Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Trabzon İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katılarak, bir konuşma yaptı. Son olarak Nisan ayında toplu açılış töreni dolayısıyla Trabzon'a geldiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumartesi gününden itibaren ata yurdunda ziyaretlerde bulunduğunu, bölgedeki yatırımları incelediğini ve hemşerileriyle hasret giderdiğini söyledi. Katıldığı programlar hakkında bilgi veren ve yarın da Giresun'da AK Parti il toplantısı yapacaklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Böylece sıla-i rahim amacıyla başlattığımız bu ziyareti en verimli şekilde tamamlamış olacağız. Durmak yok, yola devam" dedi. “AK PARTİ, İLKLERİN PARTİSİ OLMA HÜVİYETİNİ HER GEÇEN GÜN PEKİŞTİRİYOR” Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Ağustos Pazartesi günü AK Parti'nin 16. kuruluş yıl dönümünü kutlayacaklarını, Kasım ayında da iktidarlarının 15 yılını geride bırakacaklarını hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kuruluşunun üzerinden 14-15 ay geçtikten sonra iktidara gelen ve bu kadar zamandır ülkeyi yöneten AK Parti siyasi hayatımızda ilklerin partisi olma hüviyetini her geçen gün daha da pekiştiriyor, daha da güçlü hâle getiriyor. Uzun iktidar dönemimizi ülkemizle birlikte kendimizi de sürekli yenilememize, ileriye taşımamıza borçlu olduğumuzu biliyoruz. Genel Merkezimizden Meclis grubumuza, teşkilatlarımızdan belediyelerimize, hükûmetlerimizden bürokrasiye kadar hiçbir alanda kendi statükomuzu oluşturmaya çalışmadık, tam tersine tabii ki başarıyı da ödüllendirerek sürekli kendimizi geliştirmenin gayreti içerisinde olduk. Eğer kendinizi güncellemezseniz, kendinizi geliştirmezseniz ülkeye bir şey veremeyeceğiniz gibi bu halk sizleri de iktidarda tutmaz." “AK PARTİ DEMEK TÜRK MİLLETİNİN GELECEĞİ DEMEKTİR” Değişimin hayatın kaçınılmaz bir gerçeği olduğunu akıllarından çıkarmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AK Parti kadroları içinde görev yapan hiç kimsenin kendi eksiğini, kendi defosunu, kendi ataletini, kendi hırsını partisine ve davasına zarar verecek şekilde halkımıza dayatmasına rıza gösteremeyiz. Milletimizle bağı zayıflayan, özellikle de çıkar ilişkileri içinde kirlenen, ihanet örgütleriyle irtibatlı hiç kimsenin AK Parti'ye zarar verecek şekilde bu çatı altında bulunması mümkün değildir. Çünkü AK Parti demek Türkiye demektir, Türk milletinin geleceği demektir. Ben tüm çalışmalarımı bu anlayışla yürütüyorum. Bunun için de her fırsatta milletimle birlikte olmayı bir hayat biçimi hâline dönüştürdüm, o bana ayrı bir zevk veriyor. Çünkü biz bu halkla buralara geldik, halkımıza sırtımızı dayadık, halkımız da sürekli arkamızda oldu ve bizi buralara taşıdı. Rabbime ne kadar hamdetsek azdır. Bu millet değil mi 15 Temmuz gecesi meydanlara çağırdığımızda meydanlara dökülen bu millet değil mi? F16'lara, tanklara, toplara göğsünü gererek şehadete yürüyen bu millet değil mi? 250 şehit, 2 bin 193 gazi neye dayanarak meydanlara çıktı? Bu milletin tarihinde bu yok ama bak şimdi oldu. Öyleyse bu millet için ne yapsak azdır, bu millet için ne yapsak yeridir. Öyle laf ola beri gele siyaset olmaz, tankların üzerine çıkarmış, ne oldu? Hemen önce gittiler pazarlıkları yaptılar, ondan sonra yol açıldı hop Bakırköy Belediyesine git ondan sonra orada kahve, çay demle ve oradan izlemiş, takip etmiş. Bunlarla siyaset olur mu? Git, Alman dergilerine röportaj ver ve bu röportajlarda da ülkeni oraya şikâyet et. Bu iktidar öyle bir iktidar ki Ankara'dan yola çıktın, 29 gün yanındaki o malum tiplerle bu ülkeye faydası olmayan tiplerle el ele omuz omuza devrim marşları çalarken bu ülkenin polisi seni korudu ve İstanbul'a götürdü. Ondan sonra diyorsun ki 'Bu ülkede güvenlik yok.' eline, diline dursun"dedi. "KENDİ ÇIKARINI PARTİSİNİN