<strong>Kadınca Dergisinden Oya Demirtok, Şanlıurfa Bağımsız Milletvekili adayı Fatih Mehmet Bucak ile röpörtaj yaptı. Bucak hakkında merak edilenleri sordu, dobra dobra yanıtlar aldı. Fatih Bucak ile ilgili merak edilenler bu röpörtajda...</strong> İşte o röpörtaj; Urfa’nın uçsuz bucaksız Harran ovasının delice esen rüzgarında savrularak, Havva ile Adem’in ilk buluştuğu aşk tepesi Göbekli Tepe’de tarihe dokunmanın hazzıyla çıktık yola… Hırçınlığına türküler yakılan Fırat nehrinin kıyılarında, ilçenin tam ortasında tüm görkemiyle çirkin kral Yılmaz Güney’in devasa heykeliyle sanata, vefaya, dostluğa, savaşa, barışa selam çakan ‘Siverek’teyim… Sizleri, 15 yıl gecikmiş bir röportajla ilginç ve değerli biriyle buluşturacağım. <strong>Bir Ağa, Meclis Yolunda Bir dünya Adamı, Ağaların Ağası, Adam gibi Adam;</strong> <strong>FATİH BUCAK</strong> 200 yıllık bir aşiretin çocuğu, İstanbul’da İstanbul Türkçesini, doğduğu topraklarda Kürtçe, Zazacayı, yurt dışında İngilizcesiyle espirisi, fıkrasıyla kendine hayran bırakacak kadar iyi konuşan…Arabasında Emma Shapplin dinleyip, sıra gecelerinde yöre türkülerine eşlik eden. Ahmet Kaya’dan, İbrahim Tatlıses’e Uğur Yücel’den Şerif Gören’e Tanju Çolak’tan Sergene her kesimden dostluklarıyla şaşırtan… Bazen Nazım’dan şiirler okuyan bir devrimci, bazen silahlarla savaşlarla anılan bir milliyetçi… Adaletiyle, sevecenliği ile dostuna bir mücevher, düşmanına keskin bir kılıç… Bilgisi, kültürü, geleneği ile, aşiretinden ağa, babasından, atasından siyasetçi Fatih Bucak. Siyaset yarışında da siyaset üstü bir kimlik olarak bu kez meclis yolunda. Urfa’dan bağımsız milletvekili adayı… Düşmanlarının bile ağaların ağası diye tanımladığı bu güler yüzlü küçük dev adamın en büyük destekçisi ise hanım ağalığına zarafetle, şıklığı harmanlamış asil bir kadın, annesi Zeynep Bucak… Fatih Bucak, adeta tek başına bir parti… Annesi ve ailenin kadınları ise kadın kolları… Bucaklar evlerini, yüreklerini açmış hemşerileriyle dolup boşalıyor. Köylerden, aşiretlerden destek verenler çığ gibi büyüyor. Safiye Soyman, Faik Öztürk, İzzet Yıldızhan, Alişan, Altay seçim bürolarının açılışlarında onlara destek veriyor. Ve bu destekle ana oğul omuz omuza, adım adım meclise yürüyor. Kan davalarını durduran, yöresinden, toprağından kopmayan, yeni dünya düzenine inanan, Urfa’ya <strong>“SEN İSTE EMRİN OLUR”</strong> sloganıyla seslenen Fatih Bucak’la 15 yıllık dostluğumuzda ilk kez kabul ettiği bu röportaja, anne Zeynep Bucak’ın siyasi her tartışmaya nokta koyacak sözüyle başlamak isterim… <strong>“SAVAŞIN GÜZELİ, BARIŞIN ÇİRKİNİ OLMAZ”</strong> <strong>200 yıllık bir aşiretin üyesi olmak, ağaların ağası diye anılmak nasıl bir sorumluluk, nasıl bir duygu?