MARDİN (AA) - Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Ümmetin bu izzetli evlatlarını terörist olarak nitelendirenler er veya geç ümmetin ve insanlığın vicdanında mahkum olacaktır. Bunun çok uzun sürmeyeceğini düşünüyorum." dedi.

Yapıcıoğlu, Kızıltepe ilçesindeki bir düğün salonunda partisince düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada, Allah'ın Müslümanları kardeş ilan ettiğini belirterek, "Zulüm her şartta kim tarafından yapılırsa yapılsın ve kime yapılırsa yapılsın, haram kılınmıştır. Allah bizi kardeş ilan etmiş. Kardeşliğe ve huzura her zamankinden daha fazla muhtaç durumdayız. Eğer biz kardeşlik istiyorsak, bunun sadece edebiyatını yapmaktan vazgeçeceğiz." ifadesini kullandı.

Yapıcıoğlu, "Kardeşliğin hukukunu yerine getireceğiz. Yani birbirimize adaletle davranmayı, birbirimizin haklarını gözetleyebilirsek o zaman kardeşçe bir arada yaşayabiliriz." diye konuştu.

Katar'ın terör örgütleri listesine alınmasını Mısır darbesinin devamı olarak gördüğünü anlatan Yapıcıoğlu, şunları söyledi:

"Mısır'daki darbeden sonra Sisi cuntası Müslüman kardeşleri onun bir anlamdaki kolu olan Hamas'ı, İslam Alimler Birliği'nin başındaki Yusuf El Karadavi'yi terör listesinde almışlardı. Şu an başını Suudi Arabistan'ın çektiği ve Mısır'ın destek verdiği diğer bir kısım körfez ülkeleri ile yeniden bu listelerin terör örgütleri olarak kabul edilmesi ve Katar'ın da bu listedekilerine destek vermesinden dolayı terör örgütleri listesine alınması Mısır'ın, Sisi cuntasının almış olduğu bir kararın devam olarak değerlendirmek mümkün."

Kararların arkasında emperyalist devletlerin bulunduğunu vurgulayan Yapıcıoğlu, bu kararların tamamen siyasi olduğunu bildirdi.

Tarihin hiçbir döneminde Kudüs ve Filistin topraklarını siyonist işgalden kurtarmak için çaba içerisinde olan insalara bu kadar açıktan saldırılmadığını kaydeden Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:

"Ümmetin bu izzetli evlatlarını terörist olarak nitelendirenler er veya geç ümmetin ve insanlığın vicdanında mahkum olacaktır. Bunun çok uzun sürmeyeceğini düşünüyorum. Bunlar aslından kendi meşruiyetlerini sorgulanır hale getirmişlerdir."