Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi'nde partisinin Genişletilmiş İl Seçim İşleri Başkanları Toplantısı'na katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, partisinin genel merkezine ilave olarak inşa edilen Seçim Koordinasyon Merkezi'nin ülkeye, millete ve şehirlere yapılacak hizmetlerin çıtasını yükseltme iradelerinin bir sembolü olduğunu söyledi.

"Daha önemlisi ülkemizin önemli bir seçimi öncesinde burada bir araya gelişimiz sıradan bir parti programı olmanın ötesinde anlama sahiptir." değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, milletin önüne yeni hedefler, yeni vizyonlar koyarken buna uygun kadroları yetiştirmeyi ve bu kadroların işlerini yapacağı mekanları hazırlamayı da ihmal etmediklerini vurguladı.

Erdoğan, "Biz sadece AK Parti'ye 18. seçimini kazandırmak, Cumhur İttifakı'nı bir kez daha zafere ulaştırmak için çalışmıyoruz. Bununla birlikte Cumhuriyetimizin ilk asrını acısıyla, tatlısıyla geride bırakan Türkiye'nin ikinci asrının yol haritasını da oluşturuyoruz." diye konuştu.

Genel merkez ile il, ilçe, belde, mahalle, köy teşkilatlarıyla, kadın ve gençlik kollarıyla, Meclis gruplarıyla, belediye kadrolarıyla davalarına gönül veren herkesle bu şuur içinde çalışmaların yürütülmesi, bu kararlılıkla hedeflere yürünmesi gerektiğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İktidarlarımız döneminde gerçekleştirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımları bundan sonraki vizyonlarımızın altyapısıdır. Asıl işimiz yeni başlıyor, Türkiye Yüzyılı yeni başlıyor. Bizden önceki kuşakların, bizim, bizden sonraki kuşağın yaşadığı eski Türkiye dönemini tamamen kapatıyoruz. Tek parti faşizminin, darbelerin, cuntaların, zulümlerin, koalisyonların, krizlerin, istikrarsızlıkların Türkiye'sini bir daha gelmemek üzere tarihin tozlu raflarına kaldırıyoruz. Artık devir, Türkiye Yüzyılı devridir. Hamdolsun Türkiye Yüzyılı'nın ayak sesleri gümbür gümbür geliyor.

Hala eski Türkiye özlemi içinde olanların yüreğine her seçimde bir 'Acaba' hevesi dolduğunu biliyoruz. Seçim sonrası hakikatler yüzlerine tokat gibi inince kös kös yerlerine dönüyorlar. Emin olun, bu seçimde de birilerinin yüreği kıpır kıpırdır, böylece devam edecek. İstiyorlar ki, önce belediye yönetimlerini ele geçirsinler, ardından ülkeyi yeniden huzursuzluğa, istikrarsızlığa, kaosa sürükleyip, merkezi yönetime göz diksinler. Sanmayın ki belediye yönetimlerini belediyelere hizmet etmek, insanımızın hayatını kolaylaştırmak için istiyorlar. Böyle bir düşünceleri kesinlikle yok. Dertleri, belediyeler üzerinden elde edecekleri rantı, kirli ittifak ortaklarıyla birlikte yağmalamaktır. Seçim sonuçları istedikleri gibi çıkarsa, bu tabloyu programsız, projesiz, emeksiz bir şekilde iktidarın kucaklarına düşmesini sağlamaya çalışmak için de kullanacaklardır."

"CHP bölücülerle, terör örgütü mensuplarıyla işbirliğine girecek kadar rotasını kaybetmiştir"

Dünyanın, Türkiye'nin ve şehirlerin çehresinin değiştiğini, ülkedeki muhalefet anlayışının ise hiç değişmediğini ifade eden Erdoğan, "Bilhassa, ülkenin ikinci büyük partisi sıfatına sahip CHP, bırakın olumlu yönde değişmeyi, bölücülerle, terör örgütü mensuplarıyla işbirliğine girecek kadar rotasını kaybetmiştir. Üzülerek görüyoruz ki CHP'de, bölücülerin ve yapay zekanın sözü, bu partiye yıllarca emek vermiş, bu partiye gönül vermiş insanların sözünden daha fazla geçiyor." dedi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

"İstanbul'da bölücü örgütün uzantılarıyla el ele, kol kola yürümekten, bölücülerin sembolleri altında ortak miting yapmaktan utanmıyorlar. Neyin karşılığında Kandil ile uzlaşıldığını, allayıp pulladıkları Kandil uzlaşısı için bu noktada bölücü örgütün uzantılarına ne vadettiklerini kimse bilmiyor. CHP'nin içine düştüğü bu vahim tablo, AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizim sorumluluğumuzu daha da artırmaktadır.