</strong> Tabii ki çok teşekkür ederim. İnsanların böyle ağaların ağası diye sıfat takmasına ama ben ağaların ağası değilim.Biz aşiretin üyelerinden biriyiz, babam ağaydı, amcam ağaydı, dedem ağaydı dolaysıyla bizlerde ağayız, ağalık böyle silsile mevki makam gibi geçiyor. Bucakların,150 yılık kısmı Siverek bunun daha evveliyatı 300 sene olan bir şey, Diyarbakır’dan Siverek’e giriş kısmı var ki; daha uzun meşakkatli bir dönem dolasıyla bu bölgeye yerleşmemiz, girişimiz 150-200 yılık bir mesafe. Aşiret nedir? Aynı kan bağından gelen insanların nüfus oranı olarak fazlaca olmasıdır. Sorumlulukları da var elbet. <strong>Yurt dışında okuduğunu, iki üniversite bitirdiğini biliyorum. üstelik Urfa bağımsız milletvekili olarak siyasete giriyorsun?</strong> İçin de bulunduğumuz aile yapısına göre herkes çocuğunun iyi bir eğitim almasının iyi yerde olmasını ister. Farz-ı misal ben bir doktor olsaydım da bölgemi, bölgemdeki insanları tercih ederdim. Urfa’ da ki eğitim şartları bir yabancı dil, bir üniversite için dışarıya gitmek zorundasın. Kaldı ki, babam milletvekili olunca Ankara’ya taşınmak zorunda kaldık ve ana okul orta okul lise üniversite Ankara’ da geçti. Aile için de tek eğitimli ben değilim. Ailede herkes eğitimli, en küçük benim benden büyük amcalarım Ömer Bucaklar, Erel Orallar Yüksel Orallar hepsi akademik kariyer yapmış insanlar yaşça benden 20-35 yaş büyük amcalarım. <strong>İstanbul’da, Ankara’da her camiada çok sevilen, entelektüel, esprili kişiliği ile tanınıyorsun. Niçin oralarda başka bir meslek yapmayıp Siverek’te çiftçilik yapıyorsun?</strong> İnsan annesini babasını seçemez ama arkadaşını seçer böyle bir arkadaş ortamını solumaktan çok mutluyum. Fakat bu çevreyi yapmamın sebebi, ailemizin bizi iyi bir eğitim almak için Ankara’ da, İstanbul’ da bulundurmasından. Biz oralarda okuduk ama memleketimiz den uzak kalmadık. Biz hem şehirli hem de köylü olmayı başardık. Bunları bir potada eritip sentezlemeyi başardık bir bütün olduk. Bütün malı satıp Paris’e, İtalya’ya ABD’ye yerleşebilir, ömrümün sonuna kadar yaşayabilirdim. Ama bu bir kaçış yoludur Mühim olan burada akrabalarınla birlikte yaşayıp, onların acılarına ortak olmak yardım etmek. Kendi insanına iş kapısı açmak. <strong>İşte ağa olmanın sorumluluğu da tam burada devreye giriyor galiba ?</strong> Sorumluluklar var tabii ki. Ben ayrılamadım, ayrılmam. Rahmetli babam için, dağdaki çobanla her Bucak aynıydı, babamızın bütün serveti Bucak’ın dağdaki insanlarıydı. Biz de babamızın yolundan gidiyoruz. <strong>Bucak aşireti denilince seveniniz kadar düşmanınız da var. Güney-Doğu nunun PKK ile savaşan aşiretisiniz.?</strong> Peygamber efendimizin döneminden beri kan davası kalkmıştır düşmanlarımızın bazıları siyasi fikri ya da arazi yüzünden olabiliyor. Bazıları ise kişisel hırstan düşman oluyor en yakın örneği PKK ile olan çatışmadır tabi ki bize saldırı yapıldığın da elimiz kolumuz armut toplamayacak. Biz de karşılığını vermek zorundayız. Kendimizi savunmak zorundayız. <strong>Tansu Çiller döneminde koruculuk başladığın da size bu görev devlet tarafından verildi. PKK ile siz savaştınız diye biliyoruz ?</strong> 1979 yılında PKK bizi hedef aldığında, olaylar başladığında Tansu Çiller Amerika’da öğrenci. Ne Sedat abimizin ne Tansu Çiller’in bu olaylarda bir suçu yok. <strong>PKK neden sizi hedef seçti?