Denizevler Mahallesi'nin 200 dönümlük arazisinde kamulaştırma işlemlerini belediyenin uzun uğraşlardan sonra tamamladığını belirten Yıldırım, şimdi de TOKİ ile iş birliği yapılarak, Sivritepe Mahallesi'nde 541 ev, 14 dükkan ve bir camiden oluşan projeyi hayata geçirdiklerini kaydetti. Başbakan Yıldırım, projenin toplam maliyetinin yaklaşık 70 milyon lira olduğunu dile getirerek, "600 günde tamamlanmış olacak. 2019'un başında evler hak sahipleriyle buluşmuş olacak. Bugün, temelini atacağımız ilk 541 konutun içinde olduğu bu bölgede 4 bin 600'ün üzerinde yeni konut yapımı da devam ediyor. Bunları da kısa sürede tamamlamış olacağız. Acı bir tecrübe yaşadık. İnsanların, vatandaşlarımızın depremden ziyade kalitesiz yapılar ölümüne vesile oldu. Biz de hükümet olarak bundan ders çıkararak bu işin üstüne gittik ve Kentsel Dönüşüm Kanununu 2012'de hayata geçirdik. Ancak uygulamada gördük ki bu yeterli değil, bazı değişiklikler gerekiyor. Bu değişiklikleri de önümüzdeki günlerde gerçekleştirmiş olacağız." diye konuştu. "28 BİN KONUT İNŞA EDEREK YENİDEN BİR VAN YAPTIK" Amaçlarının tehlike ve afet riski altında bulunan alanların dönüştürülmesi ve daha sağlıklı yapıların hayata geçirilmesi olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu konuda yapı denetim uygulamasını da 19 vilayetimizden, 81 vilayetimize yaygınlaştırdık. Çünkü birinci işimiz insanımızın can güvenliğidir. Biz iktidara gelirken ne dedik, 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' Bu bizim prensibimiz değil, bu üç kıtada 6 asırdan fazla hükümranlığı olan Osmanlının prensibidir. Depremden canı yanmış, bedel ödemiş bir ülke olarak, gelecekteki tehlikelere karşı tedbirli olmak mecburiyetindeyiz. Bu inanç ve kararlılıkla şehirlerimizi afete hazır hale getirmek için özel sektör, ilgili bakanlıklarımızla el ele çalışıyoruz. Bugün temelini atacağımız bu dönüşüm projesi daha sağlam bir Gölcük için önemli bir proje. Vatandaşlarımız aileleriyle deprem kurallarına uygun, güvenli evler içinde yaşama hakkına sahip olacaktır. Şimdiden bu binalara yerleşecek vatandaşlarımıza sağlıklı ve huzurlu ömürler diliyorum." Başbakan Yıldırım, 1999 depreminde vatandaşının imdadına yetişemeyen, çadır bile temin edemeyen bir idare olduğunu hatırlatarak, "Bu dehşeti gören herkes, 'kıyamet bu besbelli' dedi. Van'da da deprem oldu gördünüz, aynı gün saatler içerisinde Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere bakanlarımızla deprem bölgesindeydik ve bir yıl içerisinde 28 bin konut inşa ederek yeniden bir Van yaptık. Yaraları sardık, depremin kalıcı etkilerini ortadan kaldırdık. Aktif fay hatları üzerinde bulunan bir ülkemiz var, onun için deprem ne zaman gelecek diye hesap yapmak yerine depreme hazırlıklı olmamız lazım. Türkiye, vatandaşlarına depremde el uzatmaktan aciz olan bir anlayıştan bugün depreme öncesinden hazırlık yapan bir yönetime ulaştı. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere hükümet olarak, birlikte vatandaşımızın geleceği için mutluluğu için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu azmimiz ve çabamızı yavaşlatmak isteyenler birçok asılsız söylentiler yayarak fitne çıkarmanın gayreti içerisindeler. Bakın geçtiğimiz yıllarda ne dediler; 'SEKA kapanacak, bütün işçiler sokağa atılacak. SEKA arazisi İstanbullulara peşkeş çekilecek.' Biz ne dedik: 'Bunların hepsi külliyen yalan.' Tek bir işçimiz işsiz kalmadı. SEKA'yı da Kocaeli'nin en güzel parkı, yeşil alanı haline getirdik." ifadelerini kullandı. Yıldırım, Kocaeli'nin 15 yılda çok değiştiğini söyledi. Suyu, denizi, körfezi masmavi olan bir Kocaeli'nin var olduğunu vurgulayan Yıldırım, "İbrahim Başkan'ın yönetiminde Allah'a şükür yemyeşil bir Kocaeli var. Belediye, 4,5 milyar lira borç devraldı, borçları ödedi. Bununla da kalmadı. Kocaeli'ye belediyemizle birlikte 20 milyarın üzerinde yatırım yaptık. Helal hoş olsun. Kocaeli daha fazlasına layık." diye konuştu. Çarpık kentleşme örneklerinden, bugün şehrin imarlı yapılanmasına yönelik çalışmaların büyük ölçüde tamamlandığını anlatan Yıldırım, şunları kaydetti: "Kocaeli'nin köylerine kadar doğal gaz gitti mi? Mega yatırım projeleri Kocaeli'ye kazandırıldı mı? İlçeler ile şehir arasında alt yapı farklılıkları ortadan kaldırıldı mı? İşte Kocaeli'nin, işte sizin hak ettiğiniz bu. Kocaeli sadece Türkiye'nin değil uluslararası alanda da önemli bir şehrimiz. Kocaeli, Türkiye'nin üreten, alın terine, akıl terine katkı sağlayan, ihracatta, ticarette, denizcilikte önemli bir şehrimiz. Bu yönüyle göğsümüzü kabartan şehrimiz. Biz geleceğe yatırım yaparken bir yandan da geçmişten gelen sıkıntıları çöze çöze geliyoruz. 