ÜZERİNDE GÖREN KİŞİ KADAR AK PARTİ'YE DÜŞMAN KİMSE YOKTUR" 40 yıllık siyasi hayatında insanlarla yüz yüze gelerek, onlara dokunarak yaptıkları iletişimin yerini hiçbir şeyin tutmadığını gördüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi," Medya, sosyal medya, basılı materyaller bütün bunlar bir yere, etkili oluyor ama bir yere kadar ama son noktayı mutlaka bizzat insanın koyması gerekiyor. Maalesef teşkilatlarımızda ve belediyelerimizde bu açık gerçeği unutan, milletle arasına adeta duvar ören arkadaşlarımızın bulunduğunu müşahede ediyorum, son zamanlarda bunu üzülerek söylüyorum, görüyorum. Kibir virüsünü kendimize yaklaştırmayacağız, asla, asla. Kibir, gurur onlar insanoğlu için değil, onlar Rabbimize aittir. Şayet bu virüsün bulaştığı bünyeler varsa onları da süratle temizlemeliyiz. Burada şu noktayı altını çizerek ifade etmekte fayda görüyorum, çok açık net söylüyorum, kendi çıkarını partisinin ve davasının üzerinde gören kişi kadar AK Parti'ye düşman kimse yoktur. Her kim ki AK Parti'yi bizden önceki dönemde ülke yönetiminde söz sahibi olan partilerin akıbetine sürüklemeye kalkarsa karşısında önce bu kardeşinizi bulur." Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye'nin derdinin, sıkıntısının ve ihtiyacının çok olduğunu ve bunları çözüm yoluna koyabilmek için öncelikle kendilerine çeki düzen vermeleri gerektiğine işaret ederek, "Milletimiz 15 yıl önce bize bu görevi tevdi etti. Bugüne kadar da milletimizin aynı vazifeyi bizden daha iyi yapabileceğine kanaat getirdiği kimse çıkmadığı için önümüzde daha uzun bir yol var. Ne diyorduk biz hatırlayın o ilk çıktığımız zamanlar, 'Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece, gideceğiz gündüz gece' diyorduk. Buna leke düşürmeyelim, gidelim gündüz gece. Çünkü bu millet, bu gençlik bizden çok şeyler bekliyor. Çünkü biz eğer bir tarih yazacaksak işte bunu böyle yazacağız" dedi. “ÇANAKKALE GİBİ 26 AĞUSTOS'U DA HER YIL ANMAYA BAŞLAYACAĞIZ” Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 Ağustos'ta Malazgirt'te olacağını ifade ederek, "Dedelerimizin o tarih yazdığı yerde şimdi onun torunları olarak biz adeta Çanakkale gibi 26 Ağustos'u da her yıl anmaya başlayacağız. Çünkü biz kendimize hedefler koyduk değil mi? Ne dedik? 2023. Ne dedik? 2053. Ne dedik? 2071. Öyleyse bunu şimdiden yaşamaya başlamamız lazım, biz ölüyoruz, öleceğiz" dedi. Bunun üzerine bir vatandaşın "Allah geçinden versin" diyerek kendisine seslenmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Öleceğuk da duracak hâlimiz yok ama hiç olmazsa torunlarımıza şimdiden bunu ne yapalım, aşılayalım, onları hazırlayalım ve bunun gayreti içerisinde olacağız. Milletimizin bizden somut beklentilerini ifade eden bu hedeflere mutlaka ulaşmak zorundayız. Onun için 2019 çok önemli, ardından 2023 çok ama çok önemli yani bunun için çok çalışmamız lazım" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2019 için asla fire veremeyiz. Çok iyi çalışmamız lazım" dedi ve bu seçimlerin önceki seçimler gibi olmadığının önemine işaret etti. Eskiden yüzde 34 ile de parlamentoda bir numara olunabildiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi bu yok. Şimdi yüzde 50 artı 1'i alacaksın. Almadığın takdirde bu işi yüklenemezsin. Peki, bunu almaya hazır mıyız? Bunun için kapı kapı dolaşmaya hazır mıyız?" diye sordu. Salondakilerin yanıtı üzerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi daha fazla olması lazım. Ana kademe dolaşacak, kadın kollarımız dolaşacak, gençlik dolaşacak" dedi. “MİLLETE EFENDİ OLMAK İÇİN DEĞİL, HİZMETKÂR OLMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK” Salondaki bir grubun, "Camiler kışlamız, müminler asker, bu ilahi ordu dinimi bekler, Allahu ekber, Allahu ekber" dizelerini okuması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu, "Elhamdülillah