Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, "Bağımsız Filistin Devleti kurulmadıktan sonra bölgede barışın olması mümkün değil. Bunu İsrail'in ve onu destekleyen ülkelerin, yapıların biran önce anlaması ve adil uygulanabilir, sürdürülebilir kalıcı bir barışın sağlanması, bölgenin geleceği ve esenliği açısından olmazsa olmaz." dedi. Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Kars'a gelen Işık, Valiliği ziyaret ederek, Şeref Defteri'ni imzaladı. Işık, Vali Rahmi Doğan'dan çalışmalar hakkında bilgi aldıktan sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, liderlerin dün İstanbul'daki İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi'nde buluştuğunu hatırlattı. Liderlerin toplanmasının temel gerekçesinin, ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkesinin büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşıma kararı olduğunu aktaran Işık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu, bölgedeki bütün dengeleri değiştirebilecek, bölgeyi tekrar bir ateş çemberine, uzun süreli sıkıntıya, kaosa, kargaşaya sürükleyebilecek bir karar. Bu kararın alınmaması için başta Türkiye olmak üzere pek çok uyarı yapıldı. Ancak ABD'nin içindeki iç politik gelişmeler ve bunun yansımaları zannediyorum Trump'un böyle bir karar almasına sebep oldu. Orada da aslında sağduyu, Amerikan sağduyusu bu kararın alınmaması yönündeydi. Trump'a bu yönde çağrılar da oldu. Dünyada da aslında pek çok sağduyulu çağrı oldu. Böyle bir kararın alınmamasını, bunun bölgenin barışına asla hizmet etmeyeceğini bölgede zaten kırılgan olan bir süreci iyice bozacağını, ciddi bir sıkıntı yaşanacağını pek çok lider ve ülke aslında ifade etti." - "İstanbul'daki zirve dünyada yankı buldu" Işık, Kudüs konusunda en net ifadenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından dile getirildiğini belirterek, Trump'un her şeye rağmen hiç kimseyi dinlemeden böyle bir kararı alıp kamuoyuyla paylaştığına işaret etti. Trump'un bu kararının hükümsüz kılınması için Türkiye'nin harekete geçtiğini anlatan Işık, "Bunu da yapabilecek en güçlü örgüt, İİT idi. Dönem başkanı sıfatıyla Sayın Cumhurbaşkanımız bütün İİT üyesi ülkelere çağrı yaptı. Dün de İstanbul'da fevkalade başarılı önemli bir zirve gerçekleşti. Oradaki çağrı da bütün dünyada yankı buldu. Bütün İslam ülkelerinin, hatta bütün dünyanın Doğu Kudüs'ü, bağımsız Filistin Devleti'nin başkenti olarak tanıma çağrısı... Zaten Türkiye'nin Filistin'i bağımsız devlet olarak tanıdığını ve Türkiye'nin Filistin Büyükelçiliğinin de Kudüs'te olduğunu biliyorsunuz." diye konuştu. - "Bağımsız bir Filistin Devleti kurulmadıkça bölgede barış mümkün değil" Bütün İslam ülkelerine ve dünyaya yapılan çağrının, dünkü toplantıyı tarihi zirve yaptığını vurgulayan Işık, İsrail'in mütecaviz, haksız, Filistin üzerindeki baskılarını, zulümlerini kesinlikle sona erdirmesi gerektiğinin altını çizdi. Fikri Işık, "Bağımsız Filistin Devleti kurulmadıktan sonra bölgede barışın olması mümkün değil. Bunu İsrail'in ve onu destekleyen ülkelerin, yapıların biran önce anlaması ve adil uygulanabilir, sürdürülebilir kalıcı bir barışın sağlanması, bölgenin geleceği ve esenliği açısından olmazsa olmaz. Dünkü zirve bu konuda atılmış önemli bir adımdı. İnşallah bu adımlar sonuçlarını verir. Bölgede barış ve huzur kalıcı olarak tesis edilmiş olur." ifadelerini kullandı. - "Müslüman ülkeler bir olsaydı bugünkü sorunlar olmazdı" Tüm dünyadan Kudüs konusunda en üst seviyede tavır ortaya koymasını isteyen Işık, Latin Amerika ülkelerinde ciddi bir Filistin hassasiyetinin bulunduğuna dikkati çekti. Latin Amerika'ya gittiğinde onların Filistin hassasiyetini gördüğünü aktaran Başbakan Yardımcısı Işık, şunları kaydetti: "Yani eğer bazı İslam ülkeleri Latin Amerika ülkeleri kadar bu konuya hassasiyet göstermezse, yarın bunun izahını yapma imkanı olmaz. Dolayısıyla bizim arzumuz ve beklentimiz günlük siyasi çekişmelerin veya tartışmaların dışına çıkıp, bu davanın bölgenin huzuru ve barışı için çok kritik bir dava olduğunu bilerek, bu davaya bölge barışı ve tüm dünyanın huzuru ve esenliği açısından yaklaşılması. Bu noktada Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu tavrın tüm ülkelerce de gösterilmesi durumunda ben inanıyorum ki İsrail kendini bu kadar güçlü hissedemez, İsrail'e destek veren güçler ve yapılar kendilerini bu kadar güçlü hissedemez. Başımıza gelen pek çok sıkıntı ve sorun aslında İslam dünyasının birlik olamamasından kaynaklanıyor. Sorunlar Müslüman ülkeleri kendi önceliklerini bir kenara koyup, ortak bir zeminde, ortak paydada buluşamamasından kaynaklanıyor. Eğer Müslüman ülkeler birlik ve beraberlik olsa bugün Müslüman ülkelerin yaşadığı sorunların büyük bir kısmı ya hiç yaşanmaz ya da kolay çözümler üretilecek sorunlar haline gelir." Başbakan Yardımcısı Işık, daha sonra kaymakamlar ve güvenlik güçleriyle "Güvenlik Toplantısı" gerçekleştirdi, kanaat önderleriyle bir araya geldi. Toplantılar, basına kapalı gerçekleşti.