31 Mart yerel seçimleri sonunda Şanlıurfa’da önemli bir değişim yaşandı. YRP’den aday olan M. Kasım Gülpınar Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçildi. Bu sonuç bazılarına göre sürpriz, bazılarına göre ise beklenen bir sonuçtu. Seçmen tepkisini ortaya koymuş ve böyle bir değişimi uygun görmüş. Demokrasinin ve siyasetin erdemi böyle bir sonuca saygı duymayı gerektirir. Zaten genel anlamda herkes böyle davrandı ve sonuca saygı gösterdi diyebilirim.

Halkın oyları ile seçilenlerin ilk ve en önemli görevleri halkın sesine kulak vermek, sorunları çözmek, eksikleri gidermek ve şehri ileriye götürmek üzere uygun projeleri hayata geçirmektir. M. Kasım Gülpınar da siyasi hayatı boyunca bu gerçeğe işaret ederek siyaset yapmış ve her vesile ile hakkın, hukukun yanında bir duruş sergilemeye çalışmıştır. Bu nedenledir ki geçmiş dönemle ilgili biriken bütün memnuniyetsizlikler M. Kasım Gülpınar’a kanalize olmuş ve vatandaş kendi adına böyle bir tercihte bulunmuştur.

Şimdi yük ve sorumluluk yeni seçilen Başkan Gülpınar’ın omuzlarındadır. Halkın tepki gösterdiği, memnuniyetsizlik duyduğu ve eksikliğini hissettiği ne varsa bunların düzeltilmesi, daha iyisinin yapılması, varsa yanlışların düzeltilmesi, eksiklerin giderilmesi, rutin belediyecilik hizmetlerinin tam olarak yerine getirilmesinin yanı sıra önemli projelere de imza atılması Başkan Gülpınar’ın atacağı adımları beklemektedir.

Siyasilerin, iktidarların ve seçilmişlerin ilk 100 günleri çok önemlidir. Bu ilk 100 gün insanlara, beklentisi olanlara, muhaliflere ve destekleyenlere ne olup olmayacağı konusunda kesin olmasa da ciddi bir fikir verir. M. Kasım Gülpınar’ın mazbatasını ve Başkanlığı almasının üzerinden yaklaşık 1 ay geçti. İlk 100 gün için yaklaşık 70 günlük bir süresi var.

Başkan Gülpınar bu ilk 100 günün ilk 1 ayında söylemleri ve bazı yaklaşımları ile önde çıktı. Kendi Başkanlık döneminde torpil ve kayırma olmayacağını, ehliyet ve liyakate önem verileceğini, israf yapılmayacağını, kamu kaynaklarının yerinde kullanılacağını, zamanlarının az, yapacak işlerinin çok olduğunu beyan etti. Bu arada yakın çalışma ekibini de oluşturmaya başladı.

Her Başkanın güvendiği, inandığı, tarzını bildiği, başarılı olmak adına birlikte uyumlu çalışabileceğini öngördüğü ilgililerle çalışmak istemesi elbette doğal karşılanmalı. Özellikle yakın ve üst düzey bürokratlarını seçmek, mücadelesini böyle bir ekiple sürdürmek Başkan Gülpınar’ın da hakkıdır. Daha önceki bakanlar da, başkanlar da, diğer seçilmişler de böyle yapmışlardı zaten

Başkan Gülpınar’ın Vedat Doğar, Aysel Göncü, Bilal Tekatlı, Habip Arslan, Hacı Yaygın, Emin İzol, Mustafa Maral, Necmi Karadağ gibi isimleri önemli görevlere getirmesi kendisi açısından önemliydi. Ömer Yılan’ın atandığı Basın ve Kültür Daire Başkanlığı da Büyükşehir için oldukça önemli makamlar. Burada tek tek bütün atamaları saymam mümkün değil. Ben olaya Başkanın sorumluluğunu yerine getirmesi ve görevini hakkıyla yapabilmesi olarak bakıyorum. Bu olduğunda zaten bütün atamaların doğru yapıldığı da kabul edilecektir.

Daha önce de belirttiğim gibi Başkan M. Kasım Gülpınar bize Baba yadigârı olan samimi bir aile dostumuzdur. Ailesine, Muhterem Babasına, ocağına ve bütün dostlarına hürmetimiz vardır. Bugünlerde ölüm yıldönümü vesilesi ile rahmetle andığımız Babası Eyüp Cenap Gülpınar Amcamızı böyle bir evlat yetiştirdiği için de ayrıca şükranla yâd diyoruz.  

Ne kadar yakın olursak olalım bizim gazeteci ve yazar olarak tavrımız ve yaklaşımımız değişmeyecektir. O yaklaşım ve tavrımız da şudur:

Atılan bütün olumlu adımları, yapılan iyi işleri, başarıları, güzel hizmetleri, vatandaş için başarılan her güzelliği, bu memleket için taş taş üstüne koyanları, sorumluluklarını yerine getirme hassasiyetlerini duyurur ve alkışlarız.

Varsa herhangi bir yanlışlık, eksiklik, kusur; bunu öncelikle kendilerine hususi olarak iletiriz. Düzeltilmediğinde de buradan en uygun usulle uyarır ve dikkatine sunarız. Daha önce de defalarca yazıp söyledim; bizim için memleketimiz, Şanlıurfa’mız her şeyden ve herkesten önce gelir.

Ben Başkan Gülpınar’ın başarılı olmasını gönülden istiyorum. Başarılı olacağına da inanıyorum. Bunu kendisi için istediğim kadar memleketim için de istiyor ve bekliyorum…