bak nereden nereye geldik. Ben bunu bir okudum girdim içeriye ama şimdi devran değişti. Ya bu devletin kitaplarında yer alan bir şiirdi, yani düşünebiliyor musun ve Ziya Gökalp'a ait. Buna rağmen biz bunu okuduk diye attılar bizi içeri ama hayır varmış. Tam Medrese-i Yusufiye oldu ama 10 bine yakın mektup aldım. Mektuplar geliyordu ben sabah namazına kadar gece onlara cevap yazıyordum. Şimdi bazı yerlere gidiyorum, o yazdığım cevapları alanlar bana gösteriyorlar. Bu ayrı bir mutluluk ha. Elhamdülillah. Nerelerden nereye..." Cumhurbaşkanı Erdoğan, millete efendi olmak için değil, hizmetkâr olmak için yola çıktıklarını belirterek, Şeyh Edebali’nin nasihati ile "insanı yaşat ki devlet yaşasın" dediklerini, bu ilke ile ülkenin yönetim anlayışını kökten değiştiren bir parti olarak 2023 hedeflerini mutlaka hayata geçireceklerini bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeter ki şu 2019'u bir defa halledelim. İşte bunun için bir defa imanımız olacak. İnanacağız değil mi buna? 2019'da bu işin ilk etabını Allah'ın izniyle bitireceğiz. Buna inandık mı?" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Salondan güçlü bir ses gelmiyor. Buna inandık mı?" sorusunu tekrar yöneltti ve aldığı "evet" yanıtından sonra, “Böyle olun” dedi. “ÖNÜMÜZDEKİ EN BÜYÜK İMTİHAN 2019 SEÇİMLERİ” Geçen 15 yılda yaptıklarının çok önemli olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ama asıl hedeflerimizin henüz oldukça uzağındayız. Tempomuzu artırmalıyız, gece gündüz çalışmalıyız. Bu süreçte önümüzdeki en büyük imtihan da 2019. Yeni yönetim sistemimizin tüm unsurlarıyla ilk defa devreye gireceği 2019 seçimine kadar çok sıkı bir çalışma sergilemeliyiz. İşte yeni yönetim anlayışının ilk emaresi ne? İşte bu kardeşiniz, partili cumhurbaşkanı olarak şimdi karşınızda. Daha önce bu yoktu. İşte bunu 16 Nisan'da hallettiniz. Şimdi öbür etabına geçiyoruz, 2019. O hallolduğu zaman devran bir başka değişecek. Önce mahalli idareler, ardından da milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde elde edeceğimiz netice, bizim daha sonraki yol haritamızın en büyük belirleyicisi olacaktır" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin hem terörle mücadelede hem de ekonomik saldırılar bakımından en sıkıntılı dönemini geride bıraktığına inandığını belirterek, "Hükûmetimiz, şu anda aynı zamanda Süleyman kardeşim de başta olmak üzere..." şeklinde devam etti. “REFAH, HUZUR VE MUTLULUK 780 BİN KİLOMETREKAREYE HÂKİM OLACAK” Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: "Ülkemizle ilgili kötü niyetleri olanlar, elbette açık veya gizli bize zarar vermeye çalışacaklardır ama ne demiştik, ey FETÖ'cüler nereye kaçarsanız kaçın sizi inlerinize kadar kovalayacağız. Ey PKK sizi de kovalayacağız, DEAŞ, sizi de kovalayacağız. İşte Cudi'de, Gabar’da, Küpeli’de, Kandil’de neresi olursa olsun gideceğiz. Artık bizim askerimiz, polisimiz, jandarmamız, aralarında en ufak bir nifak yok. Elhamdülillah şimdi hepsi el birliği gönül birliği içerisinde gidiyorlar, ele ele gidiyorlar ve hepsi de şehadete yürüyorlar. Bu ne mutluluk. İnşallah bu anlayışla beraber bu temizlik harekâtı bitecek, refah, huzur, mutluluk 780 bin kilometrekareye hâkim olacak. Atlattığımız her badire bize yeni tecrübeler ve onunla birlikte yeni dirençler kazandırıyor. PKK'nın da FETÖ'nün de DEAŞ'ın da diğer terör örgütlerinin de eylem kapasiteleri büyük ölçüde daralmıştır. Kimi Batı ülkeleri başta olmak üzere Türkiye'ye yönelik husumet içinde olan çevrelerin tezgâhlarını da büyük ölçüde deşifre ettik. Terör örgütleri ile birlikte kol kola sahnelenmeye çalışılan senaryoları, aynı şekilde birer birer boşa çıkartıyoruz. Bir şeyler söylüyorlar. Kendileri ile yüz yüze bunlara çok açık net yaptıkları yanlışları anlatıyoruz. Eviriyorlar, kıvırıyorlar. Diyoruz ki siz