SUT fiyatları artmazken, kamu ve üniversite hastanelerinin aldıkları medikal malzemelerin ödemelerini geciktirmeleri sektörü bir darboğaza sokmuş durumda.

SUT FİYATLARI

Dövizde meydana gelen artış sağlık sektörünü de etkiledi. Dolara bağlı olan tıbbi cihaz ve sarf malzemelerin fiyatları artarken, yerli üretim yapan firmalar da zorluklar yaşamaya başladılar. Tıbbi malzeme fiyatlarındaki artış şu an için kamu hastanelerinde etkisini pek hissettirmezken, firmalar SUT fiyatlarının artması gerektiğini belirtiyorlar.

SUT fiyatları artmazken, kamu ve üniversite hastanelerinin aldıkları medikal malzemelerin ödemelerini geciktirmeleri ise sektörü bir darboğaza sokmuş durumda. ‘Yerli üretim yapılsın’ deniyor ama üreticiden alınan ürünün parası geciktiriliyor. Hem de yıllara varan sürelerde… Peki bu durumda yerli üretici elini nasıl taşın altına koyacak? Nasıl üretim yapacak? Para olmadan üretim olur mu? Olmaz tabi ki.

Böylesine sıkıntılı bir ortamda zam yapmadan eski fiyattan hastanelere ürün veren firmalar da oldu. Onları tebrik etmek gerekiyor. Sağlık gibi önemli bir alanda ameliyatlar aksamadı, hastaneler istedikleri ürünü firmalardan zamsız alabildiler. Ama sonuçta onlar da sattıkları ürünün yerine zamlı fiyattan ürün alarak koyacaklar. Sonuç olarak sağlık sektörü bu ekonomik daralmadan etkilenecek. Ama bu etkilenme şimdilik hastalara en azından çok yansımadı. Ödeme dengesi tamamen bozulursa ortaya nasıl bir tablo çıkar düşünmek bile istemiyorum… Bunun için sağlık alanında, ilgili kurum ve kuruluşlar tedbir almalı. Ödeme konusu ciddi anlamda masaya yatırılmalı.

VATANDAŞ ETKİLENMESİN

Bu arada özel hastaneler yıllardır SUT fiyatlarının artırılmasını istiyorlardı. Nitekim seçimlerden önce artırılması yönünde sözler de verilmişti. Şu an ki tabloda bu artışlar yapılmayacak gibi. Bu sebeple özel hastaneler de ekonomik anlamda zorluk çekeceklerdir. Bu durumda vatandaşın özel hastanelere ödediği ücretlerde artış olabilir. Ki İstanbul’daki 160 özel hastanenin hemen hemen yarısı fiyatlarında artışa gitmiş durumda. Diğer yarısı da zam yapmamak için direniyor ama nereye kadar. Çünkü hastanelerin girdileri hep döviz üzerinden. Basit bir örnek verecek olursam; cerrahi eldiven döviz ile satılıyor. Bir kutusu 0.38 Euro. Cerrahi olmayan eldivenin 1 adedinin haziran ayındaki hastane alış fiyatı 0.105 krş., Ağustos ayındaki alış fiyatı ise 0.142 krş. Artış yüzde 37. MR, tomografi, anjiyo bakımları ve malzemeleri döviz üzerinden. Bu saatten sonra artık Türk parasına çevrilmek zorunda bunlar. Sağlık sektöründe fiyatların artmaması, vatandaşın bundan etkilenmemesi için hem devletin, hem özel hastanelerin hem de tıbbi cihaz sektörünün biraz daha fedakârlık yapması lazım.

NELER YAPILACAK?

Bu arada yeni Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın göreve gelmesinden sonra uygulanmaya başlanan 100 günlük eylem planında önemli maddeler var. Yılsonuna kadar hayata geçirilmesi planlanan konu başlıkları şöyle:

1 - Yoğun bakımlardaki sıkışıklığı gidermek için 500 yeni yatak daha hizmete alınacak.

2- Kronik hastalıkları ve risk faktörlerini azaltarak, sağlıklı nesiller yetiştirmeye yönelik çalışmalar başlatılacak.

3- Türkiye’yi sağlık turizminde marka haline getirmek için, bu alanda faaliyet gösteren kurumların sayısı artırılacak, Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi kurulacak.

4- Sağlık Market uygulamasıyla bu alandaki sarf malzemelerin temini kolaylaşacak. (Sağlık Bakanlığı ile Devlet Malzeme Ofisi iş birliği ile hazırlanan Sağlık Market İlk Faz Çerçeve Anlaşma ve İlan Taslağı hazırlanıp sektör temsilcilerine gönderildi)

5- Kamu hastanelerinin acil servislerindeki yığılmayı engellemek için gereken önlemler alınacak.

6- Obezite ile mücadele yaygınlaştırılacak.

7- Acil ihtiyaç olan ve yaygın kullanılan aşıların ülkede üretimi için proje çağrısına çıkılacak.

8- İlaçta ve tıbbi cihazda, çok uluslu şirketler için yerelleşmeyi, Türk firmaları için de yerlileşmeyi ve millileşmeyi teşvik edecek bir sistem kurulacak.

9- Aile Hekimliği, başvuru oranı yüzde 40’a çıkacak şekilde güçlendirilecek.

10- Evde sağlık hizmetlerinden yararlanan hasta sayısı, yüzde 20 artışla, 1 milyon 200 bin kişiye çıkartılacak.

11--Sağlık hizmetlerinde dijital dönüşüm ile bürokrasinin azaltılması ve finansal tasarrufun sağlanması hedeflenecek.

12 -Manisa, Elazığ, Ankara-­Bilkent ve Eskişehir’de yüksek teknolojili 4 şehir hastanesi açılacak.