda bu rakam, 2,6 milyar dolara kadar iniyor. Bu hesaptan altının yanında enerjiyi de çıkardığımız zaman son 12 aylık dönemde neredeyse 36 milyar dolar cari fazlamız ortaya çıkıyor. Doğrudan yabancı yatırımlar ise ülkemiz aleyhindeki tüm kampanyalara, bölgemizdeki tüm olumsuzluklara rağmen son 12 ayda 13 milyar doları buldu. Dünyada yatırımların gerilediği bir dönemde ulaştığımız bu rakamlar, Türkiye'nin hala cazibe merkezi olmayı sürdürdüğünü gösteriyor." değerlendirmesini yaptı.

"2023'te hedef 70 milyon turist"

Turizmde geçen yıl hareketli bir sezonun geride kaldığını, bu yıl da 50 milyon turist hedefinin yakalanacağına işaret eden çok güzel haberler aldıklarını ifade eden Erdoğan, "2023'te hedef 70 milyon turist ve 70 milyar dolar turizm geliri hedefi artık bizler için hayal olmaktan çıkmış, her geçen gün yaklaştığımız bir gerçeğe dönüşmüştür." dedi.

Dış finansman ihtiyacını azaltan bütün bu gelişmelerin en çok da ihracatçılar için avantaj sağladığını vurgulayan Erdoğan, ihracatçılardan bu imkanları en iyi şekilde değerlendirmesini beklediğini belirtti.

"Dik duruşumuzu, tutarlı duruşumuzu bozmayacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin, Çin'in ve Rusya'nın yaptığı gibi sürekli olarak örtülü veya açık devalüasyon ile parasının değerini aşağıda tutma şansı yoktur. Çünkü Türkiye, bu tür yollara başvuran ülkelerin aksine, dünya ekonomisiyle özellikle de Avrupa ile çok fazla iç içe girmiş, bütünleşmiş bir ülkedir. Bunun için attığımız adımları, serbest piyasa ekonomisi kuralları içinde yürütmemiz gerekiyor. İhracatımızın yarısından fazlasını yaptığımız ülkemize gelen uluslararası yatırımların büyük çoğunluğunda imzası olan AB ile siyasi ilişkilerimiz ne kadar dalgalı olursa olsun, ekonomi boyutunu sağlam tutmak zorundayız. Her ne kadar aynı Avrupa son dönemde ülkemize yönelik spekülatif kur ataklarına karşı sessiz kalmış olsa da biz, dik duruşumuzu, tutarlı duruşumuzu bozmayacağız. Hem Avrupa başta olmak üzere gelişmiş ülkeler de yürüttüğümüz ticaretin kurallarına uyacak hem de sürekli yeni pazarlar arayarak, mevcut pazarları genişleterek ihracatımızı arttıracağız."

Dışarıdaki ve onların taşeronluğunu yapan kimi kesimlerin, eskiden beri milletin ve iş dünyasının moralini bozmak için ellerinden geleni yaptığını bildiklerini ifade eden Erdoğan, "Hiç kimse yalan, çarpıtma, art niyet taşıyan bu tür haberlere itibar ederek ne yatırımını ertelesin ne de ticaretini büyütme konusunda tereddüde düşsün." dedi.

Girişimciler, iş insanları, sanayiciler, tüccarlar ve üreticilere seslenen Erdoğan, "Ülkenize güvenin, devletinize güvenin, geleceğinize güvenin, elinizdeki tüm imkanları yatırıma, üretime, istihdama, ihracata yöneltin. Böylece hem kendiniz kazanın hem de evlatlarınızın hayallerinin inşasına katkıda bulunun." diye konuştu.

Döviz satımlarına muafiyet

"Sanayi Sicil Belgesi sahipleri ve ihracatçı birlikleri üyelerine yapılan döviz satımlarına muafiyet getiriyoruz." dedi.

Erdoğan, "Artık ihracatçılarımız döviz alırken binde birlik kambiyo vergisi ödemeyecekler." ifadelerini kullanarak, "Böylece döviz spekülasyonlarını önlemek için aldığımız tedbirlerin ihracatçılarımızı etkilemesinin de önüne geçiyoruz." şeklinde konuştu.

"Biz hiçbir Suriyeliye maaş bağlamadık"

Erdoğan, "Biz hiçbir Suriyeliye maaş bağlamadık. Biz sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yetim, öksüz, fakir, fukaraya valiliklerimiz ve kaymakamlıklarımız vasıtasıyla maaş veriyoruz." dedi.

Doğu Akdeniz'deki Türk gemileri

Doğu Akdeniz'deki Türk gemileri ile ilgili de Erdoğan, "Birileri kaşını gözünü oynatırsa biz de bütün fırkateynlerimizle beraber, gerektiğinde uçaklarımızla, hemen o gemilerimizin yanında yerimizi alıyoruz ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz." şeklinde konuştu.

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Talimat vermişler, tutuklatacaklarmış o gemilerdeki personeli, avucunuzu yalarsınız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz kendi çıkarımız için olup bitenleri seyretmeyi değil, ülkemiz ve milletimiz için mücadele yolunu seçtik." ifadelerini kullandı.

"Terör örgütleri niçin 'Biz filancanın yanındayız' diyerek öne çıkıyorlar?"

Erdoğan, "Acaba bu terör örgütleri niçin İstanbul'daki bu seçimi bu kadar masaya yatırarak, 'Biz filancanın yanındayız' diyerek öne çıkıyorlar?" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Demokrasiye ve hukuka saygısı olan herkesin pazar günkü seçimin sonucuna rıza göstermesi, teslim olması şarttır." dedi.