busunuz. Önce bize bunun cevabını verin. İşte Pensilvanya'da, malum şarlatan orada. Onun arka takımı, onlar da başta Almanya olmak üzere Avrupa'da ve bütün buralarda bunlar geziyorlar. Siz, bu teröristleri besliyorsunuz, ondan sonra kalkıp diyorsun ki 'Filancayı bize verin.' Kusura bakma, senin yargın varsa, benim de yargım var. Önce vereceksiniz, ondan sonra bizden de alacaksınız. Vermeden yok. Artık eski Türkiye yok, bu Türkiye yeni Türkiye." “TÜRKİYE, GEÇEN ÜÇ YILDAKİ ZORLU SÜRECİ DİMDİK ATLATTI” Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomide tüm göstergelerin olumlu yönde bir yükselişin işaretlerini verdiğine dikkati çekti. Türkiye'nin geçen üç yıldaki zorlu süreci dimdik atlattığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnşallah bundan sonraki işimiz, hiç endişe etmeyin, daha kolay. AK Parti’siz bir Türkiye'nin ne demek olduğunu, 7 Haziran 2015 ile 1 Kasım 2015 seçimleri arasındaki dönemde hep birlikte gördük, tecrübe ettik. Eğer orada bir koalisyon yanlışına düşülseydi Türkiye biterdi onu söyleyeyim ama elhamdülillah düşmedik" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, o dönem erken seçim kararının alındığını ve milletin AK Parti'ye tek başına iktidar olma görevini verdiğini anımsatarak, "Adeta bir sırtlan gibi ülkemizin yere yıkılmasını bekleyenlerin gerçek yüzlerini milletimizle birlikte ortaya çıkardık. 15 Temmuz'da milletin üzerine tankla, uçakla yürümeye, buraya kadar bu işi vardıracak, gözlerini karartanların elinde artık çok fazla koz kalmadı" dedi. “HEDEFLERİMİZE YÜRÜMEKTEN ALIKOYMAYA YÖNELİK PROVOKASYONLARA İTİBAR ETMEYECEĞİZ” Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihtiyatı asla elden bırakmayacaklarını vurgulayarak, "Şimdi bakıyorsunuz bazen çıkıyorlar, 'Bu ay bir şeyler olabilir.' Oradan birisi çıkıyor, 'Bu ay bir şeyler olabilir.' Bunlar züğürt ya şimdi durmadan böyle akılları karıştıracaklar. Zaten siz ne zamandan beri 'Bu ay bir şeyler olabilir' deyip durup, kendi sosyal medyanızdan bir şeyler yapmaya çalışıyorsunuz. Artık ne yaparsanız yapın mızrak çuvala sığmıyor. Artık kendinizi gizlemeniz mümkün değil. Bizi kendi içimize sıkıştırıp hedeflerimize yürümekten alıkoymaya yönelik provokasyonlara da artık itibar etmeyeceğiz. Türkiye, hem terör örgütleriyle mücadele edecek hem de hedeflerini hayata geçirecek güce, imkâna, kararlılığa sahiptir" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu süreçte AK Parti'nin sağlam durmasının önemine işaret ederek, "Büyük ve güçlü Türkiye için her zamankinden daha çok çalışmak, ter dökmek, mücadele etmek mecburiyetindeyiz. Çünkü AK Parti sendelerse Türkiye'nin sendeleyeceğini bilmeliyiz" diye konuştu. “TECRÜBEYİ DE DİNAMİZMİ DE DEĞERLENDİRECEĞİZ” Kongrelerde göreve gelecek teşkilatların bu anlayışla oluşturulacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimse gücenmesin, kırılmasın. Elimizden geldiğince adil ama değişmesi gerekenleri, kusura bakmayın değiştirmek durumundayız. Bunu bir bayrak yarışı olarak görmelisiniz. Bunu yapmak zorundayız. Çünkü yeni bir heyecan, bir hücre tazelenmesi, bir güç kanalize etmek, buna mecburuz. Bunu yapacağız ki şu kalan 20 ay içerisinde bambaşka bir şekilde inşallah geleceğe yürüyelim. Bundan kimse gücenmemeli, kırılmamalı. Biz aynı davanın erleri değil miyiz? Aynı davanın erleriyiz. Niye güceniyoruz, gücenmeyeceğiz. Ha ben götürmüşüm ha sen götürmüşsün, seve seve bayrağı teslim edeceğiz. Teslim ettikten sonra kaybolmayacağız, 'Emrindeyim komutan' diyeceğiz. Şayet bu yenilenmeyi sağlayamazsak, hem mahalli idareler seçimleri hem de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, milletvekili seçimlerinde işimiz çok zor olur. Ben partimizin teşkilatlarında görev alan tüm kardeşlerime güveniyorum. İnşallah milletimize mahcup olmayacağız" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti