AK Parti Ankara İl Teşkilatı tarafından düzenlenen iftar programında konuşan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, “Milletimiz devletiyle, devletinin başkenti Ankara ile öyle bir kaynaşmıştır ki, bu uğurda 15 Temmuz’da olduğu gibi canını ortaya koymaktan çekinmemiştir” dedi.

Konuşmasının başında davetlilerin Ramazan ayını kutlayarak “Bizleri sağlıkla, afiyetle Ramazan’a ulaştıran Rabbimden, aynı şekilde bayrama da kavuşturmasını diliyorum” temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara’da görev yapmanın ve Ankara’da yaşamanın bir bakıma ülkenin yükünü sırtlanmak anlamına geldiğini belirtti ve “Hatta daha da ötesine geçerek söylüyorum, ülkemizle birlikte bölgemizdeki ve dünyadaki tüm mazlumların, mağdurların, tüm kardeşlerimizin sorumluluğunu üstlenmek demektir. Çünkü Ankara Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentidir. Bu şehir tabiatı ve tarihiyle görkemli olmayabilir, ama sahip olduğu misyonla gerçekten büyüktür, hem de çok büyüktür” diye konuştu.

Anadolu’nun ortasından yükselen umut ve cesaret ışığının dalgalarının, önce 81 iliyle Türkiye’ye ardından bölgeye ve dünyanın tamamına ulaştığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ışık öyle bir anda yükselmiş değildir, arkasında şehitlerimizin kanı, gazilerimizin fedakarlığı, siyasetçinden bürokratına, işçisinden memuruna, çiftçisinden esnafına koskoca bir milletin emeği, alın teri vardır” diye ekledi. 

“DEVLET-MİLLET İLİŞKİLERİNDE FATURANIN HEP ANKARA’YA KESİLDİĞİ SIKINTILI DÖNEMLER GEÇİRDİK”

Geçmiş dönemlerde Ankara’nın umut kapısı olmadığını, bu şehre sitemler edildiğini hatırlatarak, yakın dönem Türk şiirinden bu sitemleri içeren örnek dizeler aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, devlet-millet ilişkilerinde faturanın hep Ankara’ya kesildiği sıkıntılı dönemler geçirdiğini söyledi.

Geçen 14 yılda Türkiye’nin tamamında yaptıkları yatırımlar ve hayata geçirdikleri hizmetlerin neticesinde cumhurla Cumhuriyeti buluşturduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin Ankara’ya bakışını da değiştirdik. Tabi bu süreçte Ankara da kendini değiştirdi. Gecekonduların kuşatmasındaki köhne Ankara’dan, modern bir Başkentin doğuşuna hep birlikte şahitlik ettik. Eksikler yok mu? Elbette var. Hatalar, yanlışlar yok mu? Elbette var. Ama bunları düzeltilmesi için çalışmak, mücadele etmek başka bir şeydir, yapılan güzel işleri görmezden gelmek başka bir şeydir” dedi.

“ANKARA, SAFLARIN EN ÖNÜNDE BİZZAT YER ALACAK DİRAYETE VE CESARETE SAHİP BİR ŞEHİRDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ankara’ya abide eserler açısından bakıldığında, Cumhuriyetin ilk dönemiyle AK Parti dönemi arasında kocaman bir boşluk olduğunu ifade etti ve “Esasen aynı boşluğu ülkemizin her yerinde ve her alanda görmek mümkündür. Bu çarpıklık milletle, milletin değerleriyle, tarihiyle, kültürüyle uğraşmaktan ülkeye hizmet getirmeye fırsat bulamayanların eseridir. Hamdolsun, artık bu dönem geride kalmıştır. Milletimiz devletiyle, devletinin başkenti Ankara’yla öyle bir kaynaşmıştır ki, bu uğurda 15 Temmuz’da olduğu gibi canını ortaya koymaktan çekinmemiştir” şeklinde konuştu.