99 depreminin yaralarını da göreve gelir gelmez sarmaya başladık. Bu Kocaeli neler yaşadı, neler? Siz, ne zorluklarla uğraştınız? Bunun hepsini biliyoruz. Sizleri kaderine terk edenler bunu bilmez. Depremde 17 bin 480 vatan evladını kaybettik. 23 bin 781 vatandaşımız yaralandı. 281 binin üzerinde konut, 43 bin iş yeri hasar gördü. Yaklaşık 16 milyon nüfus depremden öyle ya da böyle etkilendi, zarar gördü. Bu felaketi kadın, yaşlı, genç bütün Gölcük yaşadı. Bütün Türkiye, buna şahit oldu. Şimdi o halde görevimiz daha sağlam şehirler inşa etmek. Bir daha acıların yaşanmasının önüne geçmek. Kocaeli'nde bugüne kadar deprem riski altında 2 binin üzerinde konut yıkıldı. Kaçak binalara asla müsamaha gösterilmiyor ve bugüne kadar deprem dönüşümü amacıyla 21 bin konut inşa edildi, hak sahiplerine teslim edildi. Dar, dik, itfaiye araçlarının ambulansların dahi giremediği sokaklar istimlak edilerek, kamulaştırılarak, çok güzel caddeler ve yollar inşa edildi. Şimdi de Gölcük üzerinde bu 75 dönümlük arazide 541 konutun yapımına başlıyoruz." "ŞEHİRLERİMİZİ, ÇEVRE BİLİNCİYLE KURMAK ÇOK ÖNEMLİ" Türkiye'nin AK Parti ile birlikte yaşadığı dönüşümün sadece ekonomide, siyasette değil aynı zamanda şehircilikte de gerçekleştiğine dikkati çeken Yıldırım, "Şehirlerimizi güzelleştiriyoruz, standardını yükseltiyoruz. Diğer yandan da afetlere, depremlere dayanıklı şehirler inşa ederken şehirlerimizi daha da yaşanabilir hale getiriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ısrarla söylediği bir şey var: 'Artık dikey mimariyi değil yatay mimariyi geliştireceğiz.' Kazık gibi binaları göğün tepesine doğru çıkarmaya lüzum yok. Allah'a şükür çok güzel bir arazimiz var. Daha az katlı, daha fazla yeşil alanı olan, daha yaşanabilir bir projeyle konut yapımlarına öncelik veriyoruz, önem veriyoruz. Yollar, kanalizasyonlar, yeşillik alanlar konusunda proje geliştiricilerin ve belediyelerimizin çok daha hassas olmasına azami özen gösteriyoruz. Şehirlerimizi, çevre bilinciyle kurmak çok önemli. Bir deprem anında, afet anında yatay yapılaşma varsa orada can kaybı, mal kaybı çok daha az oluyor. Bunu o zamanda gördük." ifadelerini kullandı. Başbakan Binali Yıldırım, konuşmasına şu sözlerle son verdi: "Türkiye'nin her yerinde açılışlar yapıyoruz, temel atmalar gerçekleştiriyoruz ama geçmişte Marmara Depremi'nin merkez üssü biliyorsunuz nereydi? Gölcük'tü. Gölcük'ün bu bakımdan gönlümüzde müstesna bir yeri var. İnşallah bu temel atma töreni sonrasında, bu konutların tesliminde de beraber oluruz. Açılışını inşallah birlikte gerçekleştiririz. Bu vesileyle projenin gerçekleştirilmesine emeği olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızı, Toplu Konut İdaremizi ve Gölcük Belediyemizi tebrik ediyorum. Bu sıcak yuvada oturacak ailelere bir kez daha bereketli, hayırlı ömürler diliyorum. 18 yıl önce yaşadığımız bu felakette hayatın kaybeden bütün vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet diliyor, yaralılara hayırlı ve uzun ömürler diliyorum. Bu duygu ve düşüncelerle yapılan bu hizmetin Gölcük'ümüze, Gölcük'te, Denizevler'de yaşayan hak sahiplerine hayırlı, uğurlu olmasını duyuyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, Allah'a emanet olun kardeşlerim. Sağ olun, var olun." Konuşmaların ardından, butona basılarak konutların temeli atıldı. Başbakan Yıldırım, çocuklara oyuncak dağıttı, vatandaşlarla fotoğraf çektirdi. Törene Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Öznur Çalık, Çiğdem Karaarslan, milletvekilleri ve vatandaşlar katıldı.