</strong> Bizi düşman seçmesin de en büyük sebep bölgenin en güçlü ailesi olarak görüyordu. Babam iktidar partisinin milletvekiliydi. Biz bunlarla terörist bir örgüt diye savaşmadık sadece bunlar bizi hedef gördüğü için biz savunma mekanizması ile kendimizi koruduk meşru müdafa hakkımızı kulandık. <strong>Bu durumda, mesele Kürtlük Türklük meselesi değildi...?</strong> Etnik köken olarak Zaza’yım annem Kürt babam Zaza. Kürt ve Türk gündemde fakat küçümsenemeyecek düzeyde Zaza, Arap var tabi ki aşırı milliyetçiliğin her türlüsüne karşıyız aslımızı inkar etmek de olmaz biz Zaza’yız diyoruz ama binlerce arkadaşımız Laz, Çerkez ve Gürcü’dür burada tek ortak noktamız Müslümanlıktır. Gidersiniz bakarsınız Kabe’nin etrafına Etiyopyalısı, Afrikalısı, ABD lisi tek ortak noktaları Müslümanlıktır. Dilleri, renkleri farklıdır tek ortak noktaları Müslümanlıktır dinleridir. <strong>Sence Güney-Doğu da yaşanan bu ayırımcılık bölücülük siyasetin bir parçası mı?</strong> Herkesin kendi adı ve toprağı olması taraftarıyım ama başka bir ülkeyi bölmekte bölücülük olur Amerikan emperyalizmini inkar etmem imkansızdır eşyanın tabiatına aykırı olur. Kimse Türkiye’nin bölünmesinden yana değil. Biz bölücülerle savaştık biz Kürtler ve Türkler haçlı seferlerin den gelenlerle, acem den gelenlerle birlikte savaştık. <strong>Bölgede bu kadar partiler rekabeti varken neden bağımsız aday olmayı seçtin?</strong> Bucak isminden korkup çekinen partiler var.1993 de kahraman bir aile olarak ilan edildik. Susurluk sürecinden sonra bütün iftiralar üstümüze atıldı. Bağımsız olmak istedim. <strong>Bir partiden aday olsan hangi partiden aday olmak isterdin ?</strong> Demokrat bir ağa olarak, partilerin hiç biri tam olarak fikirlerime uymaz. Şu an bağımsızım. <strong>HDP nin çıkışını nasıl buluyorsun?</strong> Toplumun yadsınamaz bir gerçeği, bir oy kitlesi var. Mozaiğin içinde olması gereken bir parti. Başka seslerin olması demokrasinin geleneğindendir. Renklilik güzeldir ama tehlikeli bir boyut da var. Ortak noktaları ne dindir nede başka bir şey Kürtcülüktür. Bu da faşizan bir milliyetçilikdir. Kürt milliyetçiliği yapıyorlar. 1914 Avusturya Macaristan imparatorluğunun dağılmasından sonra, Avrupa’ da çıkan milliyetçilik akımlarında dünya bazında kimse fayda görmemiştir. En kötü örneklerden biri Nazizim ve Adolf Hitlerdir. <strong>Urfa’da, Siverek’te kiminle konuşsam 7 den 70 e Bucakları seven, sevmeyen ‘Fatih ağa başkadır’ diyor bunun sırrı nedir?</strong> Sosyal demokrat davrandığım için, Sezar’ın hakkı Sezar’a, haksızlıklara karşı susan, komşusu açken tok yatan benim ümmetimden değildir. Bu dünya görüşünü kendimizi aşina etiğimiz için ayrıcalığımız buradan geliyor. bu terbiye ve eğitimi okulumuzdan önce anne ve babamızdan öğreniriz en esası Kuranı-Kerimden öğreniriz. Bu yaşam tarzımız, bu da peygamber efendimizin sosyal adaletinden geliyor bu kadar sevilmemizin sebebi din ırk gözetmeden sevmemiz. Haksız kardeşim de olsa haklı karşı taraf ise haksız olan kardeşime gereken cezayı verdiğim için bu kadar sevilirim adaletli olduğum içindir. <strong>Bu sevgi seliyle meclis yolundasın seçilirsen neler yapacaksın ?