Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde doğal kaynak suyuyla yetiştirilen, rengi, aroması ve lezzetiyle bölge halkının damak tadına hitap eden tescilli Karacadağ pirincinin tarladan sofraya ulaşma serüveni belgesel haline getirildi.

Yapımcılığını ve yönetmenliğini Sedat Kıran'ın yaptığı, çekimleri yaklaşık 6 ay süren 50 dakikalık "Mirkut" adlı belgesel filmi izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor.

- "Bu renkli kültür geleneğini belgelemek istedim"

Yapımcı ve yönetmen Sedat Kıran, yaklaşık 6 ay süren çekimlerde çeltik halindeki Karacadağ pirincinin ekiminden bakımına, sulamasından hasadına kadar tüm aşamalarının kaydedildiğini söyledi.

Çiftçilerin doğal olarak üretimini yaptıkları pirinç ile ilgili yaşadıkları zorluklar, orakla yapılan üretim dönemlerindeki coşkularının kaybolmaması adına bu belgeseli hazırlamak istediğini ifade eden Kıran, şöyle konuştu:

"Bu belgeselimin ileride bir arşiv niteliğinde olmasını ve sanatsal bir sinema filmi olarak ekranlara getirmek istedim. Çeltik ekimi nisan ayında başlar ve yaklaşık 6 ay sonra hasadı yapılır. Bu sürecin bütün aşamalarını çektik, sonrasında filmin kurgusu, hazırlanması ve alt yazılarının hazırlanmasıyla beraber 1,5 yılda filmimizi tamamladık. Filmimizde çiftçilerin doğal olarak üretimde çalışmaları yer alıyor, onun dışında ayrıca oyuncular bulunmuyor. Zaten pirinçler genellikle taşlık alanda ekildiği için elle yani orakla hasadı yapılıyor, hasat dönemi çiftçiler bir araya gelerek türküler eşliğinde bir şölen havasında hasatlarını yapıyor. Ben de bu renkli kültür geleneğini belgelemek istedim. Çünkü sanayileşmeyle beraber bu tür kültürlerimiz yok olmaya başladı."

- Galası yakında yapılacak

Hazır olan filmin galasını çekimlerini yaptıkları köyde gerçekleştirmek istediklerini ancak salgından dolayı bunu yapamadıklarını aktaran Kıran, "İnsanlarımız da filmin ne zaman gösterime gireceğini merak ediyor. İnşallah yakın bir zamanda Siverek veya Diyarbakır'da bir gala yapmayı düşünüyoruz. Filmimizi hem Türkiye'nin hem bu renkli kültürün tanıtımı için özellikle yurt dışında yapılacak festivaller formatında hazırladık. Alt yazıları İngilizce ve Türkçe olarak hazırlanan sinema belgeselimizi yurt içi ve dışında düzenlenecek festivallere göndereceğiz." diye konuştu.

- "Çekimlerde zorluklar yaşadık"

Belgesel filmini tamamen kendi imkanlarıyla gerçekleştirdiklerini finansal olarak destek almadıklarını anlatan Kıran, çiftçilerin çekimlerde kendisine yardımcı olduğunu belirtti.

Çekimlerde zaman zaman zorluklar yaşadıklarını da dile getiren Kıran, sözlerini şöyle tamamladı:

"Tabi bazı zorluklarla karşılaştık, Karacadağ'da kış koşullarında yağmurda rüzgarda bazı sıkıntılar yaşadık ama sonuçta güzel bir eser ortaya çıktı. Daha önce de göçerlerin sorunlarının anlatıldığı bir belgesel film çalışmam olmuştu. Yaklaşık 2 yıl boyunca göçerlerin yaşam biçimlerini, yaşadıkları zorlukları ve hikayelerini anlatan bir film yapmıştım. O filmimiz de yurt dışındaki önemli festivallerde gösterildi. Amacım Karacadağ'ın renkli kültürünü ve dokusunu belgesel haline getirerek gelecek nesillere aktarmaya çalışmak. Filmde diyaloglar Kürtçe ve Türkçe olarak gelişiyor. Çeltik üreticilerinin umutları, coşkuları, beklentilerini, sıkıntılarını anlatmaya çalıştım."