Farklı boyutu, aroması ve uzun raf ömrü nedeniyle büyük rağbet gören Yayladağı çileği, yerli halkın yanı sıra Suriye'deki iç savaş nedeniyle Türkiye'ye sığınan Türkmenler için de gelir kapısı oldu. Yaklaşık 6 ay önce Yayladağı Kaymakamlığınca tahsis edilen ve çilek ekimi yapılan toplam 130 dekarlık alanda tarım yapan 43 Türkmen aile, emeklerinin ilk meyvesini aldı. Çoluk çocuk sabahın ilk ışıklarıyla bahçelere giden aileler, topladıkları çilekleri satarak ilk kazançlarını elde etti. Yayladağı Kaymakamı Ömer Faruk Yüce, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçe çiftçisi için yeni bir gelir kaynağı olan çilek üretimini, misafir ettikleri Suriye'den gelen Türkmenler için de projelendirdiklerini kaydetti. İlk etapta 130 dekarlık alanda uygulamaya başlanılan projede 43 Türkmen ailenin 3'er dekarlık alanda çilek üretimi yaptığını belirten Yüce, şöyle devam etti: "Bu sayede, ülkelerinde her şeylerini geride bırakıp gelen bu insanlara tarımsal alandaki becerilerini gösterme fırsatı vermiş olduk. Onları toprakla buluşturarak, sosyal ve kültürel alanda rehabilite edilmelerine katkı sağlandığını gördük. Onlar artık tüketen değil, üreten bireyler haline geldiler. Yayladağı çileği yıldızı parlayan ve markalaşma yolunda hızla ilerleyen bir ürün. İlk satışlarımızı yaptık. 400 ton ürün çıkartmayı hedefliyoruz. Şu anda Yayladağı çileğini, çileğin merkezi olarak bilinen Mersin pazarına bile gönderiyoruz. Türkiye'nin çeşitli illerinden ve hatta yurt dışından bile talep var." İlçeye ön soğutmalı soğuk hava deposu da kazandırdıklarını aktaran Ömer Faruk Yüce, önümüzdeki yıl çilek projesini geliştirip, daha fazla insanın faydalanmasını sağlayacaklarını da ifade etti.