FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi gecesi, milletvekilleri Meclise gelerek milli iradeye sahip çıktı. Millet meydanlara, Ankara'da olan milletvekilleri ise parlamentoya koştu. FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Mecliste yaşananlara bakıldığında öne çıkan en önemli başlık, çok sayıda milletvekilinin Meclise gelerek milli iradeye sahip çıkması oldu. O gece millet meydanlara, Ankara'da olan milletvekilleri ise parlamentoya koştu. TBMM Genel Kurulu, 14 Temmuz'u 15 Temmuz'a bağlayan gece saat 02.24'e kadar çalışarak, 75 maddelik yatırım ortamının iyileştirilmesine ilişkin tasarıyı kabul ederek yasalaştırdı. Tasarının çalışmalarının 14 Temmuz Perşembe günü sona ermemesi ihtimaline karşılık, Genel Kurulun 15 Temmuz Cuma günü çalışması kararı da alınmıştı. Ancak siyasi parti grupları arasında uzlaşma sağlanarak, tasarının görüşmeleri perşembe günü tamamlandı ve birleşim kapatılmadan önce de Genel Kurulun 15 Temmuz günü çalışma kararı Danışma Kurulu önerisi ile kaldırıldı. Eğer siyasi partiler arasında uzlaşma sağlanamasaydı, FETÖ'nün darbe girişiminde TBMM Genel Kurulu çalışıyor ve milletvekillerinin çoğunluğu da Mecliste olacaktı. Genel Kurulun kapanmasının ardından birçok milletvekili, yoğun ve uzun mesai sonrası seçim bölgelerine gitti, bir kısmı ise Ankara'da kaldı. Başkent semalarında uçaklar uçmaya başladı Ankara'da bulunan milletvekilleri, saat 21.30 sıralarında uçakların Başkent semalarında uçmaya başladığını gördü. AK Parti milletvekilleri, milletvekili whatsapp grubu olan "AKGRUP"a mesaj atarak, neler olduğunu öğrenmeye çalıştı; mesajlar sonunda, bir darbe girişimi olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine, milletvekillerinin AK Parti Genel Merkezine mi yoksa Meclise mi gideceği konusu gündeme geldi ve TBMM'ye gidilmesi kararı alındı. Eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, 15 Temmuz Cuma günü saat 21.30'a kadar makamında çalıştı, 21.41'de konutuna gitmek üzere TBMM'den ayrıldı, konuta ulaştıktan bir süre sonra darbe girişiminden haberdar oldu. Meclise ilk gelen milletvekilleri Meclise ilk gelen milletvekilleri olan Ahmet Gündoğdu, Aydın Ünal, Jülide Sarıeroğlu, Ayşe Sula Köseoğlu, İlknur İnceöz, Lütfiye Selva Çam, Mustafa Şahin, Orhan Atalay, Ayşe Keşir, Sema Kırcı ve Bennur Karaburun, TBMM İdare Amiri Gündoğdu'nun makam odasında bir araya geldi. Muhalefet milletvekilleri de Meclise gelmeye başladı. Saat 23.26'da konutundan Meclise ulaşan Kahraman bir süre burada kaldı ve TBMM Genel Kurulunun açılması talimatını verdikten sonra saat 23.45'te kriz masası oluşturulan Çankaya Köşkü'ne gitti. İsmail Kahraman, saat 01.20'de tekrar parlamentoya döndü ve Genel Kurul Salonu'na girdi. TBMM Koruma Daire Başkanlığı, Meclis Külliyesine, milletvekilleri hariç girişleri durdurdu. Ayrancı ve Dikmen giriş kapıları tamamen, Çankaya Kapısı ise kontrollü olarak ikişer otobüsle trafiğe kapatıldı. 15 Temmuz gecesi Meclise toplam 106 milletvekili geldi. Milletvekillerinin 80'i AK Parti'li, 16'sı CHP'li, 10'u MHP'li idi. TBMM Genel Kurulu açıldı. Milletvekillerinin gelmesinden memnun olan eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman, milletvekillerini "demokrasi öpücüğü" ile karşıladı. AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, basın mensupları henüz Genel Kurula gelmeden önce cep telefonundan yaptığı "FaceTime" yayınıyla, Mecliste olup bitenleri dışarıya aktaran ilk kişi oldu. AK Parti Hatay