Hamdolsun, 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde milletimiz o eşsiz irfanıyla ülke iradesini yeniden bize vererek, böyle bir felakete müsaade etmedi. Şimdi aynı durum, belediyeler için geçerlidir. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle belediyelerde de bu köhne, siyaset anlayışı itibarıyla yörüngesini kaybetmiş partilere, şehirlerimizi teslim etmeyeceğiz. Bunun için hep birlikte çok çalışmamız gerekiyor."

Seçimin iki yerde kazanıldığını, bunlardan birincisinin saha, sokak, evler, iş yerleri, insanın olduğu her yer; ikincisinin ise sandık olduğunu belirten Erdoğan, "Saha çalışmalarını iyi yürütemez, oy verme günü sandığa çok sıkı sahip çıkamazsak, elimizdeki seçimi de kaybederiz. Unutmayınız, bizim siyaset anlayışımızda vatandaşa 'tıpış tıpış oy vereceksiniz' dayatmasında bulunmanın yeri asla yoktur. Hiçbir insanımız, bize oy vermeye mecbur ve mahkum değildir. Biz çok çalışarak, her bir insanımıza ulaşarak, şehrimizin her karışını alın terimizle sulayarak, gönüllere girerek sandıkta oyu alacağız." diye konuştu.

Erdoğan, bugüne kadar yaptıklarıyla, bundan sonraki projeleriyle, şehirleri en iyi kendi partilerinin yöneteceğine vatandaşları ikna edeceklerini ifade ederek, "Aksi takdirde kimse bizim kara kaşımıza kara gözümüze bakıp da oy vermez." dedi.

Teşkilatların seçim işleri ve seçim koordinasyon merkezlerinin sorumlularının bu konuda birinci derece sorumluluk sahipleri olduklarını söyleyen Erdoğan, "İl ve ilçe teşkilatlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkan ve meclis üyesi adaylarımız, gece gündüz sahada koştururken onları siz yönlendirecek, stratejiyi siz hayata geçireceksiniz." ifadelerini kullandı.


Erdoğan, seçimin tüm safhalarına hakim olunması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

"Aksi takdirde gönüllerde kazandığımız seçimi, sandıkta kaybederiz. Bizim kimsenin oyunda gözümüz yok ama bize verilmiş tek bir oyun zayi edilmesine de rıza gösteremeyiz. En küçük bir zafiyet, en küçük bir gaflet, en küçük bir boşluk hiç şüpheniz olmasın mutlaka aleyhimize kullanılacaktır. Çünkü kimi yerlerde karşımızda diğer pek çok nakisalarıyla, arızalarıyla beraber ahlaktan da yoksun, siyaset haramileri vardır. Meydanı bu siyaset haramilerine bırakmayacağız."

"Sahada yoksanız sandıkta esameniz okunmaz"

Erdoğan, gece gündüz çalışarak 31 Mart günü milli iradenin sandıkta en sağlıklı şekilde tezahürünü temin edeceklerini ve seçim gününe kadar da sahaya damgalarını vuracaklarını dile getirdi.

Medya ve sosyal medya başta olmak üzere modern iletişim yöntemlerinin önemine değinen Erdoğan, "Ama yarım asra yaklaşan siyasi tecrübemizle biliyoruz ki sahada yoksanız sandıkta esameniz okunmaz. AK Parti kurulduğu günden bu yana girdiği her seçimden birinci çıkmayı hem saha hem sandık hakimiyeti sayesinde başarmıştır. İnşallah 31 Mart'ta da hem ülke geneli hem de büyükşehir il, ilçe, belde düzeyinde birinciliği yine kimseye kaptırmayacağız." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milleti kandırmaya çalışan birilerinin 31 Mart sürecinde de yine meydanlara çıktığını belirterek, bu kişilerin sokakta "ben şu partiden adayım ama aslında gönlüm AK Parti veya Tayyip Erdoğan'dan yana" diyerek destek istediğine dikkati çekti.

