Son günlerde bazı duyumlar aldıklarını ve neler olacağını tam olarak anlayamadıklarını belirten Şanlıurfalı pamuk çiftçileri, başarılı bir tarımsal üretimin sırrının tohumun genetik yapısında kodlanmış olduğunu bildiklerini ve bu konuda alınacak yanlış bir kararın kendilerini mağdur edeceklerini, zaten kendilerinin de tek düşüncelerinin kaliteli tohum ile en iyi verimi alabilmek olduğunu belirtiyorlar. Çiftçilerimizin üretimde herhangi bir riske girmeleri söz konusu olmamalı Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Anabilim dalında pamukla ilgili doktora yapan ve çiftçilikle uğraşarak yeni buluşlara da imza atan Ziraat Yüksek Mühendisi Ömer Hacıkamiloğlu, pamuk çiftçisinin tohum konusunda alınacak yanlış bir kararın kendilerini mağdur edeceklerinden korktuklarını belirterek “Başarılı bir tarımsal üretimin sırrı tohumun genetik yapısında kodlanmıştır, verim kapasitesi buna bağlıdır. Girdi maliyetlerinin oldukça yükseldiği bu yıl, çiftçilerimizin üretimde herhangi bir riske girmeleri söz konusu olmamalı. Uzun yıllardan beri yetiştirdiği pamuk çeşidinin kalite özellikleri belli, hastalık ve zararlılar konusunda genetik dayanıklılığı olan, yetişme şartlarını, bitkinin ne zaman neye ihtiyacı olduğunu bildiği ve uzun yıllar verim ortalamasından memnun olduğu pamuk tohum çeşidinin ekilmesi çiftçimiz, tekstil sektörümüz ve ülkemiz için ekonomik risk oluşturmayacaktır. Türkiye genelinde Pamuk çiftçisi, İplik ve Dokuma Sanayii, kısaca Tekstil Sektörü ve ülke ekonomimiz riske atılmasın” dedi. Yanlış karar alınırsa, faturası hepimiz için çok ağır olabilir “Belli prosedürler uğruna, birilerine faydalı olma mantığına bu kadar çiftçi bu kadar üretim geri dönüşü olmayan bir yıl heba edilemez” diyen Ziraat Yüksek Mühendisi Ömer Hacıkamiloğlu, “Rakamlarla ifade etmek gerekirse; Türkiye ihracatına tekstil sektörünün etkisi ile oluşan yaklaşık 30 milyar doları ve bu kadar çiftçinin emeği ile kendi hegemonyası uğruna kim oynamaya kalkarsa, kısaca alınacak yanlış bir kararın faturası hepimiz için çok ağır olabilir” diye konuştu. Ekonomik pişmanlık yaşamayalım Ziraat Yüksek Mühendisi Ömer Hacıkamiloğlu, açıklamarına şöyle devam etti; “Endüstriyel öneme sahip katma değerli sektör oluşturan Pamuk bitkisi en sıcak şartlarda ve en özenli bakımla tamamen çiftçinin alin teri ile meydana gelen ekiminden hasadına kadar hassas şartları uygulanan bir bitki olduğundan; daha önce yetiştirdiğimiz, yetişme şartlarını bildiğimiz hastalıklara dayanıklılık konusunda kendisini ispatlamış, kalite özellikleri çiftçi ve sanayici bakımından bilinen ve aranan özellikleri içeren tohumlarımıza sağlıklı bir şekilde ulaşım sağlayabilmek için, ekime 10 -15 günün kaldığı bu günlerde varsa bir sorun hızlı bir şekilde çözülmelidir. Çiftçi seçme şansının olduğu pamuk çeşidi tohumu ile bir an önce buluşturulmalıdır. Aksi takdirde Türkiye Pamuk tarımında büyük bir sansasyonel olay ile karşı karşıya kalacak çiftçi, sanayici, tekstil sektörü ve Ülke telafi edileme imkanı olmayan bir zarara girecektir. Tarım Bakanlığının sorunun çözümünde çok geç kaldığı ve sorunu çiftçi lehine çözmediği takdirde, çiftçinin merdiven altı tohumculuğa iletileceği, desteklemeden mahrum kalacağı, çiftçinin ve ülke ekonomisinin büyük kayıplar vereceğini önemle belirtirken, bu konuda; siyasetçi, yönetici, bürokrat ve çiftçi elinden geleni yapmalı, sesini duyurmalı ki, bir yıl sonra kayıp edilmiş ekonomik pişmanlık yaşamayalım.”