15 Temmuz darbe girişiminde bir tarafta imanlı, aziz bir milletin; öbür tarafta imanını kaybetmiş bir saldırganlar çetesinin olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Ankara 15 Temmuz darbe girişiminde gösterdiği büyük kahramanlıkla “Gazi” sıfatını ziyadesiyle hak etmiş bir şehrimizdir. Tankların, savaş uçaklarının, helikopterlerin, namluların karşısına yiğitçe dikilen Ankaralılardan 90’ı sivil, 56’sı polis, 3’ü asker olmak üzere tam 149 kardeşimiz şehit oldu. O gece yaralanarak gazilik şerifine nail olan Ankaralıların sayısı 1222. Bu vesileyle, 15 Temmuz’da ve terörle mücadelede verdiğimiz tüm şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Tedavileri süren gazilerimize Rabbimden acil şifalar niyaz ediyorum. 15 Temmuz gösterdi ki, Ankara Türkiye’nin istiklal ve istikbal mücadelesini sadece yöneten değil, gerektiğinde safların en önünde bizzat yer alacak dirayete ve cesarete sahip bir şehirdir.”

“MİLLETİMİZİN GÖNLÜNDEKİ YERİMİZİ DAHA DA GÜÇLENDİRMELİYİZ”

AK Parti Teşkilatı hükümet olarak kendilerine düşenin, bu şehri layık olduğu hizmetlere daha da artırarak ulaştırmak olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mimariden çevreye, kültür-sanattan eğitime, her alanda Ankara’yı uluslararası düzeyde bir marka şehir haline getirmekte kararlıyız. Bunun için milletimizin gönlündeki yerimizi daha da güçlendirmeliyiz. İşte kentsel dönüşüm-değişim dediğimiz projelerimizi süratle bitirmek durumundayız. Onun için de gecekondular, kaçak yapılaşma, bütün bunları bir an önce bizim yapacağımız kentsel dönüşüm, değişimle halletmemiz lazım. 2019 seçimlerine kadar kapısını çalmadık ev, sıkmadık el, tebessüm etmedik yüz bırakmayacak şekilde bir programla çalışmalarımızı sürdürmeliyiz” sözlerine yer verdi.

“İKTİDAR GÜCÜNÜ, GURURLANMA SÜRECİNE KATKIDA BULUNSUN DİYE KULLANMAMALIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kardeşlerim, benim sizlerden ricam şudur: AK Partili olmak gurur abidesi olmak değildir. İktidar gücünü gururlanma sürecine katkıda bulunsun diye kullanmamalıyız, tam aksine tevazu ehli olmak suretiyle vatandaşlarımıza yaklaşmalıyız. Bunu yapmak durumundayız. Aksi takdirde Rabbimin bize verdiği bu nimeti süratle kaybederiz. Ve bu bakımdan da tüm il, ilçe teşkilatlarımız kapı-kapı ana kademe, kadın kolları, gençlik kolları dolaşmak durumundayız. Bu parti hamdolsun şu 14-15 yıllık süre içerisinde yatırımlarıyla, her şeyiyle belli mesajları verdi, veriyor. Ama yeterli mi? Değil. Daha çok çalışmamız lazım, daha çok yatırımlar yapmamız lazım. İstiyoruz ki caddelerde ilerlerken, caddelerin sağında, solunda bu çarpık yapılaşmalar olmasın, bu çirkin görüntüler olmasın. Bir an önce belediyelerimiz buralardaki bu yapılaşmayı çok daha modern, insanca yaşanabilir hale dönüştürsün. Bu dönüşümleri gördüğümüz zaman iftihar ediyoruz. Ve istiyoruz ki, ‘bu millete yakışan neyse işte AK Parti onu yapıyor, yaptı’ denilsin.”

Belediyelerde hizmet gerektiğini; ancak bunun yeterli olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeterli olan nedir? Yeterli olan gönüllere girmektir, bunu anlayacağız. Eğer gönülleri alamıyorsak kaybederiz, onu niçin de ev ev dolaşacağız, kapı kapı dolaşacağız ve vatandaşımızla bu gönül birlikteliğini sağlayacağız” ifadelerini kullandı.