MEDYAURFA.COM Köşe Yazarı Göç açıklamasında şu ifadelere yer verdi; "Kış ayında sebzeler açısından çok kuvvetli bir dönem içerisindeyiz. Ispanaktan tutun, kerevizden, brokoliden karnabahara, buna benzer birçok sebze var. Bunların C vitamini yoğunluğu fazla olan brokoli kaynaklı beslenmelerimize özen göstermemiz gerekiyor. Yöresel anlamda biliyorum ki bu tarz sebzelerden ziyade daha çok patlıcan veya kabak gibi buna benzer sebzelerle beslenmemize rağmen, artık dönem öyle bir dönem ki brokolinin tüketimi gerçekten C vitamini açısından çok yoğun ve bağışıklığı kuvvetlendiriyor. Çünkü bu dönem içerisinde gribal enfeksiyonların sıklığı çok fazlalaşmakta ve bizim hastanemizin yoğunluk anlamında artı gribal enfeksiyon bazında ilerlemekte. Bunlardan korunabilmek için brokoli, karnıbahar ve taze kırmızı ile yeşilbiber yememiz gerekiyor. Bunlar da C vitamininden beklediğimiz orandan çok daha kuvvetli. Biz her zaman portakalın C vitamini yönünden çok kuvvetli olduğunu bilirken bizim için gerçekten taze kırmızı ve yeşilbiber C vitamini olarak, esas kaynak olarak gözlemlenir. Ispanak demir açısından yoğunluk içerir ve demir kış aylarında üşümemize engel olan çok güzel bir mineral kaynağı olmakta. Dolayısıyla ıspanağı da gerek yağsız kıyma ile pişirmek, gerekse zeytinyağlı bir şekilde pişirme yöntemlerini tercih ederek, kendimizi demir kaynağı açısından kuvvetlendirebilir ve kış aylarında üşümemize biraz engel olabilir". "Meyveler açısından kivi, greyfurt, portakal ve mandalina, bunlar da bağışıklığımızı kuvvetlendirici ve bizi kış aylarında gribal enfeksiyonlardan koruyucu etki gösterir" bilgilerini de veren Göç, şunları söyledi: "Fakat bizim için kivi ve greyfurtun ayrı bir yeri var. Bunlar bizim için daha yoğun C vitamini kaynakları. Dolayısıyla bunları gün içerisinde günde 3 veya 4 porsiyon olmak kaydıyla tüketebiliriz. Kardiyolojik ya da kan sulandırıcı ilaçlar kullanmayan, herhangi bir şekilde tansiyon ya da buna benzer hastalıkları içermeyen bireylerde greyfurt bizim için kullanılabilir. Hem kış aylarında dediğim gibi gribal enfeksiyonlardan koruyan; hem de bağışıklığımızı kuvvetlendiren etki gösterir. Taze soğan ve sarımsak da çok sık tüketmemiz gereken, bizi hem antioksidan anlamında bağışıklığımızı kuvvetlendirecek ve aynı zamanda gribal enfeksiyonlara karşı ciddi bir bağışıklık sistemimizi koruyucu etki gösteren bir besindir. Kefir çok sık tüketmediğimiz fakat bağışıklığı ciddi anlamda kuvvetlendiren, içerisinde pribiyotik etkiler gösteren, bakterileri bulunduran bir besin kaynağıdır. Sık sık tercih edilmemekle beraber gerçekten kansere karşı koruyan onkoloji hastalarında çok sık kullandığımız bir besin kaynağı. Kefir mayasına ulaştığınız andan itibaren, kendi evinizde kefir üretebilir, ya da marketlerde bile hazır bir şekilde bulabilirsiniz. Katkı maddelerinden kaçınmak istiyorsanız, ya da koruyucu katkı maddelerinin olmasını istiyorsanız evinizde yapmanız tabi ki de tavsiyelerimizden bir tanesidir. Dolayısıyla kefir de bizim için günde bir bardak kadar içilmesi gereken bir besin kaynağıdır. Bunu tükettiğiniz noktada gerçekten hem kanserojen etki gösteren katkı maddeleri, ya da maruz kaldığımız hormonrl gıdalardan daha korunmuş olacağız ve aynı zamanda kış aylarında herhangi bir hastalığın oluşmasını da engelleyeceksinizdir." Dedi. KURUYEMİŞLER DE KAN ISISINI ARTTIRIYOR Kış aylarında tatlılara fazla yüklenmemenin gerektiğine de vurgu yapan diyetisyen Sinem GÖÇ, "Kış ayları çok soğuk biliyorsunuz. Dolayısıyla buna benzer aylarda, vücut ısımızın daha da yükselmesini bekliyoruz. Kan şekerimizin yükselmesi bizim vücut ısımızın biraz daha yüksek seyretmesine sebebiyet veriyor. Dolayısıyla bu zamanda tatlı tüketimi veya çok aşırı kafeinli yani çikolata veya buna benzer tüketimler artmakta. Fakat biliyorsunuz ki bunların kilo yapıcı özellikleri olduğu için, bizim kan ısımızı arttıran besinlere bakarsanız; çok sık tükettiğimiz kuruyemişler de vardır. Kuruyemişler içerisinde ise çok soslu ve baharatlı kuruyemişleri katmamakla beraber; kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı, kuru erik, buna benzer besinleri katmakta, aynı zamanda badem, fındık ve cevizdeki protein kaynağı ile beraber bunları birleştirdiğimizde kan şekerimizin ciddi yükselmesine ve ciddi düşmesine engel olmakta... Bunları beraberinde tüketirken, kuru meyveleri tüketirken yanında dediğim gibi badem, fındık ve ceviz gibi buna benzer şeyleri tüketirseniz, protein dengemizi iyi sağlamış olur ve kan şekerimizi dengede tutmuş oluruz. Baklagiller ise et kadar protein anlamında zengin olan besinlerdir. Fakat bunların özellikle kış aylarında ya da yaz aylarında tüketilmesi diye özel bir durum söz konusu değil. Biz bunları yaz-kış olmak kaydı ile haftada iki gün zaten öneriyoruz" şeklinde konuştu.