Milletvekili Hacı Bayram Türkoğlu ile eşi ve kızı, Meclise Dikmen Kapı'dan girdikten hemen sonra, uçaktan atılan bomba nedeniyle yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Genel Kurul açıldıktan sonra, İsmail Kahraman Başkanlık koltuğuna oturdu; salonda bulunan Katip Üyeler Sema Kırcı ile Ömer Serdar Başkanlık Divanına doğru yönelince, Kahraman divanda, Katip Üyeler yerine AK Parti, CHP ve MHP grup başkanvekillerinin oturmasını istedi. "Milli görüş ceketini bana da giydirdiniz sonunda" İsmail Kahraman, ilk kez smokin ve papyon olmadan, kravat ve takım elbiseyle Divandaki yerini aldı. O gece hemen hemen hiçbir milletvekilinde kravat ve ceket yoktu, hatta bir kısmı tişörtlü idi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, üzerindeki tişörtle Divanda oturmak için hareketlendiği sırada, AK Parti'li Ahmet Gündoğdu'nun verdiği ceketi giydi. Özel, ceketi giyerken, "Milli görüş ceketini bana da giydirdiniz sonunda." diye latife yaptı. AA'nın da aralarında bulunduğu bazı basın mensupları, TBMM Genel Kurul Salonu'na girerek, orada olup bitenleri, milletvekillerinin konuşmalarını ve atılan bombaları haber merkezlerine aktarmaya başladı. Üç bomba atıldı Meclise, savaş uçakları üç adet bomba attı. İlk bomba saat 02.33'de Dikmen Kapı'nın yanındaki bahçeye atıldı. Saat 03.20'de Başbakanlık Makam odasının yanındaki koridora atılan ve çevreye büyük zarar veren ikinci bomba, Genel Kurul Salonu'nun içerisinin toz bulutu ile kaplanmasına neden oldu. Milletvekilleri alkışlarla tempo tutarak, darbecileri ve Meclisin bombalanmasını protesto etti. Ana Bina'ya atılan ikinci bombadan sonra, 03.25'de sığınağa geçildi ve çalışmalara orada devam edildi. Mecliste bulunanlar, Ana Bina'ya saat 03.33'de atılan üçüncü bombaya ise sığınakta yakalandı. "Allah büyüktür oğlum, korkma" Meclise bombalar yağarken hem endişe duyulan hem de çok duygusal anlar yaşandı. Atılan bir bomba sırasında Genel Kurul'da olan MHP Milletvekili Oktay Vural, endişeyle, Meclise birlikte geldiği ancak kuliste bıraktığı oğlunun yanına koştu. Ağlayan oğlunu gören Vural, "Allah büyüktür oğlum, korkma" diyerek onu sakinleştirmeye çalıştı. Atılan bombalar nedeniyle külliye içerisinde yaralanan 12 polis, hastanelere kaldırıldı. İkinci bomba atıldıktan sonra, başta İsmail Kahraman, bakanlar ve milletvekilleri olmak üzere salonda bulunan herkes sığınağa indi. Emniyet güçleri, yaşanan gelişmeler hakkında Kahraman'ı sık sık bilgilendirdi ve sığınakta bulunanları dikkatli olmaları ve yukarıya çıkmamaları konusunda uyardı. Helikopterle asker indirmeye çalıştı Darbeciler, saat 05.11'den sonra helikopterlerle TBMM Tören Alanına asker indirmeye çalıştı. Ancak Meclis güvenlik güçleri, darbeci askerlerle çatışarak, onların külliye içerisine inmesine izin vermedi. Sığınakta, ertesi gün açılacak Genel Kurulda okunması planlanan dört partinin ortaklaşa imzalayacağı deklerasyonun yazımı gündeme geldi. Deklerasyon, hazırlanan bir odada, iktidar ve muhalefet milletvekilleri tarafından birlikte kaleme alındı. İsmail Kahraman, bakanlar ve milletvekilleri, sığınakta sürekli olarak darbe girişimin akıbeti hakkında yetkililerden bilgi aldı. Sabaha karşı darbe girişiminin püskürtüldüğü haberi ulaşınca da kontrollü olarak yukarıya çıkıldı. Böylece milletvekilleri; başarılı olsaydı sonuçları çok kötü olabilecek darbe girişiminde çok önemli bir sınav vererek, Meclisine ve milli iradeye sahip çıktı, darbenin püskürtülmesinde söz sahibi oldu.