</strong> Şunu bilir, şunu söylerim; biz insanlara hizmet için orada olacağız. Bu siyasi erliğin verdiği bir güçtür, halkın çıkar ve menfaatleri doğrultusun da kullanmak zorundayız. Sosyal demokrat ve kibirden uzak, doğal, halkın insanı olmak dünya görüşümdür. At ölür meydan kalır yiğit ölür namı kalır. İnşallah biz de öldüğümüzde namımız kalır. <strong>Annen Zeynep Bucak babandan dolayı siyaset tecrübesi var. Senin için güçlü bir kadın kolları oluşturmuş. Bu konu da da çok şanslısın. ?</strong> Evet. Annem benim kadın kolu başkanım gibi çalışıyor bölge de bir çok insana yardım ediyor. Annemin de burada sevgisi saygısı çok. Annem de, bu bölgenin karekteristik özeliklerini üzerinde topluyor çünkü ; O da dağ başında unutulmuş küçük bir aşiret kızıdır. Annem de Kürt’tür bu bölgenin özeliklerini taşır. Annem hiç bir zaman batılı olmadı biz bir nevi batıda büyüdük ama annem öz ve öz buranın insanıdır o yönden de olabilecek en iyi kadınlar kolu başkanımdır. <strong>Burada düzenlenen bir panelle Siverek kadınlarıyla sohbet imkanım oldu. Çok sorunları var. Kadınlar için neler söyleyeceksin.?</strong> İnsanlar doğru bildiğinin peşinden giderler. Atası olsun, dedesi olsun onun yaptığını takip ederler. Bizim de atamız, dedemiz, liderimiz, HZ MUHAMED dir. Ondan önce kız çocukları diri diri toprağa gömülüyordu. Peygamber efendimizden sonra kız çocuklarının ne kadar değerli olduğunun, sevilmesi gerekildiğinin bilincine varıldı. Bu bir devrimdir. Biz de onun adımların dan gidiyoruz. Bu gün kız çocukları evladımız, yarın yârimiz, sevdiğimiz, annemiz sonra ananemiz olur ki her zaman cennet annelerin ayağının altındadır. Dolasıyla kadınlarımız baş tacı edilmeli böyle tartışmaya gerek bile yok. Kadınlarımıza sorun yaşatmamamız gerekir. <strong>(Fatih Bucak, kızı Simirna Bucak ile birlikte)</strong> <strong>Bekar bir ağasın, ağaların bekarlığı nereye kadar?</strong> Evlilik nasip kısmettir. bu gün hiç evlenmeden vefat eden alimler evliyalar var Allaha çok şükür ben bir evlilik geçirdim. 21 yaşında kızım var. <strong>Geleneklerinize göre sen bir ağasın ve soy adını yürütmen lazım değil mi?</strong> Rabbim sağlıklı evlat versin. Bu gün Peygamber efendimizin soyu Hz Fatma’dan yürüyordur mesela; çok sevdiğim bir kadının çocuğu olmuyor diye onu asla bırakmazdım takdiri ilahi. Öyle bir kaygım tasam yok ben öyle erkek evladım olsun mirasım kalsın diye düşünmem önemli olan sağlıklı olması. Zaten erkek kardeşimin iki erkek evladı var. Ben kız çocuk babasıyım. Kızım 10 erkek çocuğuna bedel. Dünya bir yana kızım bir yana Doğunun cefakar kadınları adına bu sözlerin içimize su serpti. Doğduğu topraklarda yoğrulmuş, modern dünyaya inancıyla, adaleti, tevazusu ile mecliste Urfa’nın, Siverek’in gür sesi , parlayan ışığı olacağına inancım sonsuz. <strong>Oya Demirtok (Kadınca)</strong>