İşte o kanun teklifini detayları...

AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gazilik unvanı verilmesine ilişkin kanun teklifi hazırladı.

Külünk, hazırladığı kanun teklifini TBMM AK Parti Grup Başkanlığına iletti.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Gazilik Unvanı Tevcihine Dair Kanun Teklifiyle, Cumhurbaşkanı ve Başkomutan Edoğan’a Gazilik unvanı tevcih olunuyor.

Teklifin gerekçesinde, millet için değerler uğrunda yapılan her mücadelenin "gaza" ismiyle ad bulduğu belirtildi.

"Emek, fikir, ter dökülen ve bütün bir varlık ile can koyulan gazaların komuta edicilerine, mevzi bekleyenlerine ve dolayısıyla vatan uğrunda yara alanlara gazi deriz." ifadesine yer verilen gerekçede, Karahanlı kumandanlarından Selçuklu sipahilerine, atabeylerden beylere değin kullanılan bu şanlı unvanın, milletçe ihtiram gören ecdatta daima var olduğu bildirildi.

İlk olarak Sultan Alparslan'ın, Malazgirt Zaferi'nden sonra gazi unvanıyla anıldığı vurgulanan gerekçede, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde devletin, milletin ve ordunun yanında seferlere iştirak eden ve zafer kazanan devlet adamlarına veya kumandanlara gazi unvanı verme geleneğinin hep devam ettiğine vurgu yapıldı.

Gerekçede, Devlet-i Aliyye'nin kurucu başbuğu Ertuğrul Bey'in, "Ertuğrul Gazi" ismiyle meşhur olduğu, imparatorluğun son kudretli Padişahı Sultan İkinci Abdülhamid Han’a da 93 Harbi vesilesiyle gazilik unvanı verildiği belirtildi.

"Atatürk, gazilik unvanını kullanmış liderdir"

Sakarya Muharebesi'nin ardından, 19 Eylül 1921'te Büyük Meclis tarafından Başkomutan Mustafa Kemal'e gazilik unvanı verilmesinin de bu geleneğin devamı olduğuna değinilen gerekçede, "Cumhuriyetimizin banisi Mustafa Kemal Atatürk, manevi yönü ağır bu unvanını önemle kullanmış bir liderdir." görüşüne yer verildi.

Gerekçede, son birkaç yıldır ülkenin karşı karşıya kaldığı zorlu süreçte, sadece milletin değil, ümmetin bekası uğruna cansiperane mücadele veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve onunla birlikte yürüyenleri de bu milletin unutmayacağı ifade edildi.

"Cumhurbaşkanı, kefeniyle yola çıkan lider olmuştur"

Gerekçeye, şöyle devam edildi:

"Tam, bütün ve milli bağımsızlık yolunda vatan uğruna yalnız elini değil, tüm varlığını hasreden Sayın Cumhurbaşkanımız, özellikle Davos'taki 'One minute' çıkışının ardından karşı mevziin doğrudan hedefi haline gelmiş, saldırıların bizatihi muhatabı olmuştur. Cumhurbaşkanımızın verdiği mücadele bu manada birçok cephe savaşıyla ilerlemiştir. Öyle ki 7 Şubat MİT krizi bir cepheyken, Gezi hadisesi bir cephe, 17/25 Aralık darbe teşebbüsleri ve MİT tırlarının durdurulması olayı yine başka cephelerdir.

FETÖ, PKK, DAEŞ, DHKP/C ve daha birçok terör grubuna karşı yöneltilen mücadelenin başında yine Erdoğan yerini almıştır. Uludere ile de Cumhurbaşkanımız hedef alınmıştır, Rus jeti kriziyle de… Güven Park saldırısıyla da hedeftedir, Suruç’takiyle de… Sayın Cumhurbaşkanımız, açık ve gizli birçok suikast tehdidiyle karşı karşıya olarak, milletiyle beraber güçlü Türkiye için korkmadan, kararlılıkla mücadele eden ve her fırsatta kefeniyle yola çıktığını belirten bir lider olmuştur."

Türkiye'nin, bütün bir milletiyle gazadan kaçmadığı ve gazi olduğunun 15 Temmuz ile görüldüğü aktarılan gerekçede, şunlar kaydedildi:

"Bu gazada milleti temsilen en önde bulunan isim bellidir. TBMM, 15 Temmuz'da milletimizle birlikte bağımsızlık mücadelesi veren, önce El-Bab ve şimdi de Afrin ile uluslararası terör örgütlerine karşı hazırlanan ordumuzun Başkomutanı ve Cumhurbaşkanımıza gazilik payesi verilmesini değerlendirmelidir. Erdoğan’a bu payenin verilmesi hem bir geleneğin devamı, hem de uluslararası kamuoyunda Türkiye’nin kararlığını gösteren bir nişane olacaktır."