"Sirk cambazlarına asla prim vermeyiniz"

Türkiye'nin özgür ve demokratik bir ülke olduğunu, isteyenin istediği partide siyaset yapma ve aday olma hakkının bulunduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Herhangi bir partide, bir müddet siyaset yaptıktan sonra yolunu ayırıp başka istikamete gidenlerin de yeri artık orasıdır. Şunu da açık ve net söylüyorum; 'Ben seçimi kazanırsam kazandıktan sonra yine AK Parti'de olacağım' diyen sirk cambazlarına asla prim vermeyiniz. Bunlar sirk cambazı. 'Ben şimdi buradan aday oldum ama seçimden sonra yine AK Parti'ye gideceğim' diyen sirk cambazlarına da aldanmayın. Biz işimize bakacağız. Biz, şu anda yoğun bir şekilde çalışacağız ve Allah'ın izniyle de 31 Mart akşamı gümbür gümbür sandıkları patlatarak yolumuza devam edeceğiz."

Geçmişte AK Parti'de bulunup hangi sebeple olursa olsun başka partiye gidenler için de aynı durumun geçerli olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu durumdaki hiç kimsenin AK Parti adına konuşma, oy isteme, hatta böyle bir imada bulunma hakkı olmadığını vurguladı.

Erdoğan, AK Parti'nin şahısların değil bir davanın, bir ülkünün, ülkeye ve millete hizmet uğruna adanmışlığın partisi olduğunu ifade ederek, "Her kim AK Parti çatısı altında bu kadim davaya hizmet ediyorsa başımızın üstünde yeri var. Ama AK Parti'den ayrılıp da bu partinin gölgesinde korsan siyaset yapmaya kalkana da kimse kusura bakmasın, eyvallah etmeyiz." dedi.

"Hem parti hem hükümet olarak yapacak çok işimiz var"

"Bizim partimizde görevler bayrak yarışındaki etaplar gibidir." değerlendirmesini yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekili seçiminde uyguladıkları üç dönem kuralı başta olmak üzere AK Parti'nin kendi iç değişimini sağlamaya yönelik ilkeleri bu sebeple getirdiklerini söyledi.

"Genel Başkan olarak benim bazı tasarruf yetkilerim var, o ayrı. Ama şunu bilelim ki birilerinin dediği gibi istediğimiz zaman istediğimiz şekilde har vurup harman savurmak, işte bu yok." diyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Onun için de şu anda geçmişte görev alanların daha sonra aynı konumda veya daha farklı konumlarda yeniden görev almalarının önünde hiç bir mani bulunmuyor. Nitekim hem milletvekilliğinde hem belediye başkanlığında hem teşkilatlarımızda geçmişte benzer görevleri yapmış arkadaşlarımıza yeniden sorumluluk tevdi ettiğimiz pek çok örnek var. Burada asıl olan unvan değil, ülkemize ve milletimize hizmet için çalışan, partimizin başarısına mümkün olan en üst seviyede katkı vermektir. AK Parti, milletimizin gönlündeki yerini güçlendirerek yoluna devam ettiği sürece her arkadaşımızın emeğine, birikimine, enerjisine, gayretine ihtiyacımız olacaktır. Türk siyasetine getirdiğimiz en büyük yenilik, gördüğümüz bu yaklaşıma tahammül edemeyip de kendine başka yol çizenlere biz sadece üzülürüz, 'Yolun açık olsun, güle güle' deriz. Bizim hem parti hem hükümet olarak yapacak çok işimiz var. Mevcut arkadaşlarımızın yanı sıra aramıza yeni katılan gençlerimizle yolumuza, mücadelemize eser ve hizmet siyasetimize devam etmek mecburiyetindeyiz."

Kırboğa'dan Katz'a sert tepki Kırboğa'dan Katz'a sert tepki

"Cumhur İttifakı olarak ortak adaylarla seçime gidiyoruz"

Türkiye'ye 15 Temmuz'dan beri kazandırdıkları diğer bir önemli siyasi değerin de Cumhur İttifak'ı olduğunu vurgulayan Erdoğan, ülkenin birliği, milletin beraberliği, devletin bekası, vatan topraklarının bütünlüğü, milli iradenin üstünlüğü ile büyük ve güçlü Türkiye hedefi etrafında oluşan Cumhur İttifakı'nın tarihte eşi ve benzerinin bulunmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin nesilden nesile bir efsane gibi anlatılacağına inandığımız Cumhur İttifakı'nın kurulmasındaki ve yürütülmesindeki emeğini bilhassa ifade etmek istiyorum. Cumhur İttifakı'na destek veren diğer partilere ve genel başkanlarına da ayrıca teşekkür ediyorum. 31 Mart'ta da büyükşehirlerde ve illerimizin bir kısmında Cumhur İttifakı olarak ortak adaylarla seçime gidiyoruz. Bizim adayımızın olduğu her yerde MHP teşkilatlarının, MHP teşkilatlarının adayının olduğu her yerde de AK Parti teşkilatlarının aynı azim, heyecan, kararlılık ve samimiyetle çalıştığından şüphe duymuyorum." dedi.