teşkilatında bugüne kadar görev alan ve ahirete intikal edenlere Allah'tan rahmet dileyerek, hayatta olanlara ise sağlık, esenlik, mutluluk temennisinde bulundu. Yeni yapılanmada daha önce AK Parti teşkilatında görev almış kişilerin de olabileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Daha önce görev yaptı, şimdi niye görev yapsın' falan böyle bir şey yok. Bu bir kadro tazelenmesi. Tecrübeyi de değerlendireceğiz, dinamizmi de değerlendireceğiz" şeklinde konuştu. “DEVLETİMİZE HEP BERABER SAHİP ÇIKACAĞIZ” Kardeşlik bağını sıkı tutmanın önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: "Hep söylerim, biz ilçelerimizin, ilimizin Ömerlerini bulacağız ve bu Ömerlerle teşkilatı kuracağız. Yani listeler açıklandığı zaman halk şunu görmeli, duymalı, bilmeli, 'Filanca mı? Onun olduğu yerde kim bulunmaz, seve seve ben de orada olurum' demeli ama öyle bir isim olur ki 'Filanca mı? Bu hırsızı nereden buldun?' bunu dedirtmemek lazım. Burada çok dikkatli olacağız. Ben teşkilatıma güveniyorum, inanıyorum ve inşallah bu hassasiyetler içerisinde teşkilatımızın oluşacağına inancım sonsuz." Rabia işareti yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bu, bizim manifestomuzdur" dedi ve sözlerini şöyle tamamladı, "Tek millet, 80 milyon tek milletiz. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Gürcü'sü, Abaza'sı, Boşnak'ı hepsi tek millet. Niye? Biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz onun için. İki tek bayrak, şu bayrağımızın bir benzeri olabilir mi? Rengi şehidimizin kanının rengi, hilal bağımsızlığımızın ifadesi, yıldızlar şehitlerimizin ta kendisi. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Peki vatan? 780 bin kilometrekare ile tek vatan, bunu kimse bölemeyecek. Bölenin işte görüyoruz, Cudi'de, Tendürek'te, Bestler Deresi’nde, Küpeli'de ne yaptıysak onu yaparız, gömerek yola devam ederiz. Tek devlet. O da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka devlet yok. Bu devletimize de hep beraber sahip çıkacağız." AK PARTİ TRABZON İL BAŞKANLIĞINI ZİYARET Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, konuşmasının ardından AK Parti Trabzon İl Başkanlığını ziyaret etti. İl başkanlığına gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, AK Parti Trabzon İl Başkanı Haydar Revi ve diğer partililer karşıladı. Ziyaretin ardından il başkanlığı binasının balkonundan kendisini bekleyen vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Vatandaşların bir anda AK Parti'nin İl Başkanlığının önünü doldurduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siz ne güzel insanlarsınız. Sizin bu aşkınızı karşılıksız bırakmak mümkün değil. Onun için biz bu yolları beraber yürüyeceğiz, 15 sene beraber yürüdük inşallah bundan sonra da beraber yürümeye var mıyız? 2019'a hazır mıyız? 23'e hazır mıyız?" diye konuştu. "Rabia" işareti yaparak vatandaşlara, "Bu manifestoyu unutmuyoruz değil mi?" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlardan manifestoyu söylemelerini istedi. Vatandaşların "tek devlet" ve "tek bayrak" şeklinde söylemeye başlaması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sırasını kaybetmeyeceğiz, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bunu birileri bilmeyebilir Kılıçdaroğlu gibi ama ona da şimdi bu akşam öğrenme görevi verdik, öğrenecek, bu manifestoyu öğrenecek. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet, bizi kimse bölemeyecek. Ama ben sizden bir şey rica ediyorum bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız. Bizde ayırt etmek yok çünkü biz yaratılanı yaratandan ötürü sevdik" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti Trabzon İl Başkanlığı ziyaretinde, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, milletvekilleri ile belediye başkanları da hazır bulundu.