UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Göbeklitepe'de yürütülen yer altı araştırmaları sonucunda, anıtsal yapıların yanı sıra konut işlevi görmüş olabileceği değerlendirilen dörtgen planlı yapıların izleri tespit edildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinasyonunda, Taş Tepeler Projesi kapsamında yürütülen çalışmalara İstanbul Üniversitesinin başkanlığında, Alman Arkeoloji Enstitüsü ve Berlin Freie Üniversitesinden uzmanlar katılıyor.

Şanlıurfa Valisi Şıldak'tan Türkiye Kültür Yolu Festivali'ne Davet
Şanlıurfa Valisi Şıldak'tan Türkiye Kültür Yolu Festivali'ne Davet
İçeriği Görüntüle

Bu kapsamda alanda jeomanyetik, jeoradar ve lidar ölçümleri gerçekleştirildi.

Taramalar sonucunda Göbeklitepe'den bilinen yuvarlak planlı anıtsal yapıların yanı sıra dörtgen planlı ve konut olarak kullanıldığı düşünülen yeni yapıların izine rastlandı.

Aynı çalışmalar kapsamında, höyüğün büyüklüğünü ve sınırlarını belirlemeye yönelik ölçümler de sürüyor.

Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, AA muhabirine, Kültür ve Turizm Bakanlığının "Geleceğe Miras" projesiyle birlikte yeni bir döneme girdiklerini ve bu kapsamda henüz kazısı yapılmamış alanlarda belgeleme çalışmalarına ağırlık verdiklerini söyledi.

İşbirliklerinin arttığını belirten Karul, Avusturya Arkeoloji Enstitüsünün jeoarkeolojik çalışmalar yürüttüğünü ve elde edilen verilerin gelecekteki kazı stratejilerinde yol gösterici olacağını aktardı.

Yapılar höyüğün doğu ve güneyinde yoğunlaşıyor

Bölgede kısa sürede önemli sonuçlar elde etmenin mutluluğunu yaşadıklarını dile getiren Karul, şöyle devam etti:

"Bugüne kadar Göbeklitepe'de sekiz anıtsal yapı açığa çıkarıldı. Yine jeomanyetik ölçümlerle varlığından haberdar olduğumuz alanlar vardı. Biliyorsunuz, bu yılın başında höyüğün neredeyse tamamını kaplayan zeytin ağaçlarını taşımıştık. Bu sayede hem ölçüm yapma olanağı bulduk hem de ileriki yıllar için kazı hazırlığı yapmış olduk. İlk sonuçlarda, Göbeklitepe'den bildiğimiz büyük anıtsal yapıların benzerlerinin yanı sıra daha önce çok az bildiğimiz konut niteliğinde olabilecek dörtgen planlı yapıların varlığını tespit ettik. Bu yapılar özellikle höyüğün, yani kazısı yapılmış alanların doğu ve güney bölgelerinde yoğunlaşıyor."

Çalışmayla höyüğün sınırlarını belirlemeye yönelik stratejinin belirlendiğini anlatan Karul, "Bu sayede ileriki yılları daha iyi planlayabiliriz. Sadece birkaç haftalık bir çalışmada bile büyük anıtsal bina ve kamusal yapıların yanı sıra konutların varlığını, yerlerini ve yoğunluklarını tespit etmiş olduk." dedi.

- Proje gelecek yıl da devam edecek

Göbeklitepe'deki jeoarkeolojik çalışmaları yürüten Avusturya Arkeoloji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Barbara Horejs da yapılan ölçümlerle çok sayıda yeni yapının izine rastladıklarını belirterek, "Çalışmalarda büyük bir bina ve çok sayıda konut yapısı tespit ettik. Bulgular oldukça heyecan verici. Projeye gelecek yıl da devam edeceğiz." ifadesini kullandı.