Tawakkol Karman Vakfı tarafından, Yemen krizinin büyüt boyutlarıyla ele alınarak iç, dış, bölgesel ve uluslararası sorunlara ışık tutulması amacıyla düzenlenen "Yemen: Savaşın Tehditleri ve Barışın Fırsatları" Konferansı başladı. Konferansta konuşan Vakıf Başkanı ve Nobel ödüllü aktivist Tawakkol Karman, Yemen'i konuşmak üzere bir araya geldiklerini, konferansa davet edilen birçok katılımcıyla Yemen'deki sorunları konuşacaklarını söyledi. Buradan tavsiye niteliğinde kararların çıkacağını belirten Karman, bu kararların Yemen'deki barışa katkı sağlayacağına inandığını ifade etti. Karman, Yemen'in 4 yıldır son derece zorlu bir süreç yaşadığını dile getirerek, "Savaşın ve darbenin sonunda bu acılar çekiliyor. Yemen'in, Yemenlilerin var olan zorlu sürece karşı ne kadar direndiklerini biliyoruz. Bu önemli olmasının yanı sıra son derece tehlikeli bir durum da arz ediyor. Bu, bir kargaşaya sebebiyet veriyor. Orada silahlı grupların oluşmasına sebebiyet veriyor. Bu da tehlike arz etmektedir." diye konuştu. Yemen'le alakalı konuşulduğunda bazı gerçeklerin gözardı edilmemesi gerektiğine işaret eden Karman, "2011'e geldiğimizde barışçıl protesto gösterileri başladı, Arap Baharı bu ülkede de yaşandı. Bu devrimde adalet, özgürlük, demokrasi ve kanun ülkesi taleplerinde bulunuldu. Bu yapılırken de karşıt bir taraf oluştu. Bu da demokrasi talep eden insanlara karşı tehdit oluşturdu." ifadesini kullandı. Var olan sürece karşı oluşan gruplaşma sonucunda Yemen devrimini arkadan vuran bir yapının oluştuğunu aktaran Karman, dolayısıyla birçok siyasi grup ve birçok aşırıcı olarak belirtilen grubun ortaya çıktığını anlattı. "Batılı güçler, demokrasi sınavından kaldı" Karman, yapılan bu tür komploların Batılı güçler tarafından tasarlandığına dikkati çekerek, "Batılı hükümetler demokrasi sınavından sınıfta kaldılar ve demokrasi talebine destek olmaktan ziyade köstek oldular. Arap Baharı sırasında bize destek verenlerin sonrasında Arap hükümetleri istibdatçı ve diktatörlerin yanında yer aldıklarını gördük." ifadelerini kullandı. Yemen'de oluşan bu durumda Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) etkisinin çok olduğuna işaret eden Karman, "Yemen'in durumu artık içinden çıkılmaz bir hale sokuldu. Yemen'de meşruiyet ortamı beklerken, bu güçler ülkeyi çok daha kötü bir duruma getirdi. Kendi ajandalarını ve siyasetlerini uygulamak istediklerini gördük. Bunun neticesinde Yemen'in kazanımlarını almak, yerel kaynaklarından istifade etmek, o coğrafyaya sahip olmak için oradaki çatışmaları fırsat olarak kullandılar." diye konuştu. Tawakkol Karman, Yemen'de şu anda insani bir felaket yaşandığına vurgu yaparak, ülkenin dana önce hiç görmediği bir yıkımla karşı karşıya kaldığını anlattı. Ülkede yeraltı hizmet alanında, eğitim, sağlık, su ve elektrik noktalarında sıkıntılar çekildiğini belirten Karman, şöyle konuştu: "Orada dünyada yaşanmayan acılar yaşanıyor. BM raporuna göre oradaki 8 milyondan fazla kişi gıdaya ihtiyaç duyuyor. 2 milyondan fazla çocuk, ve 2 milyona yakın hamile kadın orada yardıma muhtaç. Açlık oradaki 14 milyon kişiyi etkiliyor. Bu da oradaki halkın neredeyse yarısını teşkil ediyor." "Emel Hüseyin, milyonlarca çocuktan sadece biri" Karman, açlığa bağlı olarak durumu kötüleşen 7 yaşındaki Emel Hüseyin'in hayatını kaybettiğine dikkati çekerek, "Emel Hüseyin, açlıktan öldü ve o oradaki milyonlarca çocuktan sadece biri." dedi. Yemen'deki savaşın mutlaka sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Karman, uluslararası kamuoyundan bu konuda net bir karar çıkması gerektiğini söyledi. Karman, Yemen'de bu savaşın devam etmesinin uluslararası güvenliğe ve bölgeye de zarar verdiğini ifade ederek, şunları anlattı: "Kesinlikle savaşın bitmesi lazım. Barış ortamı olması lazım. Oradaki havalimanları, limanlar, adalar ve sahillerin tekrar açılması lazım. Yemen'deki ticaretin tekrar başlaması gerekiyor. Suudi Arabistan ve BAE'ye sesleniyorum, oradan elinizi çekin. Bu bölgeyi bırakın, oradaki terör gruplarına desteği kesin. Tahran'a sesleniyorum, Yemen'i bırakın, oradaki Husileri desteklemeyin, Yemen'in yıkımına ara verin." Yemen'deki bu kargaşanın sona ermesi için Suudi Arabistan, BAE ve İran'ın buradan elini çekmesi gerektiğini dile getiren Karman, savaşı durdurmanın en önemli şartının bu olduğunu söyledi. Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesine de değinen Tawakkol Karman, konuşmasını şöyle tamamladı: "Bu, dünyada şok etkisi yarattı. Katledildiği mekan son derece acı verici, yöntem de son derece kötü ve son derece cani bir şekilde. Maalesef DEAŞ'a benzer taktiklerle katledildi. Gerçeğin ortaya çıkması gerekir ve suçlu kimse isimleri, unvanları ne olursa olsun yargılanması gerekir. Bu bir adalet çağrısıdır. Geçmişte bu tür katliamları gerçekleştirip kaçabildiler ancak bu sefer bunu yapamayacaklar. Cemal Kaşıkçı'nın cesedi nerede, katletme emrini veren kimdir, sorusuna cevap bulmamız lazım."