Yaptıkları toplantının ardından sahadaki çalışmaların yeni bir ivme kazanacağını dile getiren Erdoğan, "31 Mart akşamı coşkuyla kutlayacağımız seçim zaferimiz konusunda sizlere güveniyorum, inanıyorum." ifadelerini kullandı.

"Süreci en güzel şekilde 31 Mart'a kadar dayanışma içinde devam ettireceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının ardından parti genel merkezi önünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin doğum gününü kutlayıp kutlamadığı sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devlet Bey, her zamanki nezaketini, kibarlığını bu defa da gösterdi. Çok da zengin bir nezaket. Yaşım miktarınca güller gönderdi. Yine kendine has estetiği içinde olan, henüz daha görmedim, bir kalem gönderildiğini söylediler. Doğum yıl dönümümü kutladığı gibi Cumhur İttifakı'nın çalışmasıyla ilgili de tebrikleştik." diye konuştu.

Erdoğan, yarın Manisa'ya gideceğini, süreci en güzel şekilde 31 Mart'a kadar dayanışma içinde devam ettireceklerini söyledi.

Yeniden Refah Partisi yetkililerinin yerel seçimlere ilişkin açıklamaları sorulan Erdoğan, "Yeniden Refah'ın tavrını sizler de biliyorsunuz. Birçok yerde Cumhur İttifakı ile hareketi söz konusu değil. Milletvekili seçimlerindeki durumdan şu anda adeta kopmuş vaziyette. Yeniden Refah olarak ya bizden ayrılmış olanlar veya bize karşı tavır içinde olanları aday çıkardılar. Onlarla yollarını devam ettiriyorlar." dedi.

Hafta sonu düzenlenecek Antalya Diplomasi Forumu'nda Gazze konusunda nasıl bir lider diplomasisi yürütüleceği sorulan Erdoğan, "Oraya katılan liderlerin gündeminde Rusya-Ukrayna var, İsrail-Filistin olayı var. Bunlar orada ciddi manada işlenecek konular. Katılacak liderler orada bu konuda kararlı şekilde duracaklar. İkili görüşmelerimizde bunların üzerinde duracağız." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesi ve Putin'in olası Türkiye ziyaretinin tarihine ilişkin soru üzerine, "Şu anda çok kısa zaman içinde bir ziyaret değil ama bu ziyareti geciktirmeden yapacağı ifadesini kullandı. Türkiye'nin uluslararası platformdaki tutumuyla ilgili memnuniyetini bana ısrarla söyledi. Aramızdaki bu ilişkilerin kararlı bir şekilde devamından yana olan memnuniyetini ifade etti." dedi.

F-16'ların teslimi

Erdoğan, "ABD'nin F-16 teslimine ilişkin bir takvimlendirme söz konusu mu? ABD'li senatörler ile de görüştünüz. Bu görüşmeler Türkiye'nin F-35 projesine dönüşüne kapı aralar mı?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:

"Şu andaki planınız, programımız F-35’ten öte F-16'ya kilitlenmiş vaziyetteyiz. Gerek Kongre gerekse Senato, senatörlerle yaptığımız görüşmede F-16 ile ilgili ne adımlar atarız, onları görüştük. Arkadaşlarımızın muhataplarıyla yaptığı görüşmelerde bu konu üzerinde ısrarla duruyoruz, takipçisiyiz."

Erdoğan, ramazan ayında seçim çalışmalarının nasıl devam ettirileceğine ilişkin soru üzerine, "Arkadaşlarımız, hep birlikte çalışıyoruz, iftar programları mı olur, aynı şekilde mitinglere devam mı ederiz... Ama biliyorsunuz AK Parti'nin bu konudaki kararlı duruşu devam edecek." dedi.

Irak'a bir ziyaret gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği sorulan Erdoğan, "Seçim sonrası." cevabını verdi.

Editör: Haber Merkezi