Fakıbaba, bakanlıkta fındık rekoltesine ilişkin açıklamalarda bulundu. TMO aracılığıyla fındık alımı kararını verdiklerini belirten Fakıbaba, "2017 yılı ürünü Giresun kalite fındık için 10,5 lira, Levant kalite fındık için 10 lira fiyatla TMO önümüzdeki pazartesiden itibaren tüm gücü, hızı ve teşkilatlarıyla alıma başlayacaktır." diye konuştu. Bu fiyatların alt fiyatlar olduğunu vurgulayan Fakıbaba, üreticilerin fındıklarını satmakta acele etmemelerini ve piyasayı takip etmelerini önerdi. Fakıbaba, Bakanlığın, üretimin sürdürülebilmesi yoğun gayret gösterdiğine dikkati çekerek, "Üreticimiz kazanmalı ki̇ üretim süreklilik kazansın, hiç bitmesin. Üreten yoksa yaşam yoktur. Gıda yoksa hayat yoktur. Meseleye böyle yaklaşıyoruz. Çiftçimiz, üreticimiz başımızın tacıdır. Fındık üreticilerimiz de aynı şekilde başımızın tacıdır. Malum fındık, Karadeniz bölgemizde alternatifi olmayan stratejik bir üründür. Fındık, 700 bin hektar alanda 500 bin üreticiyi ilgilendiren bir üründür. Karadenizli vatandaşlarımız, fındık üreticilerimiz zor coğrafya şartlarında üretim yapmaktadır." ifadesini kullandı. Fındığın aynı zamanda çok önemli̇ bir ihracat ürünü olduğuna da işaret eden Fakıbaba, fındıkta 2 milyar doların üzerinde ihracat geliri olduğunu söyledi. "Fındık rekoltesinin 650-700 bin ton civarında olmasını öngörüyoruz" Fakıbaba, fındık rekoltesine ilişkin, "Fındık rekoltesini önceden 700 bin ton olacağını hesap ediyorduk, ancak son zamanlarda külleme ve güneş yanığından dolayı rekoltenin 650–700 bin ton civarında olmasını öngörüyoruz. Bizde rekolte yüksek olmasına rağmen dünya rekoltesinde geçen yıla göre ciddi bir artış yoktur, bu da Türkiye'nin bir avantajı olarak görülmektedir." dedi. Mısır hasadının da başladığını hatırlatan Fakıbaba, mısır üreticilerinin mağdur olmaması için her türlü tedbiri aldıklarını aktardı. "Kurbanlıkla ilgili sıkıntımız yok" Fakıbaba, Kurban Bayramı'na ilişkin de şunları kaydetti: "Kurbanlıkla ilgili bir sıkıntımız yoktur. Vatandaşlarımız rahat etsin. Bizim amacımız hem üreticimizi hem aradaki esnafımızı sanayicimizi, bu işle iştigal eden bütün arkadaşlarımızı ve neticesinde tüketicimizi rahat ettirmektir. Tüketici sıkıntıya düştüğünde diğer taraflar da sıkıntıya düşecektir."